ÖĞRETMEN

UNESCO’nun tavsiyesiyle 1994 yılından bu yana tüm dünyada öğretmenler günü 5 Ekim’de kutlanıyor…
Ülkemizde ise öğretmenleri 24 Kasım’da hatırlıyoruz.
Tarih anlamlı, Atatürk’e de Başöğretmenlik Bakanlar Kurulu kararıyla 24 Kasım 1928’de verilmişti…
Ne gariptir ki darbeci Kenan Evren, 1981 yılında 24 Kasım’ın öğretmenler günü olarak kutlanmasını sağlamıştı…
Neyse günlere takılmayıp , sorunlara odaklanmak lazım.
Zira birçok meslek grubunu da yılda sadece bir kez anıyoruz…
Öğretmenlerin içinde bulundukları ekonomik koşullar ortada.
Aldıkları maaşların enflasyon karşısında zaten bir hükmü yok.
Üstüne üstlük onları hiyerarşik olarak ayıracak düzenlemeler yapılıyor.
Uzmanlık, başöğretmenlik gibi kavramlar getiriliyor.
30 yıllık öğretmenler uzmanlık sınavlarına giriyor.
Aslına bakarsanız eğitim politikaları yıllardır yapboz görünümünden çıkamıyor…
Emrullah Efendi, “Şu mektepler olmasa maarifi ne güzel idare ederdim” derken büyük olasılıkla şaka yapıyordu ama bu öylesine söylenen sözler, ülkenin eğitim sistemlerine örnek oldu.
Tam da o noktaya geldik; milli eğitimdeki sistemi tam olarak bilen varsa açıklasın…
Sisteme girmeyelim, buradan çıkamayız.
Ancak madem gün öğretmenlerin, onların sorunlarına değinelim…
Toplumun şekillenmesini sağlayan, eğriyi doğruyu çocuklarımıza öğreten öğretmenlere gereken önem veriliyor mu?
Onların insanca bir yaşam sürmeleri için gerekli maddi ve fiziki olanaklar sağlanıyor mu?
Atanamayanlar dahil, öğretmenlerin tüm problemleri çözümlenmeli.
Tüm öğretmenlerin günü kutlu olsun…