YARIM ASIRDIR BASKETBOL İLE YATIP KALKIYOR

Ayhan Arısoy, başarılı sporculuğun yanı sıra uzun yıllar antrenörlük, hakemlik, menajerlik ve kulüp başkanlığı yaptı

RÖPORTAJ: RAMAZAN ŞANIVAR

Adana’da basketbol ailesinde Ayhan Arısoy’u tanımayan yoktur. Sporun her dalını yakından bilen, ancak 24 saat basketbolla yatıp kalkan, herkesle iyi diyalogda olan, bilgili, deneyimli, donanımlı, her şeyden öte yenilikleri takip eden çağdaş bir spor sevdalısı.

Ayhan Arısoy, 1955 yılında Adana’da doğdu. Okul ve kulüp takımlarında uzun yıllar basketbol oynadı. Daha sonra antrenörlüğü seçerek okul ve kulüp takımlarında yüzlerce sporcuyu basketbola kazandırdı. Vatani görevini Erzincan Karagücü’nde basketbol takımında yer alarak tamamladı.

10 yılı aşkın üst düzey hakemlik yapan Ayhan Arısoy, deplasmanlı ligde de önemli maçlarda düdük çaldı. Basketbol karşılamalarında gözlemcilikte yapan Arısoy, menajerlik ve kulüp başkanlığı görevlerinde de bulundu.

Kız ve erkeklerde onlarca sporcuyu milli takımlara kazandırdığını ifade eden Arısoy, BÖLGE GAZETESİ’nin sorularını şöyle yanıtladı:

Kendinizden söz eder misiniz ? Nasıl bir eğitim aldınız? Basketbol tutkunuz nasıl başladı ? Hangi beden eğitimi öğretmeni ve antrenörden destek gördünüz ?

11 Ocak 1955 yılında Adana’da doğdum. İnkilap İlkokulu,  Atatürk ortaokulu, Erkek Lisesi ve Adana Eğitim Enstitüsünü çeşitli nedenlerle yarıda bırakmak durumunda kaldım.  Basketbol ile okul dönemlerinde tanıştım. Çocukluğumdan bu yana sporun her türlüsüne ilgi duyardım. Ancak, basketbol bana daha cazip ve keyifli geldi. Basketbolda resmi müsabakalara okul dönemlerimde çıkmaya başladım.  O dönemin ünlü Beden Eğitimi Öğretmenleri Selahattin Yıldız (Beton Selahattin) ile Süleyman Şahbaz’dan büyük destek gördüm. Bu elleri öpülesi öğretmenler bize sadece spor öğretmediler. Ders notlarımız, sağlığımız, beslenmemiz. Her şeyimizle yakından ilgilendiler. Adeta sırdaşımız gibiydiler.

Okulun dışında ilk resmi kulübünüz hangisiydi? Antrenörüz kimdi ? Ne gibi başarılar sağladınız ?

Evimize yakın olduğu için tarihi Seyhanspor’da ilk olarak 1969 yılında forma giydim. Bizden yaş olarak büyük olan Bülent Arıkan hem antrenör, hem kaptan, hem de sporcuydu. İyi bir ekibiz vardı. Mehmet Ali Kıraç, Mustafa Balkan, Seyhan Uslu, Muzaffer Sökün, Orhan milli gibi deneyimli oyuncular vardı. Birkaç kez Adana genelinde dereceler yapmıştık.

Daha sonra 1973 yılında o dönemin köklü kulüplerinden Milli Mensucat takımına transfer olduk. Antrenörümüz Alaattin Atsal’dı. Alaattin ağabeyin bize çok faydası oldu. Kendimizi basketbolda çok geliştirdik. Takımda, Hayran Eldemir, Mustafa Ebeş, Dr. Levent Soylu, Yavuz Öngel, Derya Göksel, Rifat Tokbey, Doruk Yılmaz, Abdulhadi Vuruşkan vardı.

Antrenör olarak da Dolunay Ertan’ın emeklerini inkar edemeyiz.

Erzincan Karagücü takımında da 1976-1977 yıllarında forma giydim. Silahlı Kuvvetler genelinde önemli dereceler elde etmiştik.

Sanıyorum en mutlu ve başarılı günlerinizi Çukobirlikspor’da geçirdiniz. Orada önce sporcu olarak daha sonra da kadrolu antrenör olarak görev yaptınız. Bundan söz eder misiniz ?

Çukobirlikspor’un benim basketbol yaşamında önemli bir yeri var. 1979 yılında dönemin çok deneyimli yöneticisi rahmetli Hasan Bayseler’in desteğiyle kadrolu, sigortalı antrenör olarak göreve başladım. İlk kez maaşlı bir işim oldu. Sporcu, antrenör olarak küçük, yıldız, genç takım, büyük takımla ilgileniyordum. Ancak tüm günümü kulüpte ve salonda geçirerek önemli katkılar sağladım.

O dönemlerde takımda Suat Öztin, Levent Bali, Ferruh Ergen, Ruhi Sonat, Lütfi Arıboğan, Güray Kanan, Haluk Yıldırım, Hakan Kok, Kamil Tor, Halil İbrahim Severoğlu gibi hayli deneyimli kadromuz vardı. Türkiye’de ilk 8 arasına girdik. 1. Ligde play-off oynadık. 1997 yılında Çukobirlikspor’dan emekli oldum.  

10 yılı aşkın okul, kulüp ve deplasmanlı ligde hakemlik yaptım.

Özel BİLFEN okulu ve kulübünde menajerlik yaptınız ve BOTAŞ Spor’da yeniden antrenörlüğe döndünüz. Bunları anlatır mısınız ?

Özel BİLFEN Okulları Beden Eğitimi öğretmeni ve okul yöneticilerin ricasıyla 2002-2006 yılları arasında menajerlik görevini üstlendim. Antrenörlerle koordineli çalışarak hayli başarılı sezonlar geçirdik. Burada Recai Öztürk, Meriç Naltbantoğlu, Gökhan Öztürk, Emre Koç ve Ahmet Fedi Tok gibi önemli isimler vardı. Adana şampiyonluğun yanı sıra grup ve yarı finallerde kentimizin ve okulumuzun adını duyurduk.

BOTAŞ Spor’da milli takım antrenörü dostum Ceyhan Yıldızoğlu’nun Adana ile Türk basketboluna katkıları asla unutulmaz.2011-2012 sezonunda BOTAŞ Spor’da genç takımda başarılı antrenörlük geçirdim. O dönemlerde Pelin Bilgiç, Nadya, Alperi Onar, Tilbe Şenyürek, Gülcihan Kömür, Seher Naz Çidal ve öykü gibi kızlarımızı hem A takıma hem de milli takımlara kazandırmanın mutluluğunu yaşıyorum.   

Özel Gündoğdu Okulları’nın yanı sıra başkanlığını yaptığınız bir kulüp kurdunuz. Bunlardan söz eder misiniz ? Ayrıca şu anda Adana basketbolu ne durumda?

2012-2018 yılları arasında spora büyük önem veren Gündoğdu okullarında spor direktörü olarak görev yaptım. Burada çok yararlı çalışmalar gerçekleştirdik. Bunun yanı sıra Red Dolfins adında kulüp oluşturduk. Bunun başkanlığını da yaptım. Yeni yetenekler kazandık. Milli basketbolcu İbrahim Kutluay Akademisi’nin Adana sorumluluğunu üstlendim. Bu arada beni en çok mutlu eden Fırat Bozkurt, Emrah Kayateş, Sercan Acar, Halil Süyük ve Gamze Kılınç gibi öğretmen-antrenörlerin kendilerini geliştirmelerini sağladım.

Günümüzde Adana basketbolünün kadın ve erkeklerde iyi olduğunu söyleyemeyiz. Eski dönemlerde Güney Sanayi Avrupa Kupaları’nda oynadı. Demirspor, Çukobirlik erkek takımları hayli başarılıydı. Kadınlar basketbolunda defalarca Türkiye şampiyonu olan,  Avrupa kupalarına katılan BOTAŞ Spor’u Ankara’ya taşımaları çok yanlış oldu. Ceyhan Yıldızoğlu’nun emekleriyle kadın basketbolu zirve yapmıştı.

Bu zaman içinde milli takımlara hangi sporcuları kazandırdınız? Basketbolda başka hangi görevlerde bulundunuz ? Ayrıca ne gibi anılarınız var ?

Milli takımlara onlarca sporcu kazandırdım. Son yıllarda U14 bayanlara Sevgi Tonguç, erkeklerde ise Tan Yıldızoğlu ile Atakan Karayaylalı gibi sporcuları kazandırdım. Hakemlikte Özdemir Ekti’nin, antrenörlükte ise Ünal Özüak’ın açtığı kurslardan mezun oldum. Üst düzey antrenörlüğümün yanı sıra A klasmanı hakem, temsilci ve gözlemciyim. 1982 yılından bu yana başta basketbol olmak üzere yerel bir gazetede köşe yazıyorum. Basketbolda bir kitapta toplayacak kadar anılarım var.  1986-1987 sezonunda Antalya’da 2. Lige yükselme maçları vardı. Çukobirlikspor olarak 33 maç hiç kaybetmeden şampiyon olmuştuk.

Geçmiş yıllarda okul sporları kıran kırana geçerdi. Maçı olan okullar tatil edilir. Davul ve zurnacılar tutulurdu. Tüm öğrenciler darbuka ve başka sesler çıkartan aletlerle Menderes Spor Salonu’na gelerek okullarını desteklerlerdi. Ben Borsa lisesini çalıştırıyordum. İyi bir ekibimiz vardı. Finalde rakibimiz Erkek Lisesi’ydi. 34 sayı fark atarak şampiyon olmamız gerekiyordu. Maçın bitmesine 2. dakika kala Erkek Lisesi hocası kurnazlık yaparak bolca faul yaptırarak 2 kişi kaldılar. 32 sayı öndeyken maç 2 kişi kaldığı için tatil edilmişti. Biz 2. olduk. Çok üzülmüştük.

NE DEDİLER….NE DEDİLER…NE DEDİLER….NE DEDİLER…

Süleyman Şahbaz (Beden Eğitimi Öğretmeni)

Ayhan Arısoy, Erkek Lisesi’nden benim öğrencim. Çalışkan ve başarılı birisiydi. Verileni anında alıyordu. Okul takımında birçok şampiyonlar yaşadık. Daha sonra yollarımız Gündoğdu okullarında da çakıştı. Ben Beden Eğitimi Öğretmeni olarak Gündoğdu’ya gittiğimde Ayhan, antrenör, yönetici olarak büyük yardımlarını gördüm. Ayrıca yapı olarak da efendi, nezaketli, basketbol konusunda da hayli bilgili, donanımlı birisidir.

Alaattin Atsal (Antrenör-Federasyon eski Gözlemcisi)

Ayhan Arısoy, benim başarılı bulduğum öğrencilerimden birisidir. Ona çok emek verim. Demirspor takımı çok kalabalık ve çok yetenekli basketbolcular bulunduğu için, Ayhan ve bazı sporcuları Milli Mensucat takımına verdik. Daha sonra uzun yıllar Çukobirlikspor’da asistanlığımı, yardımcı antrenörlüğümü yaptı. Ayhan, özellikle antrenörlükte kendini çok geliştirdi. Basketbola halen hizmet ediyor. Yolu açık olsun.

Serdar Bayerder (Eski Basketbolcu)

Ayhan hocamın bana büyük emekleri var. Çukobirlikspor’da Alaattin Atsal ile birlikte birçok başarıları yaşadık. Çok sevdiğim ve beğendiğim birisidir. Halen görüşürüz. Ligde çok takımı şampiyon yaptı. Öğrencilerin büyük bölümü avukat, doktor, profesör oldular. Ayrıca iyi bir hakemdi. Birlikte maçlar yönettik. 24 saatini basketbol konuşarak geçirir. Spordan emekli oyunmayacağının en canlı örneğidir.

Fırat Bozkurt (BOTAŞ ve Milli Takım antrenörü- Beden Eğitimi Öğretmeni)

Birçok antrenörle çalıştım. Ancak, Ayhan hocadan çok yeni şeyler öğrendiğim gibi kendisini rol model olarak aldım. BOTAŞ Spor’da Ceyhun Yıldızoğlu ile kendimi geliştirdim. Ayhan hoca beni bir yerlere taşıdı. Basketbola büyük emekleri var. Şu anda Tarsus Amerikan Koleji’nde görev yapıyorsam bunda Ayhan hocanın da emekleri var. Gündoğdu okullarında da önemli başarılar sağladık. İşini düzgün yapanı her zaman destekleyen birisi. İyi bir ağabey, antrenör hatta öğretmen bile diyebilirim.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Spor