BARON, BALON OLUR!..
Önceki gün DSP’nin Anakent, Seyhan ve Çukurova adaylarıyla ilgili toplumun tepkisini ve kendi görüşümüzü dile getirmiştik.. Büyük ses getirdi.. Telefonla arayanlar, birebir duygu ve düşüncelerini aktaranlar o kadar çoktu ki.. Aynı tepkiyi sosyal medyada da gördük..Hatta büyük iddialarda bulunanlar da vardı..
Mesela, bir adayın bir başka partinin adayıyla bir otelde buluştukları aday olması karşılığında (….)
Anlaştıkları, hatta telaffuz edilen rakkamlar, görüşmenin saati falan öyle çok şeyler söylendi ki.. Gazetecilik tecrübem, anlatılanların doğru olduğu yönünde bir kanaat oluşturdu.
Değer mi hiç!..
Mesela, Kuzey Irak’a müteahhitlik işi için gönderilen, kendisine oturması için Adana’da ev tahsis eden, işi bittikten sonra evi hemen boşaltmasını isteyen kişinin kuyruğunda dolaşıp, hata dediğini yapmak;
Yakışır mı hiç!
Şöyle bir geçmişe bakın.. Sadece CHP’de değil, diğer partilerde de, bu git-geller olsa;
Sokaklarda dolaşabilir miydi hiç!
Pazarlıklar, dönen dolaplar, alış-veriş iddiaları;
Bir Adanalı için söylenir miydi hiç!..
Yazık.. Siyasetin, siyaset baronlarıyla beraber içine ettiniz..
Bakın İmamoğlu’na.. Bir Belediye Başkan adayının başvurusu Seçim Kurulu’nca reddedilmiş,
son gün kendisinin yerine eşini yazdırmış..
Siyaset ayağa düştü ayağa.. “Ben bilmem, eşim bilir” programı gibi.
Ayıp yahu!
Eskiden “Tüfek icad oldu mertlik bozuldu” derlerdi. Şimdi “BARON icad oldu, siyasi partileri dizayn ediyor” diyorlar..
Adana DELİKANLI yetiştirmekle ünlüydü.. Şimdi öyle bir BARON yetiştirdi ki, siyaset, ticaret, adamda ne ararsan var..
Ama unutulmaması gereken bir şey var;
BARON’un elbet bir gün BALON olduğu, şehir efsanesi niteliği taşıdığı anlaşılacaktır…Ne demiş atalarımız;
“Bir sıçrarsın çekirge, iki sıçrarsın çekirge, üçüncüde ele geçersin çekirge”
Benim, çok sevdiğim bir şarkı vardır. Şöyle başlar;
“Elbet bir gün buluşacağız,
Bu böyle yarım kalmayacak
İkimizinde saçları ak,
Öyle durup bakışacağız…”
Mutlu tatiller.. Bugünlük bu kadar..