ADANA’DA TARİHİN YAZDIĞI DEPREM SAYISI ÇOK FAZLA

Önceki yazımızda binlerce yıldan bu yana Adana’yı da vurmuş Hatay merkezli büyük depremlerin listesini vermiştik. Emin olunuz, bu liste dışında da küçüklü-büyüklü bir çok deprem olmuştur. Uzmanlar, fay denilen ve kilometrelerce uzanan  yer yüzü kırıklarına bakarak belli alanlardaki depremin geçmişini ve zamanı hariç, az da olsa geleceğini konuşabiliyor. Bölgemiz, fay yönünden hiç de fakir değil. Adana’mızın Doğu ve Güneydoğusunda yoğunlaşmakla birlikte, Batı yanında da faylar var.

Jeoloji ve arkeometri uzmanları da özellikle katman ve arazideki tabaka profillerini inceleyerek, arkeologlar da kazılardaki bulguları değerlendirerek geçmiş depremin zamanını ve yaklaşık da olsa şiddetini ifade edebiliyor. Kuşkusuz, tarihe ışık tutan çeşitli kanıtlar da bu tür değerlendirmelerle birleştirilince, geçmişe olduğu kadar, geleceğe de ışık tutuyor.

GEÇTİĞİMİZ ASIRDAKİ ADANA  DEPREMLERİ

Deprem’in ne olduğunu 6 yaşımda öğrendim. Akşam üstüydü. Babaannemle oturuyorduk. Birden bire babaannem ve annem avuçlarını açıp dua okumaya başladılar. Bir ona, bir buna bakarak ne olduğunu anlamaya çalıştım. Dakikalar sonra “zelzele” (deprem) olduğunu, sarsıldığımızı söylediler. Hissetmemiştim. Yıllar sonra, o sarsıntının 22 Ekim 1952’de ve saat 17.01’de, 5,6 şiddetinde olduğunu öğrendim.

Son bir sırda Bölgemizde kaydedilen depremler listesine baktığımızda, 1906’dan bu yana Magnitüdü (Şiddet birimi) 4 ve 4’ten büyük 80 kadar sarsıntı olmuş. Eskiden, 4,5 – 5 arası depremler özellikle kırsalda zarar veriyordu. Teknoloji geliştikçe, inşaat düzeyi de ilerledi. Şiddet dışında, depremin süresi, sarsıntının aşağıdan yukarı ya da çalkalayarak oluşu gibi nitelikler de zarar-ziyan açısından belli role sahip.

Hepsi bu kadar mı? Değil!..  Vurgulanması gereken bir nokta, üstünde bulunulan arazi. Yani, araziniz masif kaya üstünde ise, zarar çok daha az olur. Adana Ovası’ndaki gibi nehir malzemeleriyle oluşmuşsa, zarar daha büyüktür. Bu farkı 1998 depreminde gördük. Daha sağlam zemine oturan Yeni Adana’da sadece tek bir yapıda sıva çatlağı görülmüşken, ovalık Güney’de binlerce binada hasar saptanmıştı. En fenası da, yamaç molozu dediğimiz gevşek zeminlerdir. Bunlar, daha çok dik eğimli arazilerde, yıllar boyunca yamaçtan dökülen malzemelerden oluştuğu için depreme dirençleri son derece zayıftır. ÇOK ÖNEMLİ kaydıyla not etmek gerekir ki, iyi bir mühendislik hizmeti görmemiş ya da teknik gereksinimlerine uymamış inşaatlar, nerede yer alırsa alsın. Tehdit ve tehlike altında sayılıyor.

KOCAMANLARDAN YERLİ DEPREMLER

Antakya’dan gelen yıkıcı sarsıntılar dışında kendi yöremizde de felâket getiren depremler var. Tarihin kaydettikleri, tabii bulabildiklerimizle sınırlıdır, enlem ve boylamlarıyla şöyle listeliyoruz:

YIL 334: Aldığı can sayısı 40.000, Şiddeti 9, Merkezi Misis, 

YIL 524:   (E37.20 B35.90), Şiddeti 8/9, Merkezi Anavarza,

YIL 803: Aldığı can sayısı bilinmiyor Şiddeti(?) Yukarı Kilikya, Kozan, Feke, Kadirli, Aladağ, Tufanbeyli,  

YILLAR 835-892: Sürekli depremler dönemi (Kilikya, Kıbrıs, Antakya, Lazkiye merkezli)

YIL 1268:  Aldığı can sayısı 60.000 (E37.35 B35.80), Şiddeti 9, Kozan, Ceyhan  

TARİH: 20 Mart 1945 :13 can aldı, 2500 binaya hasar verdi. Saat 09:58 Ceyhan-Misis (R 6.0 = VIII Şid.)

TARİH: 22 Ekim 1952: 10 can aldı, 617 binaya hasar verdi Saat 19:00 Ceyhan-Misis (R 5.6 = VIII Şiddet)

TARİH: 27 Haziran 1998: 146 can aldı, 31463 binaya hasar verdi Saat16:55, Aptioğlu, Misis, (Richter 6.3=VIII Şiddet).

PAZARTESİ: YİNE ADANA DEPREMLERİNİ KONUŞALIM

 

FAY

 

ECEMİŞ FAYI: Bu fotoğrafı 20 gün kadar önce çektim. Eski Ankara Yolunda Tekir’e giderken solda, Gülek’in Batısında. Böyle bir yazı hazırlayacağım aklımda fikrimde yoktu. Olsaydı, çok daha detaylı çekim yapardım. Fay, Pozantı’nın Kuzey’inde, Ecemiş’te başladığı için bu adı almış olmalı. Atımının Karataş’a kadar uzandığın okumuştum. Belki de, Karataş’ın batısındaki antik Magarsus kentini yerin ve denizin altına alan fay budur.

 

1998

 

BÜYÜK ADANA DEPREMİ: 27 Haziran 1998 günü, akşama doğru Adana’nın zemini dalgalanır gibi olurken yeraltından ürkütücü sesler geliyordu. Yüzlerce Adamalı korkuya kapılarak balkondan, pencereden atlayarak kırıklarla hastaneye kaldırıldı. Richter 6,3 şiddetindeki deprem en çok Ceyhan’da ve Adana’nın Merkezindeki  Mahallesinde kurban aldı. Tepebağ, binlerce yıl öncesinden beri kent üstüne kent kurulan çok eski höyük. Bu nedenle zemin olarak yeterli dirence sahip değil. Bu fotoğrafı, depremden iki gün sonra çekmiştim.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor