ANLIK BAŞARI VE LİYAKAT

Son bir yıldır partili Cumhurbaşkanı ve muhalefet Genel Başkanlarının söylemine bakarsanız devletin ve halkın ciddi sorunlarından önce, bir tek ortak yaklaşım görürsünüz “kitlesel ve medyatik popülizm yarışı”
Ötekiler bir yana ama ana muhalefet CHP’nin ilke ve hedefleri açısından bu yarışta gereğinden fazla ileri gittiği tartışılır oldu.
Çünkü özellikle dış politika ve halkın ve devletin birlik, dirlik ve bütünlük konularında iktidarın yanlış ve doğrularını karıştırmış durumda.
Jean Paul Sartre’ın deyişiyle, “Umutsuzluk; insanoğlunun kendine karşı hazırlayabileceği suikastların en korkuncudur”.
Evet, halkı bu duruma düşürmemek için seçmenin asıl ve tek derdi olan Aş ve İş konusunda içine düştüğü çıkmazdan kurtarmak gerekir.
Ancak bunu kitlesel boyutta dillendirirken artık Kasımda erken seçim olamayacağı halde adeta seçmenin karnının şişini indirme amaçlı ve yüksek heyecanda İmamoğlu’na serbestlik ve hemen seçim, boşa teraneye dönüşmüş olur ve oldu.
Bu durum da sağduyulu ve sorumlu bir genel başkandan çok, başkan adaylığı heyecanına kapılmış ün peşinde bir Başkan Özgür Özel görünümüne fırsat veriliyor.
Elbette CHP’nin Genel Başkanı olmak herkesin hakkıdır. Ancak o herkese İsmet Paşa’nın şu sözünü anımsatmak isterim: “Görünürde bir macera kazanmak o politikacıyı ancak sergüzeştçi (maceraperest) yapar”*.