BÖLGE gazetesi, yayım hayatına başladığından kısa süre sonra okullar arası bilgi yarışması düzenledi, çocukların geleceğe hazırlanması için..
Sonra, mahlalleler arası futbol turnuvası düzenledi.. Gençler kahvehane köşelerinde oturmasınlar diye..
Bitmedi, Adana’da ekonomi kurultayı düzenledi.. Milliyet gazetesinin ekonomi yazarı Teoman Erel’i davet etti.. Şehir tiyatrosunda Adana’nın ekonomisi tartışıldı, alınması gereken önlemler ve uyarılar görüşüldü..
Bitmedi, Adana’nın ekonomisi gittikçe geri sayıma başlamıştı.. Başararılı ekonomist, Maliye Bakanlığı yapmış olan Ufuk Söylemez’i davet etti, iş adamlarıyla buluşturdu, görüşlerini belirtti, tartışıldı ve öneriler sunuldu..
Bitmedi, Çukobirlik kapanmasın diye Çiftçiler Birliği’nde toplantı düzenledi..Çukobirlik üretime kapatılırsa Adana ekonomisinin büyük yara alacağı tartışıldı..
BÖLGE gazetesi yayım hayatı süresince Adana ve Adanalılar için çaba gösterdi.
Deprem bahanesiyle Altın Koza Festivali’ne ara verilmişti.. Oysa Altın Koza Adana için, tanıtımıiçin, iç ve dış dünyaya açılması için önemli bir kaynaktı.. Bu kaynağı kurutmamak gerekiyordu..
BÖLGE gazetesi yine devreye girdi.. Adanalılarla görüştü, günlerce sayfalarında bu konuya yer verdi..
Büyük bir kamuoyu oluşturdu.. Adanalı gazeteci Nebil Özgentürk, Menderes Samancılar ve merhum Yılmaz Köksal ile film yapımcılarını Adana”ya davet etti.. Uçak biletleri, otel ve yemek masraflarının tamamını BÖLGE gazetesi karşıladı..
Sonuçta tüm direnmelerine rağmen Belediye Başkanı Aytaç Durak Altın Koza’ya evet demek zorunda kaldı..
Cumartesi günü Halk TV’nin görkemli hatıralar programını izledik.. Konuşmacılar,Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Nebil Özgentürk ve Menderes Samancılar idi..
Altın Koza’yı öve öve bitiremiyorlardı, anılarını konuşuyorlardı.. İhtiyaç duyduğumuz için değil ama duymak istediğimiz BÖLGE gazetesinin bu konuda verdiği mücadeleyi bir kelime de olsa dile getiren birinin olmasıydı.. Olmadı..
Eğer bu gün Altın Koza olmasaydı, Menderes Samancılar Altın Koza’nın yönetim kurulu Başkanı olmazdı..Nebil Özgentürk’te yönetimde olmazdı..Eğed Altın Koza olmasaydı, görkemli hatıralarda Altın Koza için özel program yapılamazdı..
Demek istediğimiz şu;
Biz, toplumu değil, biz kendimizi daha çok düşünür olduk..
Oysa güzel olan, bireysel değil toplum olarak birbirimize sahiplenmemizdir.. Bir başarı varsa, o başarıdan ve başarıyı sağlayandan bahsedilebilmelidir ki, başkaları da heveslensin..
“Hep bana, rab bana” ile bir toplum gelişmez,gelişemez.. Toplumsal birliktelik olmalı.. İnsanlar birbirlerini teşvik etmeli ki toplumsal barış sağlanmalı..
Türk ekonomisinin amiral gemilerinden biri olan Adana bugün batıyor.. Fabrikalarının kapısına bırakın kilit vurulmasını, yıkılıp yerine binalar dikiliyor.. Hani üretim! Hani üç vardiya çalışan işçiler!
Hani işçileri taşıyan servis araçları! Hani fabrikalara yedek parça üreten atölyeler!..
Bu yazıyı BÖLGE gazetesi açısından hazırlamadık, kendimize gelme çağrısı olarak değerlendirilsin diye kaleme aldık..
Hani derler ya, BİR ELİN NESİ, İKİ ELİN SESİ VAR.. İstiyoruz ki el birliği, gönül birliği yapılsın..
Kimse kusura bakmasın . İyi ki BÖLGE gazetesi var diyeceğiz. Hiç olmazsa halkın sesi olmaya, tarafsız haberleriyle toplumu bilgilendirmeye gayret ediyor..
Tıpkı bacası filtresiz elektrik üreten santralinin haberi gibi..
BÖLGE olmasaydı, kim duyacaktı?
