ŞAKA GİBİ

Sayın İçişleri Bakanımız Süleyman Soylu göçmenlerle ilgili açıklamalar yapıyordu.. Cevap vermesi gereken muhabir olmalıydı, ama sorguya çeken sayın Bakan oldu.. Nasıl mı oldu? İşte böyle;

Muhabir: 140 bine geldik dediniz, fakat biz bunu teyit edemedik bir türlü.

Soylu: Siz kimsiniz?

Muhabir: Tele1 televizyonu.

Soylu: Kaç muhabiriniz var sizin?

Muhabir: Ben varım.

Soylu: Bir tek sensin. Peki bizim sınırımızda kaç karakolumuz var?

Muhabir: Vilayet de bunu teyit edemedi.

Soylu: Vilayet burada. Siz kimin tarafındasınız?

Muhabir: Türkiye tarafında.

Soylu: Şu anda sizin yaptığınız Yunan medyasının çarpıtmasını burada ifade etmektir.

Muhabir: 140 bin kişi geldi mi?

Soylu: O zaman İçişleri Bakanı yalan söylüyor öyle mi?

Dördüncü mekanizma mıntıkasında 53 bin 271 kişi, 54’üncü mekanize mıntıkasında 85 bin 659 kişi. Bir mantık olarak sana söyleyeyim. Biz 127 bin insan yakaladık geçen sene. Kaçarken yakaladık, tek tek saydık bunları. Şimdi yakalamıyoruz, bir şey yapıyoruz geçenleri sayıyoruz. Ve 23 hudut karakolumuz var, 8 de hudut bölüğümüz var. Bunlar kimin ne kadar geçtiğini, ne kadar öteki tarafa intikal ettiğini bilmektedir.

Senin anlaman açısından bir şey söyleyeyim, Yunan tarafına ve Avrupa tarafına hizmet eden birisi olarak sana söylüyorum. Biz, İdlib’den Afrin’e ne kadar geldi? Cerablus’a Azez’e ne kadar geldiğini biliyoruz. Sadece biz bilmiyoruz. Biraz gazeteciliğini iyi yaparsan BM de iyi biliyor. Başka bir şey daha ifade edeyim. 850 bin kişi bu ülkeden geçti karşı tarafa. Onu da mı saydınız?

Hay Allah.. Gazeteci bir soru sordu, sorduğuna soracağına pişman oldu..Sayın Bakan çok yaman..

Hani bir zamanlar  dönemin Başbakanı için söylemedik söz bırakmadı, İçişleri Bakanlığı koltuğuna oturdu ya!.. Acaba şimdi gözü Tele 1’e mi dikti diye düşünmeye başladık..

Sayın İçişleri Bakanı muhalefetteyken sayın dönemin Başbakanı için için söylediklerini birlikte hatırlayalım mı?.

20 Nisan 2008: Bu ülkenin herkese çatan ve kaos yaratan bir Başbakanı var ki, akşam evine gittiğinde karısına ve çocuklarına boynu bükük kalan esnafın, çiftçinin yerine kendini koymuyor. Kendisi evindekilerin yüzüne nasıl bakıyor. AKP iktidarından önce işsizlik yüzde 6’ydı bugün 11.3’e çıktı. Başbakan at üstünde durmayı nasıl beceremediyse, ülke yönetmeyi de aynı şekilde beceremedi.

10 Aralık 2008: 29 Mart yerel seçimlerinde halk AKP hükümetine sarı, DP ise kırmızı kart gösterecek. AKP hükümeti, yanlış ekonomi politikası sonucu bayramları da millete zehir etti. İnsanlarımız gülmeyi unuttu. Beceriksizlik ve yetersizlikle, Türkiye’yi krizle karşı karşıya bıraktılar. Paçalarından yolsuzluk akıyor. Türkiye’de ihale ve yandaş belediyeciliği yapılmaktadır.

31 Aralık 2008: Çeviriyorsun, boş geliyor. Bir daha çeviriyorsun, pas geliyor. Günlerdir, Filistin’de Müslüman kardeşlerimizin yaşadığı acılar ciğerimize saplandı. Sen Olmert’le görüşüyorsun, ertesi gün bu katliamlar oluyor. Eğer Kırat iktidarda olsaydı, gök kubbe bu katliamı yapanların başına yıkılırdı. Önce çıktın, ‘Arabulucuyum’ dedin, şimdi bölgedeki Müslüman ülkelerin kalbini almakla görevlendirildin. Ey Recep Tayyip Erdoğan, boyun eydin, emir eri oldun, milletin ümitlerini boşa çıkardın. Boyan döküldü Tayip Erdoğan.

25 Şubat 2009: Yolsuzluklarla mücadele edeceğim diyen hükümet, Türkiye’yi yolsuzluk çukuru içine batırdı. Tüyü bitmemişin hakkını yedirmeyeceğim dediler. Her gün tüyü bitmemiş yetimin üzerinden siyaset yapıyorlar. Bu ülkeyi rant ülkesi yapmayacağım dedi sayın Başbakan, rantın babasını getirdi. Bunlar yarım doktor, yarım hoca.

14 Mart 2009: Seçim sürecinde Türkiye’de çok manidar işler oluyor. AKP mensupları uzun zamandır genel başkanları ve başbakanlarını, Başbakan da kendisini padişah olarak görmek istiyor. Ülkemizde sadaka kültürü var. Türkiye’de 3 kişiden biri fukaralık sınırının altındadır. Eleştirilmesi gerekenler insanları bu duruma düşüren hükümettir.

Haaa bir sözü daha vardı sayın Süleyman Soylu’nun..

O da sonuç bölümüydü. HATIRLAYALIM MI;

“Allah şahittir ki bütün bedenim kan gölüne dönse de Erdoğan’dan ayrılmayacağım”

Kırmızı plakalı araç var ya o kırmızı plakalı araç!..

Yukarıdaki yazı ne şaka,ne hikaye.. Ayniyle vaki gerçekler..

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor