“İş yaşamında kadının adı yok!”
ADANA (BÖLGE)– Cumhuriyet Halk Partisi
(CHP) Adana Milletvekili Dr. Müzeyyen Şevkin, kadınların iş yaşamında, evde,
sosyal hayatta şiddete, sömürüye ve adaletsizliğe uğramaya devam ettiğine vurgu
yaptı. 1857 yılından bu yana dünyanın her yerinde kadınların zor yaşam
koşullarına karşı mücadeleye devam ettiğini hatırlatan Dr. Şevkin, 8 Mart Dünya
Emekçi Kadınlar Günü nedeniyle açıklama yaptı.
KADINLAR, SENDİKASIZ, SİGORTASIZ!
162 yıl önce New York’ta 40 bin dokuma işçisi kadının mücadelesiyle
başlayan, sadece daha iyi yaşam koşulları istemelerine karşın fabrikada çıkan
yangında polisin kapıları kapatması nedeniyle dışarı çıkamayan 129 kadının bu
uğurda can verdiğini hatırlatan Dr. Şevkin, Türkiye’nin 2019 yılı 8 Mart’ını
dram, iş cinayetleri, kadına yönelik şiddet, taciz, tecavüz, cinayet, sömürü,
eşitsizlik ve adaletsizlikle karşıladığını kaydetti. 2018 yılında 440 kadının
öldürüldüğünü belirten, Ocak ayında 43, Şubat ayında ise 31 kadının cinayete
kurban gittiğini vurgulayan Dr. Şevkin, son 17 yılda kadına yönelik şiddetin
yüzde 1400 arttığına dikkat çekti. İş yaşamına katılmak için büyük
mücadele veren kadınların yanı sıra iş cinayetlerine kurban giden, sendikasız,
sigortasız, sosyal haklardan yoksun çalışan kadınların çokluğuna da işaret eden
Dr. Şevkin, kadın cinayetlerinin artış gösterdiği gibi iş cinayetlerine kurban
giden kadınların da arttığını, 2018 yılında en az 120 kadın işçinin hayatını
kaybettiğini dile getirdi.
KADINLAR, İŞ YAŞAMINA DAHİL EDİLMİYOR!
Türkiye’de kadınların istihdam oranının erkeklerin yarısından daha az
olduğunu söyleyen Dr. Şevkin, son açıklanan verilere göre 15 yaşından büyük
kadınların istihdam oranının yüzde 28.9 düzeyinde kaldığını, işsizlik nedeniyle
adeta kırılan 15-24 arası genç kadınların, iş için gittikleri her işletmeden,
işyerinden eli boş döndüğünü belirtti. Resmi verilerin genç kadın işsizliğini
yüzde 26.1 gösterse de aslında bu oranın çok daha yukarılarda seyrettiğini dile
getiren Dr. Şevkin, kadınların iş gücüne katılım oranının artması için daha çok
eğitim-öğretime yönlenmesinin ya da yönlendirilmesinin önemine dikkat çekti.
EĞİTİMİN İŞ YAŞAMINDAKİ ROLÜ BÜYÜK
Okur-yazar olmayan kadınların işgücüne katılım oranının yüzde 15.9, lise
altı eğitimli kadınların işgücüne katılım oranının yüzde 27.7, lise mezunu
kadınların işgücüne katılım oranının yüzde 34.3, mesleki veya teknik lise
mezunu kadınların işgücüne katılım oranının yüzde 42.6 iken yükseköğretim
mezunu kadınların işgücüne katılım oranının yüzde 72.7 olduğunu kaydeden Dr.
Şevkin, “Bu oranlar Türkiye’de kadın olmanın zorluğunu göstermekle birlikte
eğitimli kadınların iş yaşamında daha çok adından söz ettirebileceği sonucunu
da çıkarıyor. Bu nedenle toplumun tüm kesimlerinin kız çocuklarımızı
tereddütsüz eğitim-öğretime yönlendirmesi gerekiyor. Taşımalı eğitim
sisteminden vazgeçilerek tüm köylerimizin okul ve öğretmen ihtiyacı
karşılanmalıdır. Yerinde eğitim özellikle kız çocuklarımızın geleceği açısından
büyük önem taşımaktadır” diye konuştu.
KADINA BAKIŞ AÇISI DEĞİŞMELİ
8 Mart’ın emekçi kadınların mücadelesini yansıtan sembol bir günün adı
olduğuna dikkat çeken Dr. Şevkin, Türkiye’de toplumun kadına bakış açısının
değişmedikçe çağdaş ve uygar bir toplum olma yolunda hep geride kalınacağını
söyledi. Türkiye’deki ve dünyadaki tüm kadınlara sevgi ve saygılarını sunan Dr.
Şevkin, “Kadınların tüm mücadelelerinde yanlarında ve destekçisi olmaya devam
edeceğiz” dedi.