TOPLANTIDAKİ ŞALGAM KRİZİ PAŞA’NIN GOLÜYLE GİDERİLDİ

YEDİNCİ BÖLÜM

Üstü kapalı olmakla beraber bizimkiler öne sürülen tehdit ve tehlikeleri sezmişti. Masada en çok da, müttefikler safına girmemiz halinde Rusya’dan gelebilecek bir tehlikenin söz konusu olmayacağı iddia ediliyordu. İnönü ise, Ruslara yeterince güven beslenemeyeceğini belirtiyor, bu argümanı boşa çıkarıyordu.

Churchill, hem Amerika ile Rusya arasındaki yazışmalar, hem de şifahen anlattıkları için defalarca, “Bunlar çok gizli bilgilerdir, hiçbir şekilde dışarıya sızmamalıdır” diyordu. Yine, “Aman bunlar mutlaka aramızda kalsın, kimse bilmesin!” derken Adana’dan getirilen şalgamcı vagona alındı.

ŞALGAMCI SAHNEDE

Churchill’in endişeli  ve gergin yüzü birden aydınlanmış gibi oldu, merak renkli tebessümle şalgamcıyı dinlemeye başladı. Usta “Setiği çaputa sarıp suda ıslatırız…” diye başlarken tercüme etmeye çalışanlar susturup “Setik ne, çaput ne?” diye sordular. Setiğin kaynamış buğday bulgur haline getirilirken çıkan un gibi, incecik parçacıklar; çaputun da bez olduğunu anlamak uzun zaman aldı. Bu arada Churchill sabırsızlıkla “Ne diyor, ne diyor?” diye soruyordu. Çok acelesi var gibiydi. Bir süre sonra tarif bitmişti. Churchill teşekkür ederken, “Hepsi bu kadar mı, unuttuğun bir şey yok kalmadı mı?” sorusunu yöneltti. Şalgamcı, “Var, var ama söyleyemem. Babamdan kalan sırdır…” şeklinde cevapladı. İngilizler baskı yapıyor, fakat şalgamcı inatla “Söyleyemem” diyordu. Churchill sinirlenmişti, öfkeyle “Be adam, İngiliz başbakanı İngiltere’de şalgamcılık yapacak değil ya, söyle şunu!” deyince İsmet Paşa döndü, “Sayın Churchill,  bu da kanıtlıyor ki, biz Türkler çok iyi sır tutarız. Saramızda geçenlerin sır olarak kalacağından emin olabilirsiniz” diyerek krizi bastırmış, ve bu arada gölünü de atmış oldu.

İKİNCİ GÜNÜN ÖZÜ

Mareşal Fevzi Çakmak Başkanlığındaki Türkiye Heyeti ile İngiliz generaller aralarındaki anlaşmayı yazıya döktüler. Özetlerle söylemek gerekirse, silah, cephane, araç gereç ve malzeme ikmaline yönelik anlaşma, İngiltere’den gelmesi gereken ögeleri kapsamaktaydı. Taraflar masaya oturduğunda  İngiliz Heyet Başkanı General Alan Brooke, “Türkiye’ye kayda değer bir yardım yapamadık. Bu konu, gelinen koşullar altında bundan sonra daha da önemlidir. Her durumda Türkiye’yi desteklemek ve daha iyi koşullara kavuşturmak isteriz” demişti.

 

Heyetimiz, İngiltere’den beklentilerini 5 ana madde ile belirtti. Bunlar; 1) Cephe silâhları (Top, tank, tüfek, füze ve diğer cephe unsurları), 2) Her türlü motorlu araçlar, 3) Lokomotif, lokomotif için kömür ve motorlu araçlar için benzin, 4) Ulaştırma için mevcut demiryolları ağı yetersiz olacağından açığı kapatacak gemiler, 5) Hava Kuvvetlerine güç kazandırabilmek için uçaklar ve bunlarla ilgili gereksinimler…

Aslında Türkiye, nasıl olursa olsun zaman kazanmayı amaçlıyordu. Masaya, “Pekiii, bu savaş koşullarında bu yazılanlar nasıl getirilecek?” sorumuza karşılık, İngiltere’den kalkacak gemileri Mısır üzerinden gelmesi fikri ağır bastı. Böylece, ciddi bir zaman kazanılacaktı. Ayrıca, İngilizlerin “İtalyanlardan elde ettiğimiz savaş ögelerini de verebiliriz” önerisini dile getiren Fevzi Çakmak, böylece ve ilaveten uzun bir süre daha kazanacağımız için mutlu olmuştu.

YARIN: BULUŞMANIN SON PERDESİ

 

 

YENİCE:

 

PARKIN ADI “ÇÖRÇİL”: Yenice kasabasının hemen Batısında, demiryolu üzerinde yapılan Parka Yeniceliler “Çörçil” diyor. Bu isimle soranlara gayet nazikçe yol gösteriyorlar. Parkta, toplantıya ilişkin haberleri veren pek çok gazete ve fotoğrafların sergilendiği bina dışında, imitasyon da olsa buluşmanın yapıldığı vagon ve iç dekorasyonu ziyaret edilebiliyor. Buradaki rölyef çalışması da görmeye değer.

 

LİDERLER:

LİDERLERİN NEŞESİ: Neredeyse İkinci Dünya Savaşı’nın kaderini değiştirecek konuları görüşmek üzere bir araya gelen liderler, sık sık böyle samimi pozlar da veriyorlardı. İsmet Paşa’nın notlarından anlaşıldığına göre, liderler ve heyetler arasında sıcak bir ilişkiden bahsedilebiliyordu.

 

YATAK:

CHURCHILL’İN YATAĞI: İngiliz Başbakanın yattığı kamara ve yatak bu şekilde düzenlenmiş. Vagondaki banyo odasında İngilizlerin alışık olduğu klozet ve bide de yer alıyor.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor