YEREL GAZETELERİN EKONOMİK SORUNLARI ARTIYOR

Bir zamanlar mahallenin sesi, kentin hafızası olan yerel gazeteler, bugün ciddi bir ekonomik çıkmazın eşiğinde.
Dijitalleşmenin hızla artması, reklam gelirlerinin büyük oranda ulusal ve küresel dijital platformlara kayması, kâğıt ve baskı maliyetlerinin döviz kurlarına bağlı olarak sürekli yükselmesi, yerel basını ayakta kalmakta zorlar hâle getirdi.
Artık birçok yerel gazete, haftada bir yayın yapabiliyor ya da tamamen dijitale geçmeye zorlanıyor.
Ancak dijitalleşme de her derde deva değil.
Yerel gazeteler, dijital platformlarda seslerini duyurmakta ulusal medya kuruluşlarıyla rekabet edemiyor.
Üstelik yerel okur alışkanlıkları hâlâ büyük oranda basılı gazeteye bağlı; internet erişiminin kısıtlı olduğu kırsal bölgeler bu değişime ayak uyduramıyor.
Reklam gelirleri, yerel gazeteler için adeta can suyudur. Ancak bugün belediyeler ve yerel işletmeler dahi reklam bütçelerini sosyal medya platformlarına kaydırıyor. Bunun sonucunda, bir şehirde yaşanan çevre sorunu, altyapı eksikliği ya da belediye yolsuzluğu gibi konular eskisi kadar sıkı takip edilemiyor.
Yerel basının zayıflaması, demokratik denetimin azalması anlamına gelir. Halkın yönetime dair bilgisi azalır, yerel yönetimler daha denetimsiz hareket edebilir.
Peki, çözüm ne olabilir?
Devletin yerel gazeteleri desteklemesi gerekiyor.
Ancak bu destek, özgür ve tarafsız haberciliği baltalamayacak şekilde yapılandırılmalı. Basın İlan Kurumu aracılığıyla verilen ilan desteği yeniden gözden geçirilmeli, dijital yayıncılık yapan yerel gazetelere de ilan hakkı tanınmalı.
Belediyeler, reklam ve duyuru bütçelerini yerel medya ile daha adil paylaşmalı.
Ayrıca okurların şehirlerinin gazetelerine sahip çıkmaları yerel gazetelerin ayakta durabilmeleri için çok büyük bir önem taşıyor.
Abone olmak, sosyal medyada desteklemek, bir haberin altına yorum yapmak bile bir yerel gazetenin ayakta kalmasına katkı sağlar.
Unutmamak gerekir ki yerel basın susarsa, sesini duyuracak bir mahalle de kalmaz.