Emevi camiinde namaz kılma sevdası ile Suriye’nin darmadağın oluşuna sebep olanların başında R T Erdoğan da var. Onca yıl sonra Suriye paramparça oldu ama AK Sarayın elinde kala kala Zafer Partisi Liderinin deyişi ile “Mangal Partisi” kaldı.
İsrail’in Gazze’den sonra Dürziler için Suriye’nin devlet külliyesini bombalaması karşısında sözde dün ki terörist bu günkü Cumhurbaşkanı Ahmet Şara da Netanyahu’ya diz çöktü.
PKK’nın elindeki son silahlı güç ve teçhizatıyla YPG’ye katıldığını en yakından bilen ve sözde tepki gösteren AK Saray da, “40 yıllık terörü sonlandırma” vaadini, algıyla gündem değiştirmek için kullanıyor. 2003’den beri Türk halkının esas gündemi hiç değişmedi tersine işsizlik te pahalılık ta sürekli arttı. 2019 yerel seçimine kadar gündemi öyle ya da böyle karartmayı beceren R. T. Erdoğan Ekrem İmamoğlu’na İstanbul’u kaybedince, o varlığını borçlu olduğu sandığın elinden gittiğini gördü.
Çare ararken ilk sarıldığı “Kürt oylarını yeniden kurtarırım sandığı” İmralı’daki Öcalan oldu. Oysa artık Öcalan eski önder değildi. Ya da adı kırk kere değişse de artık Kürt Sorunu deyince akla birkaç adres geliyordu. DEM, dağdaki Karayılan ve tepedeki PKK’lılar ve Demirtaş.
Onlardan istediği ise kendisini ölene kadar iktidarda tutacak anayasa ve seçim yasası değişikliğine destek olmaları! Ne var ki, 40 yıllık Öcalan’ın başından beri açıkça ortaya koyduğu “ayrılıkçı” hedeften, o da öbürleri de asla vaz geçmiş değil. Zamana ve gerçeklere uyan değişen talepleri, sonunda hedefe varacak aşamalı bir “süreç”. Bu süreç ilk adımda Öcalan’a serbestlik. İçerde dışarda tüm PKK’lılara geniş bir af. Yerel yönetimlerde kayyum uygulamasının kaldırılması ve anayasal güvenceye alınması ve daha ötesi.
Üstelik bunların hepsinin de TBMM’de kurulacak bir karma komisyonda, eş zamanlı olarak anayasa değişikliği ile birlikte çıkarılması. Mangal partisi ile başladı dediği sürecin bu uygulamasının da sorumlusu, Partili Cumhurbaşkanı (Tek Asam) R. T. Erdoğan sen olacaksın. Kendini erişilmez güç sanan AK Partili Cumhurbaşkanı, hadi çöz çözebilirsen(!). Çöz de “Ümmetin!” görsün…
Yoksa elinde ülkenin önüne attığın bu düğümler yumağını çözecek Büyük İskender’in ve de Yavuz Sultan Selim’in kılıcı mı var? Bil kionlar gömüleli yüz yıllar oldu. Artık karşında yalnız başını CHP’nin çektiği ve kitleselleşen muhalefet değil, korkuya kapılan MHP ve AKP’liler ve adalet arayan ve gittikçe yoksullaşan yurtsever tüm halk var.
Not: Sevgili Genel Başkanım Altan Öymen’inin kaybı dolaysıyla ailesinin, CHP örgütünün ve sevenlerinin üzüntüsünü içten paylaşıyorum
