VELİLER EĞİTİME NASIL PARA YETİŞTİRECEKLER?

CHP Adana Milletvekilleri Dr. Müzeyyen Şevkin, Orhan Sümer ve Ayhan Barut, eğitimdeki maliyet artışlarını gündeme getirdiler. Şevkin, ““Eğitim-öğretim yılı yine sorunlarla başladı. Okulları aileler temizliyor, kayıt, bağış adı altında para alınıyor. Okula başlama maliyeti 21 bin 195 liradan 33 bin 173 liraya çıktı” derken, Ayhan Barut, “Eğitimde gericiliği dayatan AKP iktidarının aç halde okula gelen öğrencilere bir öğün yemek veremez halde olduğunu” belirtirken, Orhan Sümer ise, “Okula yeni başlayan bir çocuğun masrafları; kırtasiye, kıyafet, kitap, çanta ve diğer giderlerle birlikte bir buçuk asgari ücreti aşmaktadır. Asgari ücretle geçinmeye çalışan milyonlarca aile için bu durum, çocuklarını eğitimden uzaklaştıran en büyük etkenlerden biridir” diye konuştu.

 

 

(HABER MERKEZİ)- CHP Adana Milletvekilleri Dr. Müzeyyen Şevkin, Orhan Sümer ve Ayhan Barut, eğitimdeki maliyet artışlarını gündeme getirdiler. Şevkin, ““Eğitim-öğretim yılı yine sorunlarla başladı. Okulları aileler temizliyor, kayıt, bağış adı altında para alınıyor. Okula başlama maliyeti 21 bin 195 liradan 33 bin 173 liraya çıktı” derken, Ayhan Barut, “Eğitimde gericiliği dayatan AKP iktidarının aç halde okula gelen öğrencilere bir öğün yemek veremez halde olduğunu” belirtirken, Orhan Sümer ise, “Okula yeni başlayan bir çocuğun masrafları; kırtasiye, kıyafet, kitap, çanta ve diğer giderlerle birlikte bir buçuk asgari ücreti aşmaktadır. Asgari ücretle geçinmeye çalışan milyonlarca aile için bu durum, çocuklarını eğitimden uzaklaştıran en büyük etkenlerden biridir” diye konuştu.

“AİLELERİN EĞİTİM MALİYETİ ARTTIKÇA ARTIYOR”

