KANIRTA , KANIRTA!..

Mersin polisi yol kontrolü yapıyor, telsizden gelen talimatla plakası verilen araç durduruluyor, kimlik araştırması yapılıyor..
Aracın arka koltuğunda bir bayan yolcu ile polis arasında şöyle bir tartışma başlıyor;
POLİS MEMURU: Plakanız otoyolda durmadan ihbar ediliyor. Sistemde milletvekili aracı olarak çıkmıyor.
MİLLETVEKİLİ: Yani bu benim sorunum mu?
POLİS MEMURU: Bizim de sorunumuz…
MİLLETVEKİLİ: Uzaklaş. İçeri çemkiriyorsun, tükürük geliyor içeriye, uzaklaş. Kim ihbar ediyor benim arabamı. Senin adın ne?
POLİS MEMURU: Ekipler, telsizden ihbar geliyor. HTS kayıtları.
MİLLETVEKİLİ: Ekibe tükürürüm. Böyle terbiyesizlik mi olur? Ne zaman Erdemli’ye gelsem bu pislikle uğraşıyorum.
MİLLETVEKİLİ: Adın ne senin? Adını verir misin sen?
POLİS MEMURU: Bir saniye bilgi vereceğim.
MİLLETVEKİLİ: Ş..f..ze bak
POLİS MEMURU: Hanımefendi küfretmeyin, hakaret etmeyin lütfen.
Kim bu bayan? Az sonra!..
Aynı milletvekili, yerel seçimler öncesi de TBMM’de şu değerlendirmeyi yapmış;
“Biz hem merkez ilçelerdeyiz hem de diğer ilçelerimizde mahalle mahalle, sokak sokak, karış, karış dolaşıp vatandaşa dokunuyor, derdini dinliyoruz. Siz Mezitli’den öteye, batıya geçebildiniz mi? Size oy veren seçmen diyor ki: “Oy verdik, bir daha göremedik” Bağırta bağırta Akdeniz Belediyesi’ni aldık, kanırta kanırta da köşe başlarını tuttuğunuz Büyükşehri de alacağız. Çırpınışlarınız boşuna, vatandaş gerçek yüzünüzü gördü artık”
Televizyonlarda görmüş, gazetelerde okumuşsunuzdur. Yukarıdaki sözlerin sahibi Adalet ve Kalkınma Partisi’nin kadın milletvekili Zeynep Gül Yılmaz’dır..
Zeynep Gül Yılmaz, son olayla ilgili olarak “Üzgünüm. Orada bir gün dahi bekletilsem kesinlikle o kelimeleri sarf etmemem gerekiyordu. O kelimeleri sarf ettiğim için milletimizden özür diliyorum” demiş..
Sayın Milletvekili!.. Keşke görevini yapan o polislerden de özür dileyebilseydiniz.
Bir çift sözümüz de sayın Mersin Valisine..
Sayın vali, o polisler telsizle gelen talimatı uygulamış..
Saygıda kusur etmemişler..
Hatta hakaret karşısında susmuşlar..
Siz nasıl suçlu bulup hakkında soruşturma başlattınız, hatta açığa aldınız?