MÜJDE!.. YALINIZ 5 YIL KALDI ANTEP FISTIĞI UCUZLAYACAK

Müjdeler olsun dağlara taşlara!..

Müjdeler olsun kurtlara kuşlara!..

Müjdeler olsun fıstığı unutmuşlara!..

Müjdeler olsun, bu yazıyı okumuşlara!..

Bu müjde sıradan müjde değil… Bu müjde, çerez meraklılarına, özellikle de antep fıstığı seven yurttaşlara yürek ferahlığı verecek…

KİLOSU 800 LİRA

Bir yerden sonra; diyebiliriz ki 300-400 lirayı aşınca ve daha yükseğe koşunca çoğunluk antep fıstığını unutmayı yeğlemişti. Günümüzde bir kilo antep fıstığı 800 Lira (Yazı ile: SEKİZ YÜZ TÜRK LİRASI). Hadi bakim, cesaretiniz varsa yarım kilo alınız da görelim. Bir dönüme dikilmiş fıstık ağaçlarından yaklaşık 250-260 kilo ürün alınabiliyor. Kilo başına 300 lira masraf ve aracı kârı düşünsek. Üreticinin cebine dönüm başına 125 bin lira girmekte. Düşelim 25’i de, 10 dönüm fıstıklığı olan aşağı yukarı bir milyon getiri ile resmen ihya olmaktadır şu son iki üç yılda.

Her şey aritmetikteki kadar net olmayabilir. Yine stokçular araya girebiliyor ve çiftçinin kârı esaslı törpülenmiş oluyor, bu ayrı bir mesele.

Hesabı nasıl yaparsanız yapın, antep fıstığı geldiği düzey itibariiyle oldukça kârlı. Kârlı da, bırakın dar gelirliyi, sayısı her gün azalan orta gelirli aileler bile yaklaşamıyor, hatta adını bile anmıyor.

MÜJEMİZ VAR!..

Bugün yanına bin bir temenna ve üç salavatla yaklaşılabilen antep fıstığı 5 yıl kadar sonra ucuzlayacak. Hem de esaslı ucuzlayacak. Şu anda yönelttiğiniz “Nereden biliyorsun?” sorusunu duymaktayım. Buyur edelim cevaba…

Bir önceki hafta aile fertlerimizin yarısı ile Gaziantep-Şanlıurfa ve Yalın Mardin’de (Gazi ve Şanlı takılarından sonra Mardine sadece Mardin demek zayıf düşecekti, Yalın Mardin deyiverdik) hızlı bir gezi düzenlemiştik. Gaziantep’ten Urfaya yol alırken, yakın geçmişe kadar kuş uçmaaaz, kervan geçmez denilen çöl görünümlü alanların neredeyse tamamında iki, üç yaşlarında fıstık fidanları gördük. Saymaya kalksanız herhalde Şanlıurfa’ya vardığınızda yüz bini aşmış olursunuz. Tabii bu sayı sadece gözün gördüğü. Gerçek fidan sayısını bilse bilse Yüce Tanrı bilir.

Şanlı Urfa’da Göbeklitepe ziyaretimizi tamamlayıp Yalın Mardin’e hareket ettikten hemen sonra, yine beklemediğimiz kadar fıstık fidanları selâmladı bizi. “Mardin Kapı şen olur, dibi değirmen olur” türküsünü duymaya başladığımız andan itibaren de sağlı sollu sık dikilmiş ve artık kurumaya yüz tutmuş mısır tarlaları boy gösterdi. Demek ki, Gaziantep ve Şanlıurfa ile, görmediysek de muhtemelen Siirt’te ne kadar boş ve kıraç-mıraç alan varsa her tarafını fıstık fidanlarıyla donatmışlar.

ŞURADA KALDI 5 YIL

Sorup sual eylediğimizde öğrendik ki fidanlar yaklaşık 4 ila 5 yıl sonrasından itibaren meyve verebilecek. İlk ağızda fidan başına 2 kilo kadar ürün beklenirmiş; öyle diyorlar. İki kilo, miki kilo, o kadar çok fidan var ki, çok anormal bir olumsuzlukla karşılaşılmazsa, 5 yıl sonrasından itibaren fıstık fiyatları düşüşe geçecek. Hele 10 yıl daha sabrederseniz, ağaç başına 6 kilo kadar ürün alınacağı için, Tanrı bilir ya, antep fıstığı ile yer fıstığı belki de aynı düzeyde olacak. Bütün mesele, dişimizi biraz daha sıkarak antep fıstığını unutmuş olmayı sürdürmek. Elbette fıstıksızlığa katlanan, fıstıklı baklava hasretine de katlanmak zorunda.

BAKLAVA DEMİŞKEN, bir de uyarı aldık. İyice çekilmiş ceviz ile bezelyeyi karıştırarak halkımıza ucuz fıstıklı baklava yediren hayırseverlerin varlığından bahsettiler. Mabalı (vebali) bahsedenlerin boynuna…

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor