11/A SINIFI ‘SINIFIMIZ HEP TEMİZ’ PROJESİNDE HAFTANIN BİRİNCİSİ

Seyhan İstiklal Anadolu Lisesi’nde Ekim 2025’te başlatılan “Sınıfımız Hep Temiz” projesi öğrenci merkezli eğitim yaklaşımı doğrultusunda büyüyerek devam ediyor. Öğrencilerin temizlik bilinci kazanmasını hedefleyen projede haftanın en temiz sınıfı 11/A oldu ve baklava ile ödüllendirildi. Okul yönetimi, okulun yalnızca öğretim yapılan bir yer olmadığını; eğitim ve değer kazandırma süreçlerinin de önemli olduğunu vurguladı.
(HABER MERKEZİ)-Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli’nin öne çıkardığı “öğrenci merkezli eğitim” anlayışı, Seyhan İstiklal Anadolu Lisesi’nde yürütülen çalışmalarla somut bir karşılık buluyor. Bu anlayışın en dikkat çeken uygulamalarından biri olan “Sınıfımız Hep Temiz” projesi, öğrencilerin hem okul kültürüne hem de çevre bilincine aktif katkı sunmalarını amaçlıyor. Ekim 2025’te başlatılan ve Haziran ayına kadar sürecek olan proje, okulda büyük bir katılımla devam ediyor.
Proje, öğrencilerin sınıf ve koridorlara çöp atmaması, çevresinde gördüğü atıkları toplamaya gönüllü olması, temizlik ve düzeni bir davranış biçimi hâline getirmesi üzerine kurulu. Ancak bu çalışma yalnızca temizlikle sınırlı değil; aynı zamanda öğrencilerin sorumluluk bilinci kazanmasını, çevreye duyarlı bireyler olarak yetişmesini, okul kültürünü sahiplenmesini hedefleyen bir eğitim uygulaması niteliği taşıyor.
Seyhan İstiklal Anadolu Lisesi yönetimi, bu noktada önemli bir hatırlatma da yapıyor: “Okul, sadece öğretim yapılan bir yer değildir; aynı zamanda eğitim verilen bir kurumdur.” Bu anlayışa göre akademik bilgi ve ders başarıları kadar; öğrencinin davranışları, değer kazanımları, toplumsal sorumlulukları ve etkinliklere aktif katılımı da eğitimin ayrılmaz bir parçasıdır. Bu nedenle öğrencilerin proje, sosyal etkinlik ve okul içi çalışmalara dâhil olması büyük önem taşıyor.
Bu bakış açısıyla sürdürülen “Sınıfımız Hep Temiz” projesinde öğrenciler, yalnızca bir uygulamanın takipçisi değil; sürecin bizzat yöneticisi konumunda. Proje derslerinde öğrenciler çevre bilincinin neden önemli olduğunu tartışıyor, sınıf temizliğine yönelik değerlendirme ölçütlerini kendileri belirliyor, bilgilendirici afişler ve sunumlar hazırlıyor ve her hafta kendi sınıflarının temizliğini yine kendileri puanlıyor. Bu süreç, Maarif Modeli’nin hedeflediği “öğrencinin özne hâline gelmesi” ilkesini doğrudan destekliyor.
Haftalık değerlendirmeler sonucunda en temiz sınıf her hafta ödüllendiriliyor. Bu haftanın birincisi 11/A sınıfı oldu ve bir tepsi baklava ile ödüllendirildi. Öğrencilerin gösterdiği özen, okul içinde yüksek motivasyon oluşturdu.
Proje Koordinatörü Yusuf Koçak, çalışmanın hem eğitim hem öğretim boyutuna dikkat çekerek şöyle dedi;
“Maarif Modeli bizlere öğrencinin merkezde olduğu, sürecin bir parçası olduğu bir yaklaşımı öneriyor. Biz de bu projede öğrencilerin temizlik bilincini dışarıdan bir talimatla değil; kendi kararları, kendi değerlendirmeleri ve kendi sorumluluklarıyla kazanmalarını hedefliyoruz. Çünkü okul yalnızca öğretim yapılan bir yer değil; öğrencinin davranışlarıyla da eğitildiği bir yerdir. Temizlik, çevre duyarlılığı ve toplumsal sorumluluk gibi değerler ancak öğrencinin sürece aktif katılımıyla kalıcı hâle gelir. Bu çalışmanın diğer okullara örnek olmasını temenni ediyoruz.”
Okul Müdürü Hasan Basri Arslan ise hem eğitimin hem öğretimin birlikte yürütülmesi gerektiğini belirterek şu ifadeleri kullandı:
“Okulun görevi sadece ders anlatmak değildir. Temizlik, çevre bilinci, sorumluluk, saygı ve duyarlılık gibi değerler de eğitimin temel bileşenleridir. Bu değerlerin kazandırılması önce ailede başlar, okulda pekişir. Öğrencilerin bu projede aktif görev alması, onların hem kişisel gelişimine hem de okul kültürünün güçlenmesine büyük katkı sağlıyor.”
Haftanın ödülü olan baklava, 11/A sınıfına takdim edilmesinin ardından öğretmenler odasında tüm öğretmenlere de ikram edildi. Proje sayesinde okulda oluşan olumlu atmosfer, hem öğrenciler hem öğretmenler arasında memnuniyet yarattı.
Seyhan İstiklal Anadolu Lisesi’nin “Sınıfımız Hep Temiz” projesi, Maarif Modeli’nin öğrenci merkezli yaklaşımını destekleyen, eğitimi öğretimle buluşturan ve öğrencilerin aktif katılımını esas alan örnek bir çalışma olarak öne çıkmaya devam ediyor.
