Diyetisyen Dila Sansur
Günümüzde son dönemlerde popüler hale gelmiş beslenme modellemelerinden birisi de “Aralıklı Oruç – Açlık” tipi beslenme şekli. Uzun yıllardır sürekli olarak az az, sık sık beslenmenin faydalarından söz ederken şu anda ise uzun açlıklar içeren Aralıklı Oruç tipi kontrollü açlıkların sağlık açısından oldukça olumlu etkilerinin olduğuna yönelik çalışmalar mevcut.
Gelin Aralıklı Oruç tipi beslenmeye yakından bakalım…
Son yıllarda yapılan klinik çalışmalar neticesinde aralıklı oruç diyeti yapmanın obezite, diyabet, kardiyovasküler hastalık, kanser ve nörolojik bozukluklar gibi birçok sağlık sorununa faydalı olduğunu gösteriyor.
“ABD’deki Illinois Chicago Üniversitesi’nden bilim insanları, 75 kişiden oluşan bir grubu altı ay boyunca takip ettiler ve zaman kısıtlamalı bir diyet uygulayan tip 2 diyabetli kişilerin, kalori sayan kişiler kadar göbek yağlarını kaybedip kan şekerlerini iyileştirdiklerini kaydettiler.”
Aralıklı orucun kilo kaybı, insülin duyarlılığı, kan şekeri, kalp hastalıkları, kan basıncı üzerinde olumlu etkileri olduğunu gösteren başka çalışmalar da var.
Ve hatta kontrollü açlık durumunda hücrelerin hücresel onarım işlemlerini başlattığını söyleyen farklı çalışmalar da mevcut.
Aralıklı açlık da temel mantık açlığın insülin duyarlılığını artırması ve insülin seviyelerini düşürmesi bu durum depolanan yağın daha kolay yakılmasını sağlayarak aralıklı orucu mantıklı hale getiriyor.
“TheObesitySociety dergisinde yayımlanan çalışma, 4 gün boyunca uygulanan Aralıklı Açlık diyetinde sabah saat 08.00, öğleden sonra saat 14.00 arasında yemek yiyenlerin iştahlarının azaldığını ve yağ yakımının arttığını belirtiyor.”
Güzel etkilerinin yanı sıra yapılan farklı çalışmalardaki olumsuz denebilecek bir durumda aralıklı orucun yorgunluk ve düşük enerji seviyesi ile ilişkili olduğunu gösteriyor ancak vücut adaptasyon sağladıktan sonra yorgunluğun azalabileceğini belirtiyor.
Aralıklı Orucun olumlu ve olumsuz etkilerinin yanı sıra önemli olan her zaman için doğru beslenme modelinin kişinin; yaşına, medikal durumuna, kullandığı ilaçlara, yaşam düzenine bağlı olduğunu belirtelim.