Cumhuriyet Halk Partisi Adana Milletvekili, TBMM Başkanlık Divanı Üyesi Dr. Müzeyyen Şevkin, 2025-2026 eğitim-öğretim döneminin sorunlarla başladığına dikkat çekerek, “Eğitim-öğretim yılı yine sorunlarla başladı. Okulları aileler temizliyor, kayıt, bağış adı altında para alınıyor. Okula başlama maliyeti 21 bin 195 liradan 33 bin 173 liraya çıktı” diye konuştu.
AKP iktidarının yıllardır seçim beyannamelerinde “1 yıl okul öncesi eğitimi zorunlu hale getireceğiz” demesine rağmen hâlâ anaokulunun zorunlu olmadığını belirten Dr. Şevkin, katkı payı uygulaması ile okul öncesi eğitimin kamu okullarında ücretli hale getirildiğini söyledi.
Yoksul ailelerin çocuklarının nitelikli okul öncesi eğitime erişimdeki tek seçeneği haline gelen CHP’li belediyelerin kurduğu kreşlere saldırıldığını belirten Dr. Şevkin, “İktidar, kreş açmak yerine komşu anne projesiyle evleri kreşlere dönüştürmek istiyor. Atanmayan binlerce okul öncesi öğretmen, çocuk gelişimi uzmanı varken, erken çocukluk eğitimi uzmanlara değil kısa süreli eğitim alan kişilere emanet edilmek isteniyor” dedi.
Okullarda temizlik malzemesinin olmadığını, kadrolu temizlik görevlilerinin yok denecek kadar az olduğunu, geçici çözümlerle bu okulların temizlenmeye çalışıldığını dile getiren Dr. Şevkin, “Bu konuda çeşitli uyarılarda bulunmamıza rağmen yeni eğitim-öğretim dönemi de aynı sorunlarla başladı. Öğretmenler ve veliler okulları ve sınıfları nasıl temizleyebileceklerinin derdine düştü. Kimi sınıflar veliler ve öğretmenler eliyle temizlendi, kimi okul ve sınıflar da velilerden toplanan paralarla temizlik firmalarına temizlettirildi” diye konuştu.
Okulların güvenlikten de yoksun olduğunun altını çizen Dr. Şevkin, geçtiğimiz yıl ve 2025 yılı içerisinde cinayet, darp ve şiddetin yaşandığı okullarda bu sorunun giderilmemesi, güvenlik görevlilerinin bulunmaması halinde yeni olayların yaşanabileceğini söyledi.
Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanmasının, diploma iptalinin ve içeride tutulmasının Türkiye’ye maliyetinin 55 milyar dolar olduğunu, okullarda bir güvenlik görevlisi atamanın maliyetinin ise yıllık 32 milyar TL, yaklaşık 780 milyon dolar olacağını belirten Dr. Şevkin, “Ekrem İmamoğlu operasyonuna harcanan 55 milyar doların yalnızca yüzde 1.4’ü ile her okula bir güvenlik ataması yapılabilirdi. İlkokul, ortaokul ve lisede okula başlama maliyetleri geçen yıl ortalama 21 bin 195 lira iken, bu yıl 33 bin 173 lira oldu. Yüzde 56,51 artış yaşandı” ifadelerini kullandı.
“KAYIT ÜCRETİ, BAĞIŞ ADI ALTINDA PARA ALINIYOR”
Türkiye’de öğrenci başına eğitim kurumlarına yapılan harcamaların ilköğretimde yüzde 19’unu, ortaöğretimde ise yüzde 18’ini hane halkı harcamalarının oluşturduğunu, Finlandiya’da bu oranın yüzde 0, Ekonomik Kalkınma ve İşbirliği Örgütü (OECD) ortalamasında sırasıyla yüzde 5 ve yüzde 7 olduğunu açıklayan Dr. Şevkin, “Okullarda hâlâ temiz içme suyu yok, söz verilmesine rağmen ücretsiz okul yemeği yok. Kantin fiyatları çok yüksek, sağlıklı gıdaya erişim yok. Yeterli öğretmen yok. Öğretmenler arasında ayrım had safhaya ulaştı. Öğretmenlerin maaşları yetersiz, özlük hakları tam olarak verilmiyor. Milli Eğitim Bakanlığı açık olduğunu itiraf etmesine rağmen milyonlarca öğretmen atanmıyor. Kamu okullarının temizliği, güvenliği ve temel ihtiyaçları Bakanlık tarafından sağlanamadığı için okulların eksikliklerini giderecek bütçeleri olmadığı için, yasak olmasına rağmen velilerden kayıt ücreti, bağış adı altında ücretler talep edilmeye devam ediliyor. Özellikle büyükşehirlerde velilerden kayıt ücreti, bağış adı altında talep edilen ücretler 100 binlerce liraya kadar çıkabiliyor” dedi.
CHP İKTİDARINDA EĞİTİME DAİR NELER YAPILACAK?
CHP’li Dr. Müzeyyen Şevkin, bir eğitim öğretim yılının daha çözülemeyen sorunlara eklenen yeni sorunların eklenmesiyle başlandığını dile getiren Dr. Şevkin, şunları söyledi:
“CHP iktidarında; okul binaları ve çevreleri çocukların keyifle vakit geçirebileceği güvenli ve yeşil alanlar haline getirilecek. Sosyal imkanlarıyla, tasarımlarıyla yaşayan okul binaları olacak. Okul bütçeleri oluşturarak nitelikli eğitimi yeniden herkes için ücretsiz hale getireceğiz. Her okula kadrolu temizlik ve güvenlik görevlisi ataması yapacağız. En az bir yıl okul öncesi eğitimi zorunlu yapacağız. Mesleki eğitimi çocuk sömürüsüne izin vermeyecek şekilde düzenleyeceğiz. Proje okul uygulamasını kaldıracağız. Milli Eğitim Akademilerini yalnızca hizmet içi eğitim için kullanacak, gerçek öğretmen ihtiyacı kadar öğretmen atamasını objektif sınavlarla yapacağız. Ücretli öğretmenlik uygulamasına son vereceğiz. Özel sektör öğretmenlerimiz için taban maaş düzenlemesini yapacağız. Eğitim öğretim yılı hazırlık ödeneğini bir maaşa yükselteceğiz. Yusuf Tekin döneminde inatla ara tatile denk getirilen 10 Kasım’da okullarımızın önünde olacağız. Başöğretmenimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anacağımız ve söylediği gibi Cumhuriyetin bizden istediği fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesillerin yetiştirilmesi için var gücümüzle mücadele etmeye devam edeceğiz.”
CHP’li Şevkin, yeni eğitim-öğretim yılında tüm öğrencilere, öğretmenlere ve velilere kolaylıklar ve başarılar diledi.

“OKULLAR, SORUNLAR BÜYÜYEREK AÇILIYOR”

