Kalıcı dövme ve piercinglerde hepatit riski
ADANA (İHA) – İç Hastalıkları, Gastroenteroloji ve
Hepatoloji Uzmanı Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, bir dışavurum yöntemi olarak
özellikle gençlerin rağbet gösterdiği, dövme ve piercing uygulamalarının,
steril olmayan malzemelerle yapıldığında Hepatit B ve Hepatit C riskini
arttırdığı uyarısında bulundu.
Tarihi Azteklere, Mayalara, Eski Mısırlılara, Kızılderililere ve birçok eski
uygarlığa kadar dayanan, günümüzün en yaygın vücut modifikasyonlarından ‘dövme’
ve ‘piercing’ steril ortamlarda yaptırılmadığında ölümcül hastalıkların
bulaşmasına yol açıyor. Her 100 kişiden dördünün Hepatit B ve 100 kişiden
birinin C taşıyıcısı olmasına rağmen, durumunun farkında olmadığını dile
getiren Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, viral hepatitlerin, görülen en yaygın
bulaşıcı hastalıların başında geldiğini bildirdi.
Dövme ve piercing yaptıran kişilerde, kan yoluyla bulaşan Hepatit B ve C virüsü
taşıma riskinin 4 kat arttığının altını çizen Prof. Dr. Gümürdülü, “Özel
makinesinin ucunda bulunan ince iğnelerin, boya ile birlikte vücuda hızla girip
çıkmasıyla ortaya çıkan şekle dövme denir. Piercing ise vücudun belirli
bölgelerinde yine iğne yardımıyla açılan deliklere takılan takıdır. Her iki
uygulamada da aletler kan ve vücut sıvılarıyla temas eder. Bu da enfeksiyon
riskini arttıran bir durumdur” dedi.
Hepatit riski ve dövme sayısı doğru orantılı
Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, Amerika dahil 30 farklı ülkede yapılan
araştırmalarda, vücudunun büyük bir bölümü dövmeler ile kaplı olan bireylerin,
kan yoluyla bulaşan hastalıklara yakalanma riskinin çok daha fazla olduğunun
ortaya koyulduğunu belirtti.
Dövme ve piercing uygulamalarının yapıldığı yerlerin hijyeninin yanı sıra,
kullanılan aletlerin, eldivenlerin, boya kaplarının ve kullanılan diğer tüm
materyallerin sterilizasyonunun hayati önem taşıdığını vurgulayan Gümürdülü,
şunları kaydetti:
“Hepatit C’nin insidansı, bir insanın vücudundaki dövme sayısı ile doğru
orantılı. Hepatit C’ye sebep olan virüs, karaciğere saldırıyor ve onun
enfeksiyonuna sebep oluyor ki bu da; hepatit, siroz, karaciğer kanseri ve
karaciğer yetmezliği ile sonuçlanabiliyor.”
Hepatit C’nin, karaciğer kanserinin ve karaciğer naklinin en önemli
nedenlerinden biri olduğunu söyleyen Gümürdülü, “Karaciğer enfeksiyonu
taşıyan kişilerin yüzde 70-80’i kronik karaciğer hastalığına yakalanıyor ve
yüzde 5’inden daha fazlası sirozdan ya da karaciğer kanserinden hayatını kaybediyor”
şeklinde konuştu.
Dövme yaptırmak isteyen veya bundan vazgeçemeyenler için uyarılarda bulunan
Gümürdülü, şunları dile getirdi:
“Kalıcı dövmede en önemli şey hijyendir. Hijyenik ortam ve şartlarda
yapılmayan bir dövme her türlü enfeksiyona açıktır. Öncelikle dövme uygulaması
yapılacak olan mekanın temizliği, kullanılan malzemelerin dezenfeksiyonu, dövme
boyalarının sterilliği, standartlara uygunluğu ve tek kullanımlık sarf
malzemelerin, iğne, boya potaları ve benzeri şeyleri saklamak için saklama
kapları ve kullandıktan sonra atmak için tıbbi atık kutuları da gereklidir.
Kişisel donanım eldiven, maske, galoş gibi ürünler de kullanılmalıdır.”
Vücut takılarına dikkat
Prof. Dr. Yüksel Gümürdülü, son yıllarda, kadınların yanı sıra erkekler
arasında da yaygınlığı günden güne artan; cilt, cilt altındaki yağ tabakasının
ya da kıkırdağın delinmesiyle yapılan piercinglerin de öldürücü boyutlarda
zararlara yol açtığını kaydetti.
Piercingin cerrahi bir işlem olduğunun altını çizen Gümürdülü, “Vücut
takıları, kulak dışında deride diğer bölgelere, hatta dil ve genital bölgeye de
uygulanıyor. Piercing yapacak kişinin cerrahi sterilizasyon prensiplerini
bilmesi, herhangi bir enfeksiyon gelişiminde ya da kanama gibi bir komplikasyon
gelişiminde ne yapacağını bilmesi gerekir. Bu sebeple dile, kulak kıkırdağına
ve cinsel organa yapılan piercing uygulamalarının mutlaka cerrahi ameliyathane
şartlarında yapılması ve yakın takibi gerekir. Aksi durumda, enfeksiyonlar,
deride kalıcı kalın iz, hatta deri içine takının gömülmesi ve damarsal tümör
gelişebilmektedir” dedi.