BU FOTOĞRAFIN BİR HİKAYESİ VAR

Adını bile anmak istemediğim ve bir zamanlar ailece görüştüğüm bir aileyi ziyaretten geç saatlerde eve geldik..
Kapıya geldiğimizde ev telefonun zili çalıyordu.
Yetişemedim, kapandı..
Birkaç dakika sonra tekrar telefon zili tekrar çalmaya başladı..
“Efendim” dedim, karşımdaki “Ben Şirin” dedi..
Şirin Otel’in sahibi İbrahim Şirin zannettim “Hayırdır İbrahim, bir şey mi var” diye sordum, “Ben Şirin, Şirin” diye bu kez yüksek sesle konuştu..
Tahmin ettim kim olduğunu.
Konuşurken tanıdığı gazetecileri teker teker saydı “Bir tek seni tanımıyorum” dedi.
Bugün “tanıdığım güne lanet olsun” dediğim birinin adını vererek “Arkasından çekil” dedi..
Kendisine şöyle cevap verdim;
“Sen arkadaşını satar mısın?. O benim arkadaşımdır ve sonuna kadar arkasındayım”
Aldığım cevap şu oldu;
“Sen delikanlı adamsın.. Ben delikanlıları severim.. Seni bu güne kadar neden tanımamışım”
Aradan belli bir süre geçti, daha sonra tutuklandığını öğrendim..
Cezaevinde iken bile beni telefonla arıyordu..
Tahliye olduğunda benim telefon numaramı bilmediğinden, soruşturmuş. Araştırıp telefonumu bulmuş..
“Hemen bir araba gönderiyorum, seni görmek tanımak istiyorum” dedi ve kısa bir süre sonra araç geldi ve misafirhanesine davet etti…
Ben ilk kez Şirin Aksoy’u orada gördüm tanıdım..
Önceki gün sürpriz yaparak gazeteye geldi Şirin Aksoy..
Oturduk, eskilerden bahsettik, bu günlere kadar geldik..
Hoş bir sohbet oldu..”Ama” dedi, sonra devam etti;
“Gel seninle kucaklaşırken bir fotoğraf çektirelim”
Bir kaç kare fotoğraf çektirdik. Fotoğrafı çektirirken,o şahsiyetsiz adam aklıma geldi, MAFİA KİM? FAKİR-FUKARANIN HAKKINI YİYEN DEVLETİ SOYAN MI,YOKSA FAKİR-FUKARANIN HAKKINI KORUYAN ŞİRİN AKSOY MU ?
NOT; Kendisine her türlü maddi-manevi destek verdiğim o alçak adama, bugüne kadar Şirin Aksoy’un beni aradığını , kendisinin yüzünden telefonla tartıştığımı hiç anlatmadım, huzursuz olmasın diye.
Benim ilkem hep şu olmuştur;
YİĞİTLER BİR GÜN, KORKAKLAR HER GÜN ÖLÜR.. KORKUNUN ECELE FAYDASI YOKTUR..
İşte bu fotoğrafın kısa bir öyküsü ve sonucu;
YİGİTLER YATAKTA DEĞİL, AYAKTA ÖLÜR..
Bazen sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “Dindar ve kindar bir nesil” sözü aklıma geliyor.
Acaba ben öyle mi oldum!..