FAKİRLİK…

İlköğretim öğrencilerine ücretsiz bir öğün yemek verilmesine taktım kafayı.
Aslında ülkece sorgulamalıyız…
Aman bana ne, benim okula giden çocuğum yok veya ben beslenme çantası koyabiliyorum demenin zamanı değil.
Halk olmak, birlikte mutlu, mesut, kardeşlik içinde yaşamak, paylaşmaktan geçer…
Bu paylaşımı Devlet baba yapar.
Ülkenin her metrekaresindeki tüm canlılardan Devlet baba sorumludur.
Gelelim asıl konumuza…
Okullarda öğrencilere verilecek bir öğün yemek, Türkiye Cumhuriyetimizi iflasa mı sürükler?
Yatırımlar mı durur?
Memur maşları ödenemez hale mi gelir?
Savunma sanayine yapılan takviyeler mi durur?
Emekli maaşları mı aksatılır?
Nasıl bir tehlike yaratıyor da bu fikre karşı çıkılıyor?
Bir siyasi partinin Antalya’nın Demre ilçesinde hayata geçirdiği projeye göre okullarda kahvaltı ve yemek verilmesine başlanmıştı.
İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü gerekçesiz olarak iptal etti.
Haliyle tepkiler artarak sürüyor.
Konu yoksulluk ve çocuklar olunca dayanmıyorum.
Şimdi biz de ek sorularımızı yöneltelim…
Cumhur İttifakını oluşturan partiler, ilköğretim okullarında öğrencilere yemek verilmesi fikrine neden karşı çıkıyor?
Bu yöndeki teklife mecliste ret verilirken hangi gerekçelerle hareket edildi?..
Tabi mantıklı bir açıklama yapılmayacak.
O halde biz de kendi fikrimizi yazarız.
Mesele şudur; muhalefet partilerinden gelen her istek siyasi algılanıyor, oy toplamaya yönelik girişim olarak değerlendirilip hızlı bir refleksle reddediliyor…
Öyle ya ülkede yoksulluk olmadığını, her yerin güllük gülistanlık olduğunu savunan, hata inanan Cumhur İttifakı’na, çocukların okula aç gittikleri nasıl anlatılabilir ki?
Ancak milyonlarca insana sosyal yardımları yapılıyor ve övünülüyor.
Yani milyonlarca fakir olduğu kabul edilmiş oluyor?
Eee o halde neden çocuklara yemek verilmiyor?
Yoksa, toplum içinde “senin fakirin, benim fakirim ayrımı mı yapılıyor şimdide?“