DEMİŞTİ Kİ:

DEMİŞTİ Kİ: İnsan topluluğu kadın ve erkek denilen iki cins insandan mürekkeptir. Kabil midir ki, bu kütlenin bir parçasını ilerletelim, ötekini ihmal edelim de kütlenin bütünlüğü ilerleyebilsin?

DEMİŞTİ Kİ: Bir toplum, cinslerinden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim topluluğumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi, kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur.

DEMİŞTİ Kİ: Daha emin ve daha doğru olarak yürüyeceğimiz bir yol vardır: Büyük Türk kadının çalışmamıza ortak kılmaktır.

 

DEMİŞTİ Kİ: Kadınlarımız için asıl mücadele alanı, asıl zafer kazanılması gereken alan, biçim ve kılıkta başarıdan çok, ışıkla, bilgi ve kültürle, gerçek faziletle süslenip donanmaktır. Ben muhterem hanımlarımızın Avrupa kadınlarının aşağısında kalmayacak,

 

DEMİŞTİ Kİ: Milletimiz güçlü bir millet olmaya azmetmiştir. Bunun gereklerinden biri de kadınlarımızın her konuda yükselmelerini sağlamaktır.

 

DEMİŞTİ Kİ: Bizim toplumumuz için ilim ve fen lazım ise, bunları aynı derecede hem erkek hem de kadınlarımızın iktisap etmesi lazımdır.

 

DEMİŞTİ Kİ: Bir toplum, cinslerinden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim topluluğumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi, kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur.

 

DEMİŞTİ Kİ: Kadınlarımızı eğer milletin gerçek anası olmak istiyorlarsa, erkeklerimizden çok daha aydın ve faziletli olmaya çalışmalıdırlar.

 

Doğru tahmin ettiniz; bu sözler, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’e aittir.

 

1980 kenan Evren İhtilaline dek Türk Kadını Cumhuriyet renkliydi, laik ve özgüvenliydi. Kılık kıyafeti ve fikirleri ile uygar ülke kadınlarından geri değildi. Yıllar önceydi. Fetullah Efendi ağlayıp burnunu yenine silmeyi yeni öğrenmiş olmalıydı. İş gezisine eşimi de götürmüştüm. Alman Temsilcimiz, ailece yemeğe aldı. Eşi, eşimin mütevazı fakat çağdaş kıyafetini görünce şaşırdı ve “Kıyafetinizi buradan mı aldınız?” diye sordu. Türkiyede kadın çoğunluğunun bu tarz giydiğini söylediğimizde inanmakta zorlanmıştı.

 

Televizyonu zaplayarak izleyiniz; sayılamayacak kadar çok tarikat kanalı var ve her an en az birinde kadınlara inanılmaz yasaklar getiren “fetva” ile karşılaşırsınız.

 

Eyyy kadınlarımız!.. Önümüzdeki seçime hazırlanan adaylar arasında o kadar azsınız ki, erkeklerden çok size sinirleniyorum. Sesinizi ne zaman çıkaracaksınız? Atatürk’ü sevmek yetmiyor günümüzde. İlkelerine de saygı duymak zorundasınız.

 

8 Mart Kadınlar Gününüz kutlu olsun!.. Bakın sayın erkeklerimiz bugün size ne övgüler dizecek. Geçen 8 Mart’ta da aynı şeyi yapmışlardı.

 

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor