Maduro ve Venezuela gerçeği
Sosyal medya gerçekten birçok bilgiye erişmekte büyük önem taşıyor.. Dünya’nın bir ucunda bile olsa, başka ülkelerle içinde bulunduğumuz Türkiye’yi kıyaslamakta cidden yarar sağlıyor..
Güney Amerika’nın Venezuelası’nı merak etmiştik..
Aslında, dünyanın en güzel kızlarının çıktığı bir ülke olarak hep gündemde yer almıştı.. Dünya güzelleri, kainat güzelleri hep oradan çıkıyordu nedense..
Son zamanlarda bir de Maduro çıktı..
Ardından da Maduro ile ilgili söylenenler..
Hatta bir de slogan bulmuş bizim sosyal medyacılar!
“Dik dur Maduro” diyorlar
“Milet aç, ama sen dik dur!”
xxx
Şimdi, “Venezuela’dan bize ne?” diyeceksiniz.
“Venezuela ile bizim ne ilgimiz var?”
Venezuela’yı haritada arasak, zor buluruz..
Ama bulmak, öğrenmek gerekiyormuş..
Venezuela’nın nüfusu sadece 30 milyonmuş!
Ama bir başka gerçek daha çıkıyor ortaya..
Venezuela nedense bazı süper güç ülkelerin, başta ABD’nin hep gözlerinin üzerinde olduğu bir ülke imiş..
Suudi Arabistan’ın bile 265 milyar varil petrol rezervi varken, Venezuela’nın petrol rezervi 300 milyar varile ulaşıyormuş.
Ama Venezuela halkı sefaletle boğuşuyormuş!..
Nedeni şimdi anlaşıldı..
Petrolün varili 55 dolardan hesaplanıyormuş, ben de yeni öğrendim..
Bir hesaplayın, Venezuela halkının en az Kanadalılar kadar refah olması gerekiyormiyor mu? Gerekiyor da, “Bu sefalet niye?”
xx
Niye mi…
Bakalım yıllardır, servet dolu toprakların üzerinde yaşayan Venezuela nasıl idare
ediliyor?
Venezuela’da herşeye hakim bir başkan var..
Hugo Chavez
1998’de başkan seçilmiş..
Yoksul ve cahil ahalisi varmış.. Ama çok seviliyormuş..
Halka kolilerce gıda paketi dağıtıyormuş..
Gariban mahallelere, sağlık ocağı filan açıyor, devletin kaynaklarını sebil gibi “üretim” için değil “tüketim” için kullanıyormuş.
“Balık tutmayı öğretmek” yerine, kokmuş balık vererek açlıktan nefesi kokan halkın kurtarıcısı olarak görülüyormuş..
xxx
Başkan Hugo
Chavez bir gün karar vermiş, uygulatmış..
Anayasayı değiştirmiş..
Dolayısıyla devletin yönetim şeklini değişmiş..
Artık, halkın onu sevip sevmemelerinin önemi kalmamış..
Artık onu başkanlıktan indirmek hukuken mümkün değilmiş..
Huga, önce muhalefeti susturmuş.. Basını susturmuş..
İş dünyasını sesi, soluğu çıkmaz duruma getirmiş..
Bu yönetim sistemi yüzünden milyonu aşkın kişi ülkeden kaçmış..
xxx
Nüfusun yüzde 5’i ülkeden kaçarken, kendi yanında yer alanlara cömert davranmış, evler, arabalar, servetler vermiş..
Kendini alkışlayan, destekleyen bir kitle oluşturmuş..
Kansere
yakalanmış, halefini bile kendi belirlemiş.. Başkan Yardımcısı Maduro’yu
seçmiş..
Bütçe dahil, tüm yetkilerini başkan yardımcısı Maduro’ya devretmiş..
xxx
Maduro aslında önceden bir otobüs şoförüymüş.. Sadece lise mezunuymuş.. Sendikacılıkta göze girmiş, Chavez’in sağkolu olmuş..
“Üniversite
mezunu olmayan biri devlete başkan olabilir mi?”
diye eleştirilmiş, çekemeyenler tarafından..
Chavez, “Neden olmasın!” demiş..
“İktidar halkındır, elitler-seçkinciler istemese de, otobüs şoförü başkan olur” demiş, dediği gibi olmuş..
xxx
Chavez ölmüş, otobüs şoförü Maduro geçici olarak başkanlık koltuğuna oturmuş.
Nisan 2013’te yeniden başkanlık seçimi yapılmış..
Başkanlık imkanlarını sonuna kadar kullanan Maduro, yüzde 50.6 oyla kılpayı kazanmış..
Rakibi yüzde 49.1 almış..
Seçimde şaibe olduğu, oyların çalındığı iddia edilmiş..
İtirazlardan netice alınamamış..
Çünkü, seçim kurulu, yargı, komple Maduro’nun kontrolünde imiş..
xxx
Toplum karpuz gibi ikiye bölünmüş..
Protesto
gösterileri başlamış, karşı çıkan halka ateş bile açılmış..
Harvard mezunu olan muhalefet lideri tutuklanmış..
Bizzat başkan Maduro tarafından “kendisinin başkanlığını kabul etmeyenlere konuşma yasağı”getiren yasa teklifi hazırlanmış..
Meclis de bu teklifi kabul etmiş..
Muhalefete kanunen konuşma yasağı getirilmiş..
Başkanlık yetkilerini daha da arttıran yasalar çıkarılmış..
Mesela, “petrol ve madenler konusunda meclise sormadan karar verme yetkisi”ni kendisi üstlenmiş..
“Yandaş medya”oluşturulmuş..
Maduro haricinde hiçbir şey yazılamıyormuş..
Televizyonlarda devamlı Maduro konuşuyormuş..
Muhalif medyayı susturulmuş.. Yayınlarını beğenilmeyen televizyon kanalları kablolu kanaldan çıkarılmış..
xxx
20 milyon kişiye 120 bin ton gıda kolisi dağıtılmış..
Temel ihtiyaç maddeleri karaborsaya düşmeye başlamış..
Başkanlık bünyesinde komisyon kurulmuş, kıtlığın sebebi araştırılmasını istenmiş..
Başkana endeksli komisyon araştırmış..
Ne bulmuşlar peki,biliyor musunuz?
“Halkımızın yüzde 95’i günde dört-beş öğün yemek yiyor. Bu nedenle tüketim maddelerinde sıkıntı yaşanıyor”_
Kıtlığın sebebi halkın çok yemesiymiş yani..
Başkanın sorumluluğu, kusuru yokmuş!
xxx
2015’te parlamento seçimi yapılmış..
Maduro, her türlü katakulliyi yapmış ama, hezimete uğramaktan kurtulamamış..
Muhalefet ezici çoğunlukla kazanmış..
Muhalefet
parlamentoyu kazanmış ama;
Başkan hâlâ Maduro’ymuş!
Ordu, polis ve
yargının tamamı Maduro’nun elindeymiş.
Hükümeti de hâlâ o kuruyormuş..
xxx
Meclis çoğunluğunu ele geçiren muhalefet, 2019’da yapılması gereken başkanlık seçimlerinin öne çekilmesi için, erken seçim talebinde bulunmuş, Tabii ki reddedilmiş!
Bunun üzerine, erken seçime gidilmesi konusunda referandum yapılması için anayasal süreç başlatılmış..
Anayasaya göre, referanduma gidilmesi için seçmenin yüzde 20’sinden imza toplanması gerekiyormuş..
Dört milyon imza toplanmış..
Başkanın emrindeki seçim kurulu, imzaları kabul etmemiş!
“Referandum yapamazsınız” diye kestirip atmış.
Muhalefet bir başka yol aramış.. Meclisten, Maduro’nun başkanlıktan azledilmesini talep eden karar çıkarılmış..
Gel gör ki; tüm
üyeleri Maduro tarafından seçilen Anayasa Mahkemesi bu kararı reddetmiş..
“Meclisin azil talebinin anayasaya aykırı olduğu” açıklanmış..
xxx
Bunlar yetmezmiş gibi, “uyuşturucu baronu” olduğu iddia edilen birisini kendisine başkan yardımcısı yapmış..
Eğer Maduro da Chavez gibi ölürse, ülkeyi bu kişi yönetecek.
Neticeye bir bakalım mı?
Şu anda Venezuela’da enflasyon yüzde 16.000 olmuş!
Alışverişlerde kredi kartı geçmiyor, mağazalar kabul etmiyormuş..
Hükümet devalüasyonla eriyen banknotları tedavülden kaldırıp, yerine yenilerini sürmek istemiş. Para basmak için bile para bulamamış..
Asgari ücrete güya yüzde 50 zam yapılmış. Asgari ücret 40 bin bolivar olmuş.. 40 bin bolivar ne ediyor biliyor musunuz? Sadece 15 dolar!
Et, un, şeker, pirinç, süt karaborsa satılıyormuş.. Ekmek için bile kuyruk varmış.. Marketler saldırıya uğruyor, yağmalanıyormuş..
Hal böyleyken;
zengin daha da zengin olmuş..
xxx
Fuhuş artmış.. Suç patlamış.. Her 21 dakikada bir cinayet işleniyormuş..
Her sene 17 bin adam kaçırma olayı, fidye rapor ediliyormuş..
Gasp öyle hale gelmiş ki, insanlar cep telefonuyla anca evlerinde konuşuyor, sokağa çıkarken yanına almıyormuş.
Sosyal hayat durmuş; Sinema yok, tiyatro yok, konser yok.. Hava kararınca şehirler ıssızlaşıyormuş..
Karayolları, limanlar ve havalimanları ordu kontrolünde tutuluyormuş..
Moduro, Venezuela’yı işte böylebir durumda yönetiyor..
Başkan yine o..
Biz şimdi Venezuela’ya bakıp, halimize şükredelim!