TÜM GÜCÜMÜZLE ÇABALARKEN SİYASİ RAKİPLER ‘FIRSAT’ BİLDİ

BEŞİNCİ BÖLÜM

 

İtalya’dayken uzmanlardan öğrendiğim önemli noktalardan biri de kent halkı nezdinde farkındalık yaratmaktı. Böylece sağda solda olup da yetkili ve ilgililerin göremeyeceği bulaşık ağaçlar da saptanır, ayrıca, gereksiz panik önlenmiş olurdu.

Afişler ve yerel televizyonlarla yoğun duyuru kampanyasını başlatırken, bir yandan da iyice kurumuş ağaçların usulüne göre kesilmesine giriştik. Seminerde gördüğüm gibi, kesilecek ağaçların başına ellerinde faraş ve süpürge olan birkaç elemanı hazır tuttuk. Dallar iner inmez kamyona yüklerken, yere dökülen parçacıkları da acele acele toplayıp torbaladık. Çünkü bu parçacıklar içinde çok sayıda kurt,  koza ve böcekler vardı. Hızlı çalışıldı. Gövde parçaları, dallar ve torbalar hızla Sofulu Çöplüğünde bir gün önce açılmış derin çukurlara dökülerek yakıldı.

SİYASETİN ÇOK ÇİRKİN YÜZÜ ORTAYA ÇIKIYOR

Tuhaftır, hatta çok üzücüdür, Başkan Aytaç  Durak’ın siyasi rakiplerinden biri veya ikisi büyük bir sevinçle içindeydiler. Çünkü Karaisalı yolu refüjündeki koca hurmaları bir yıl önce, 2006’da, Başkan Durak diktirmişti. Rakipler, basını da devreye sokarak “Durak’ın böcekleri Adana’da palmiye bırakmayacak!…” ya da, “Bu böcek tek mısır tanesi bile bırakmayacak!..” gibi yayınları yoğunlaştırdılar.

Olabilirdi… Böcek, Karaisalı yoluna dikilen ağaçlarla da gelmiş olabilirdi. Gerçi menşeinde, yani Mısır’da sağlık kontrolünden geçirilmiş ve sağlıklı raporu ile çıkmıştı. Türkiye’ye geldiğinde de, gümrük mevzuatı paralelinde karantina kontrolü yapıldıktan sonra ithalatına izin verilmişti. Ancak, böcek o denli sinsiydi ki, bütün bu kontrolleri atlatmış da olabilirdi. Gerçi, çok değil, sadece bir buçuk ay sonra, Durak Başkan’ın ağaçları masumiyetini kanıtladı. Böceği, bir özel peyzaj firması 2003 yılında getirmiş ve 2004’te de, kuruyan ağaçlarda bu böcek saptanmıştı. Salgın da zaten kent merkezinde yoğunlaşmış, Karaisalı yolundakiler henüz etkilenmemişti bile… Bu ibret verici ve üzücü konuya daha sonra tekrar döneceğim.

Yayınlar belli odaklardan yoğunluk kazandırılırken, Ziraat Fakültesi hocalarından biri de Doğan Haber Ajansına yaptığı açıklamada “Böyle bilgisizce ve sorumsuzca karar vermişler ve ülkeyi mahvedecek böceği getirmişler. Bunun hiçbir çaresi yok. Memlekette tek bir palmiye bile kalmayacak. Artık geçmiş olsun demekten başka bir şey yapılamaz” anlamına konuşmuştu. Böyle bir ifade herkese yakışır ama bir bilim insanına asla yakışmazdı.

Bizim tek umudumuz hazırlığını sürdürdüğümüz çalıştaydı. Uzmanlardan beşi olumlu cevap vermişken, Mısırlı hocanın vize sorunu baş gösterdi. Son anda, Başkan Durak Kahire Büyükelçimizle konuşarak sorunu çözdü. Gerçekte, bu alanda en çok çalışmış ve en fazla deneyim sahibi olan kişi Mısırlı profesördü.

BAKANLIKTAN SICAK İLGİ GÜÇ VERİYOR

Tarım İl Müdürlüğü’nün durumdan ve hazırlıklardan Bakanlığı haberdar etmesi üzerine Ankara da Çalıştay için sıcak ilgi gösterdi. Aralarında iki de genel müdür olmak üzere kalabalık bir kadro ile katılacaklarını bildirdiler. Çukurova Üniversitesi’nden de, Dekan Ayzin Küden ve konuya yakın iki hocamız çalışmalarımızı yakın takibe alınca çözüm ümidimiz arttı.

CUMAYA: ÇALIŞTAYDAYIZ

 

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor