ATA tohumlarından vazgeçme

Kadriye Akyol YUVACI

Araştırmacı-Yazar  

Tarım ve Orman Bakanlığına teslim edilen tohum sayısı 1000’e ulaştı. Ata tohumlarının bir kısmı gen bankasında koruma altında…

***

Tüm dünyayı tedirgin eden işte bu tohum meselesi yediğimiz ürünler Yerli mi? Hibrit mi? GDO’lu mu? Biz de ülke olarak işte bu tedirginliğin ve tehlikenin tam ortasındayız. Ülkemizin en büyük geçim kaynağı tarımdır. Cumhuriyetin ilk yıllarından itibaren tarım sektörüne verilen önemde artmıştır. Ziraat Fakültelerinin açılması, tarım makine ve aletlerinin üretilmesi bu döneme denk gelmektedir.

***

Çok değil bundan 20 yıl öncesine kadar lezzetle yediğimiz ürünlerin tatları şimdi bambaşka… Neydi kabağın, salatalığın vb.. Muhteşem tatlarını almamıza engel olan? Bu kadar kısa sürede tarımda bu değişiklik nasıl oluştu? Süreç bir anda engel olamadığımız bir hızda ilerledi. Böylesi bir yok edişten sonra şimdi tekrar başa dönmeye, ATA tohumlarımıza sahip çıkmaya çalışıyoruz.

***

Hibrit tohum, aynı türe ait bitkinin genetik bakımdan kendisiyle yakın akraba olmayan bir başka bitki ile tozlanmasıyla yani melezlenmesi ileelde ediliyor. Aynı bitki türünün farklı ailelerinden gelen ana ve baba bitkileri birleştirilerek F1(Filial 1) denilen melez tohumu elde ediliyor.Hibrit tohumların ticari dünyaya katkısı saymakla bitmez. Öncelikle Hibrit çeşidinin tohumları kısırdır ve her yıl yeniden almak gerekir çünkü hibrit tohumları tekrar kullanıldıklarında aynı kalitede ürün sağlayamazlar. İşte tam olarak bu durum tohum sektörünün para akışını sağlayan başlıca unsurdur.Artan insan nüfusunun gıda tüketimine yetişemeyen tarım sektörü maddi anlamda en risksiz şekilde en yüksek verim oranını elde ettiği hibrit tohum ekimine yönelmiştir. Böylece doğaya ve insan sağlığına olan faydası saymakla bitmeyecek ATA tohumlarından (Geleneksel Tohumlarımızdan) çiftçi uzaklaşmıştır.

***

Sağlıklı gıda tüketimi için Geleneksel tohumlar ile ticari tohumların ayrımını çok iyi yapmak gerekiyor. Eğer tohum hibrit ise bu zaten ticari tohumdur ve bunun genetik yapısı problemlidir.Genetiği ile oynanmış (GDO) tohumlar üretmek ülkemizde yasak olsa da tohum ekimi konusunda ithalat yolu ile ülkemize giriş yapan genetiği ile oynanmış tohumlar için böyle bir yasal yükümlülük maalesef ki yoktur. Bu düşüncelerden kurtularak ekim yapmak istiyorsak geleneksel tohumlara yönelmemiz şarttır. Bununda en güzel yolu tohumu yıllardır geleneksel yöntemlerle elde edenlerden temin etmektir.

***

Ata tohumlarından elde edilen mahsulden bir sonraki yıl için tekrar tohum elde edilmesi suretiyle yüzyıllar boyu ürün formu ve besin değerleri hiç bozulmadan değişmeden aynı üründen elde edilir. Verimliliği geleneksel tohumlarla arttırma yoluna gidip bu tohumları korumak ve sürdürülebilirliğini sağlamak zorundayız. Çocuklarımıza geçmişimizden bir miras bırakacaksak bizim çocukluğumuzdaki gibi mis kokan, tadı damakta kalan ve büyüdüklerinde kendi çocuklarına da yedirebilecekleri sebze ve meyveler bırakalım. En büyük miras sağlıktır.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor