“HALÂSKÂRIMIZ” ADANA’YA İLK KEZ YÜZ YIL ÖNCE BUGÜN GELDİ

1918 yılının Ekim ayı sonuydu. Osmanlı, Mondros Silâh Bırakışma Anlaşmasıyla teslim olmuştu. Mustafa Kemal Paşa, 30/31 Ekim gecesi Suriye Cephelerinden ayrılıp Yıldırım Orduları Grup Komutanı olarak geldi. Anlaşma’nın çok ağır maddelerini burada öğrendi. Saray’a zehir-zemberek telgraflar göndererek bazı maddeleri esnetmek ve işgâle karşı koymak isteyince ordusu lağvedildi.

İşgali önceden gördüğü için, buradayken Adana’nın ileri gelenleriyle görüşüp savunma alanında yapılabilecekleri anlatıyordu. Son toplantıydı; Adanalı toplum önderleri sırayla söz alarak “Paşam, doğduğumuz bu topraklarda ölmesini de biliriz. Fakat öldürmeden ölmeyiz. Bütün maddi ve manevi varlıklarımızla emrinizdeyiz. Yetmezse, kanımızı ve canımızı da vermeye hazırız. Yeter ki bu kutsal toprakları düşman çizmelerine çiğnetmeyin”  anlamında heyecanlı konuşmalar  yaptılar.

Mustafa Kemal bu sözlerden etkilenmişti. Mutluluğu hareketlerinden okunuyordu. Gümüş kırbacını çizmesine vurarak katılımcılar arasında gidip gelirken “Evet, evet!.. Bu topraklarda düşman çizmesi gezemeyecek ve bu millet esir olmayacak!..”  diyordu.

Paşa’nın talimatına göre 1920 Martında karşı harekâta geçen milislerimiz peşpeşe zaferlerle işgalcileri çıldırttı. Cephelerimizdeki zaferler üzerine Paşa 5  Ağustos günü, yani TBMM’nin açılışından üçbuçuk hafta kadar sonra Pozantı’ya geldi. Burada, hem Adana Vilâyetinin kuruluşunu yönetti, hem de bundan sonraki askeri harekât konularını görüştü. Bu gezisiyle, mücadelemiz daha ferli toplu ve belli plânlarla yapılmaya başlandı.

HALÂSKÂR İLK KEZ ONURLANDIRIYOR

Kurtuluş Savaşı zaferlerle tamamlanmış, yepyeni bir Türkiye Kurulmuştu. Mustafa Kemal Paşa, TBMM Başkanı sıfatıyla Devleti Temsil makamındaydı. Adanalılar 1920’nin 5 Ocak Kurtuluş Gününe beklerken, ancak 15 Mart günü, eşi Lâtife Hanım’la geldi.

Karşılanışı muhteşem oldu. Adanalılar Mustafa Kemâl Paşa’ya “Halâskâr”, yani, “Kurtarıcı” diyorlardı. Geçeceği yollardaki taklardan birinde de “Halâskâr” sıfatıyla selâmlanıyordu. Üç günlük Adana gezisini daha önceden ayrıntılarıyla yayımladığım için bu kez, ömür boyu onurumuz olan veciz sözünü tekrarlamakla yetineceğim.

İLK HİS-Sİ TEŞEBBÜS

Kurtuluştan sonraki ilk Adana gezisini 15 Mart 1923’te yaptı O gün, Türkocağı’nda gençlerle yaptığı toplantıda şöyle konuşmuştu Paşa; “Genç Arkadaşlarım… Şüphe yok, ben ve benim gibi sevdiğiniz bir çok arkadaşlarım da beraber, milletin en feci günlerinde, vicdanımıza düşen görevi yaptık.  Fakat bu hususta bize cür’et ve cesâret veren siz, sizi vücuda getiren büyük kalpli analar, babalarınız ve memlekettir. Acı günlere ait olmakla beraber, bir anıyı burada tekrar etmek isterim” dedi ve Adana’mızın Ebedi Gururu sayılabilecek  övgüyü ifade etti; “EFENDİLER; BENDE BU VEKAYİİN (Vekai: olay’ın çoğulu;  Samsun’a çıkışı, Kongreler, Meclisin kurulması, yokluk ve mahrumiyet içinde kazanılan savaşlar ve Türkiye Devletinin kurulması)  İLK HİS-Sİ TEŞEBBÜSÜ BU MEMLEKETTE, BU GÜZEL ADANA’DA VÜCUT BULMUŞTUR”. İşte, bu sözcüklerle anlatmak istediği, Adana’daki temasları ve özellikle son toplantıdaki izlenimlerinin yansımasıydı. Bu sözler, Atatürk Parkı’ndaki anıt kaidesinde tarihe mal edilmiştir. “His-si teşebbüs”le, teşebbüs cesaretini veren duygularını anlatıyordu Ulu Önder.

 

TÜRK OCAĞI:

VECİZ SÖZÜ BURADA SÖYLEDİ: Devlet Reisi Mustafa Kemal Paşa 15 Mart 1923 Günü Adanalı gençlere hitap etti. “Bende bu vekayiin ilk his-si teşebbüsü bu memlekette, bu güzel Adana’da vücut bulmuştur” vecizesiyle bizi sonsuza dek burada onurlandırmıştı.

KENT GEZİSİ:

ADANA’DA BİR GEZİ: Paşa, Adana’daki gezisinin tek dakikasını bile boş geçirmedi. Sayısız temaslar arasında fırsat bulup Adana’yı gezdi. Fotoğraf, bugünkü Adliye Sarayı dolaylarında çekilmiş.

TÖRENDE:

MEHMET EMİN BEY’LE: Mustafa Kemal Paşa Adana’dayken Lise öğretmenlerinden, ünlü edebiyatçı Mehmet Emin Yurdakul’u da çoğu kez yanında görmek istedi. Fotoğraftaki sakallı kişi, Yudakul’dur.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor