Ayhan Karataş, 1948 yılında Adana’nın sahil ilçesi Karataş’da doğdu. Evlerinin önü deniz olan Ayhan Karataş, küçük yaşlarda babasının sırtında yüzmeyi öğrendi. 6-7 yaşlarında yine babasının desteğiyle sahilden 300-400 metre uzaklığında ki adaya yüzerek gidip-dönmeye başladı. Böylece yüzme sporunu geliştirdi.
Okul dönemlerinde sporun her dalında hayli başarılı olan Ayhan Karataş, başta yüzme ve sutopu olmak üzere basketbol, voleybol, atletizm, masa tenisi hatta güreş de bile spor otoritelerinin dikkatini çekti. Dönemin Genç Milli Futbol Takımlar Sorumlusu Nazım Koka tarafından aday kampına çağrıldı.
Dönemin Karataşgücü Kulübü Başkanı ve milli atlet Ökkeş Koşkun, Ayhan Karataş’a lisans çıkartarak yüzme yarışlarına katılmasını sağladı. Ayhan Karataş, ilk yarışında dereceye girdi. Daha sonraki yıllarda Muharrem Gülergin’in ısrarıyla Adana Demirspor’a transfer olan Karataş, kendine özgü stili ile henüz 16 yaşında iken rekorlar kırmaya başlar.
Sutopu’nda da hayli başarılı olan Karataş, takımın en küçüğü olarak Büyükler Deplasmanlı Sutopu Liginde asistleri ve golleriyle takımın değişmeyen oyuncusu olur. Yüzme ve sutopunda 200”ün üzerinde milli mayoyu giymeyi başaran Karataş, yüzmede 60 kadar rekor kırar ve 15 yıl üst üste Türkiye birinciliğini kimseye kaptırmadı.
AVRUPA KARMASINA SEÇİLEN İLK TÜRK YÜZÜCÜ
Karataş, 100 metre serbest stil yüzmeyi ilk kez 1 dakikanın altında 59.8’lik derecesiyle yüzerek spor tarihine geçti. Böylece hem Yüzme Federasyon’u hem de çeşitli gazeteler tarafından yılın sporcusu seçildi. Bu sıralarda Ayhan Karataş’a başta Galatasaray ve Yüzme İhtisas olmak üzere İstanbul takımları transfer teklifinde bulunur.
Ayhan Karataş, henüz 19 yanda iken Milli takımla Hollanda’da gerçekleştirilen Avrupa Sutopu Şampiyonası’na götürüldü. Burada başarılı oyunu ve attığı gollerle Avrupa karmasına seçilen ilk Türk sporcu oldu. 1963 Napoli, 1967 Tunus, 1971 İzmir’de yapılan Akdeniz Oyunları’nda ülkeye madalyalar kazandıran Karataş, 23 yaşında yakalandığı kas erimesi ve sedef hastalığıyla 30 yılı aşkın mücadele etti. Bu nedenle çok sevdiği spordan kopmak zorunda kaldı.
-PEKKOÇAK; “AYHAN YÜZMÜYOR ADETA KOŞUYOR”-
Öğretmen, gazeteci ve milli sutopu kalecisi Aytaç Pekkoçak, Karataş’ın hem Adana, hem de Türkiye için yüzme ve sutopunda ki başarılarının, ayrıca hastalığının, son yıllarda yaşadıklarının üniversitede tez olması gerektiğini belirterek, “Ayhan genç yaşına rağmen kendisinden 10-15 yaş büyükleriyle yüzdü ve sutopu oynadı. Futbolda genç milli aday kampına çağrıldı. Zeki ve yetenekli olduğu için İyi derecede voleybol, basketbol, masa tenisi hatta Karataş’ta bir köy düğününde ilk kez güreştiği halde deneyimli bir sporcuyu yendiği anlatılır. Yüzme yarışından çıkar, Demirspor’un resmi maçlarında da voleybol ve basketbol maçlarında oynardı. Asla yorgunluk bilmezdi. Çok genç yaşlarda hastalanarak sporu bırakmak zorunda kaldı. Erken yaşlarda ölümü bizleri kahretti” ifadelerini kullandı.
-SUNA KARATAŞ; AYHAN HASTALIĞININ DIŞINDA HER ŞEYİ YENDİ-
Ayhan Karataş’ın eşi Suna Karataş, Türkiye’nin en başarılı sporcusuyla evlendiğini, her zaman bunun sorumluluğunda davrandığını, Ayhan Karataş’ın hastalığının dışında her şeyi yendiğini belirterek, sporculuk yaşamında ve hastalığında yeterli desteği göremediklerinden yakındı. Ayhan’ın parayı sevmediğini ve asla yatırım düşünmediği ifade eden Suna Karataş, kendisinin de verem hastalığına yakalandığını, bu nedenle çocuklarıyla birlikte Sarıyer Kaymakamlığı’nın desteğiyle bir müddet Mersinli Ahmet Tesisleri’nde kaldıklarını, Ayhan’ı çok erken kaybettiğini sözlerine ekledi.
Sanatçı Kurtuluş Ayhan Karataş’ın jübilesinde sahne aldı. Ayhan Karataş, 12 Aralık 2004 yılında 57 yaşında tedavi gördüğü İstanbul’da yaşamını kaybetti. Adana’da önce Atatürk Yüzme Havuz’unda tören yapıldı. Törende konuşan dönemin Valisi Cahit Kıraç ve Spor Genel Müdürü Mehmet Atalay, Milli Sutopucu ve Gazeteci Aytaç Pekkoçak Ayhan Karataş’ın başarılarından söz ettiler. Daha sonra defnedilmek üzere Karataş İlçesi’nde aile mezarlığında toprağa verildi.
ERDAL ACET ANLATTI: ŞAH’IN EŞİ FARAH PEHLEVİ AYHAN’A HAYRAN KALDI
Milli ve rekortmen yüzücü Manş fatihi Erdal Acet, Ayhan Karataş’ın çok farklı bir sitili olduğunu serbestte suda çok iyi kaydığını ve süratli gittiğini belirterek İran’da yaşadıkları yarışı şöyle anlattı:
“İran’a 1965 yılında milli takım olarak gittik. Çok yorgun düştük. Yarışlarda 73-73 puanla berabere kaldık. Son yarış 4X100 karışık yüzmeydi. Şah Rıza Pehlevi sporcuları toplayarak şayet İran takımı şampiyon olursa kapalı yüzme havuzu yaptıracağının sözünü verdi. Bizim Federasyon Başkanı Fehiman Akdağ ise Türk Mlli Takımı şampiyon olursa Hollanda’da gerçekleştirecek Avrupa Şampiyonası’na götüreceğinin sözünü verdi. Yarış başladı ben kelebek yüzüyorum, Behçet Kurtiç sırt, Olcay Aybars kurbağalama, Ayhan Karataş’ta serbest yüzecekti. Behçet Kurtiç, fodepar sanarak durakladı ve rakibi İranlı onu 6-7 metre geçti. Sonra Behçet’e dışarıdan devam et diye bağırdık. Moralimiz bozuldu. Ben atlayarak sürekli kelebekte dolfin yaptım. Aradaki farkı biraz kapattım. Son yüzücümüz Ayhan Karataş’tı var gücünü ortaya koyan Ayhan çok iyi bir yarış çıkartarak farkı kapattı ve şampiyon olmamızı sağladı. Şah Pehlevi bu duruma çok bozuldu. Ancak eşi Farah Diba Ayhan’a hayran kaldı. Yarıştan sonra Ayhan’ı yanına çağırtarak sohbet etti. Ayhan 100 ve200 serbeste te birinci olmuştu. Ayhan tanıdığım en iyi yüzücülerden biriydi. Bunu yaşamım boyunca unutamam.”
SERDAR KARATAŞ
Serdar Karataş 1953 yılında Adana’nın Karataş İlçesi’nde doğdu. Amcasının oğlu milli ve rekortmen yüzücü Ayhan Karataş’ı model alarak yüzmeye başladı. Aynı zamanda futbolda da çok başarılıydı. Yüzmede Karataşspor Kulübü Kurucu Ökkeş Koşkun’un çabalarıyla lisans çıkartılarak resmi yarışmalara katıldı.
Serbest, kurbağalama, sırt ve kelebek branşlarında ayrıca karışık yüzmede önemli dereceler elde etti. 20’ye yakın genç milli takıma seçildi. Genç yaşta yüzme otoritelerinin dikkatini çeken Serdar Karataş, daha sonra 1968 yılında Ahmet Bozdoğan, Faruk Morkal ve Ayhan Karataş ile birlikte Galatasaray’a transfer oldu. Ayhan Karataş ile Ahmet Bozdoğan bir süre sonra Adana’ya döndüler. Serdar Karataş, 2 yıl üst üste gençlerde hem yüzmede hem de sutopunda Galatasaray takımından Faruk Morkal ile birlikte önce İstanbul sonra da Türkiye şampiyonu olmasında önemli rol oynadılar.
1970 yılında 200 metre karışıkta Galatasaray mayosuyla Türkiye rekoru kırdı. Daha sonra futbola dönüş yaparak Adana ve Almanya’da bazı takımlarda forma giydi. Serdar Karataş, yaşamını Almanya’da sürdürüyor.
Bu arada Adanaspor’da profesyonel futbol oynayan ve geçtiğimiz yıllarda ve vefat eden Kamuran Karataş’ta yüzme yarışlarına katılırdı. Bölge genelinde önemli dereceler elde etmişti.