CHP Adana Milletvekili Ayhan Barut, yeni eğitim-öğretim döneminde de okulların büyük sorunlarla birlikte açıldığını söyleyerek, “Bilimsel, çağdaş ve nitelikli eğitim için fırsat eşitliği istiyoruz” dedi.. Eğitimde gericiliği dayatan AKP iktidarının aç halde okula gelen öğrencilere bir öğün yemek veremez halde olduğunu belirten Barut, “Eğitimde de kanayan yaralar büyürken iktidar çözüm değil sorun yaratıyor” diye konuştu..
“SORUNLARI GÖRMÜYOR, ÇÖZÜM ÜRETMİYOR”
Yeni eğitim-öğretim döneminde de öğrenci, veli ve öğretmenlerin büyük sorunlarla karşı karşıya kaldığını, okulların dersliklerden temizliğe, güvenlikten öğretmen yetersizliğine çok ciddi problemlerinin bulunduğunu aktaran Ayhan Barut, “Derinleşen ekonomik kriz ve fahiş zamların yanı sıra artan hayat pahalılığı ve ücretlerin yetersizliği velilerimizi çok zorluyor. Öğretmenlerimizin sorunları ve talepleri de görmezden gelinirken, okulların eksikleri ve ihtiyaçları karşılanmıyor. Tüm bunlar olurken iktidar hem okullar ve öğretmenler hem de öğrenciler ve ailelerine ‘Başınızın çaresine bakın’ diyor. Eğitim yarınlarımızın teminatı, çocuklarımız da öyle. Bu düzeni değiştirmek zorundayız” diye konuştu.
“ÇOCUKLAR AÇ, İHTİYAÇ ÇOK, ÇÖZÜM YOK!”
Eğitimde yeni dönemin de sancılı başladığını dile getiren Ayhan Barut, konuşmasını şöyle tamamladı:
“Bilinen bir gerçek var ki, Türkiye’de her üç öğrenciden biri sabah kahvaltı yapmadan aç halde okula gidiyor. Anayasal hüküm var ama eğitimde fırsat eşitliği ortadan kaldırıldı. AKP eliyle eğitimin her aşaması paralı hale getirildi. Kamu okullarında giderler neredeyse tümüyle velilerden karşılanıyor. Öğrenciler okula aç gelip aç gidiyor ama çözüm yok. Geleceğimiz olan öğrencilerimize bir öğün yemek vermeye bile güçleri yok. Eğitim masrafları sadece son 1 yılda yüzde 100’ün üzerinde arttı, defteri çantayı, silgiyi, kalemi, formayı alamaz hale getirdiler. Köy okulları kapatılırken taşımalı eğitimde kanayan yara sürüyor. Çocukların servis çilesi, ailelerin dramına dönüştü. Net olan şu ki ailelerimiz kendi gereksinimleri gibi çocuklarının eğitim ihtiyaçlarını da karşılayamıyor. Okul binaları bakımsız, sınıflar kalabalık, temizlik ve güvenlik görevlisi bulunmayan okullar öylece duruyor. Bilimsellikten uzaklaşılarak zorunlu seçmeli derslerle eğitimi gericileştiren, öğretmen ataması yapmayarak ÇEDES programlarıyla okullara karanlık hayaller kuran iktidar çözüm üretmiyor, sorun büyütüyor. Fırsat eşitliği sağlanması, parasız, bilimsel, demokratik ve nitelikli eğitim için, bu sorunlara çözüm bulunmalı. Her şeye rağmen yeni eğitim öğretim döneminde ailelerimize, öğrencilerimize ve öğretmenlerimize başarılar diliyoruz. ”

“BİR ÇOCUĞUN OKUL MASRAFI BİR BUÇUK ASGARİ ÜCRETİ AŞIYOR!”

CHP Adana Milletvekili ve TBMM KİT Komisyonu Üyesi Orhan Sümer, “Ailelerin eğitim öğretim sürecinde yapmak zorunda oldukları eğitim masrafları ile ilgili yaşanan sorunları Türkiye Büyük Millet Meclisi gündemine taşıyarak, bir çocuğun okul masrafının bir buçuk asgari ücreti aştığını söyledi.

Orhan Sümer, “Türkiye’de eğitim, iktidarın yanlış politikaları nedeniyle artık aileler için büyük bir yük haline gelmiştir. Okula yeni başlayan bir çocuğun masrafları; kırtasiye, kıyafet, kitap, çanta ve diğer giderlerle birlikte bir buçuk asgari ücreti aşmaktadır. Asgari ücretle geçinmeye çalışan milyonlarca aile için bu durum, çocuklarını eğitimden uzaklaştıran en büyük etkenlerden biridir.”

SERVİS ÜCRETLERİ AİLELERİN BELİNİ BÜKER HALE GELDİ

Orhan Sümer, “Büyükşehirlerde yaşayan veliler için eğitim masraflarına bir de astronomik servis ücretleri eklenmektedir. Asgari ücretli bir ailenin, birden fazla çocuğu okula gittiğinde, masrafların altından kalkması imkânsız hale gelmiştir. Çocuklarını güvenle okula göndermek isteyen aileler adeta kara kara düşünmektedir.”

İKTİDARIN EKONOMİ POLİTİKALARI EĞİTİMİ LÜKS HALİNE GETİRDİ

Orhan Sümer, “İktidarın Türkiye’yi getirdiği bu noktada, en temel hak olan eğitim, artık toplumun geniş kesimleri için ulaşılamaz bir lüks haline dönüşmüştür. Çocuklarını okutamayan aileler derin bir umutsuzluğa sürüklenmektedir. Eğitimden tasarruf olmaz! Cumhuriyet Halk Partisi olarak, her çocuğun eşit, ücretsiz ve nitelikli eğitim hakkını savunmaya devam edeceğiz” dedi.

 

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor