TELAŞLANAN ERMENİ ÜRKÜTÜNCE FRANSA PAŞA’YA ULAŞMAK İSTEDİ

DOKUZUNCU BÖLÜM

Türkler karşısında tutunamayan Fransızların davranışı Ermenileri iyice telaşlandırmıştı. Zaten Avrupa’dan gelen haberler de, Fransız Hükümetinin artık başarı ümidini kestiği Adana ve çevresi için para harcamak istemediği şeklindeydi. Halbuki, Ermeniler Fransa’dan “Kilikya Ermeni Cumhuriyetini kurmak için” söz aldıklarına inanmışlardı. Gelişmeleri takip ettikçe bu olanağın uzaklaşmakta olduğunu gördüler ve bu kez kendi inisiyatifleriyle hareket etmeye kalkıştılar. Şurası bir gerçek ki, Ermeni Cemaatindeki çoğunluk barış içinde ata topraklarında yine eskiden olduğu gibi Müslümanlarla birlikte yaşamak istiyordu ama çılgın fikirli ırkdaşlarına söz geçiremiyorlardı.

BİRİNCİ ERMENİ CUMHURİYETİ

Adanada yayınlanan “Guiliguia (Kilikya)” gazetesi baş yazarı Veradzine Abdioğlu Köyüne yerleşti ve hırslı kömitecilerden bir kaçı ile birleşerek “Kilikya Mezopotamya Cumhuriyeti” adıyla devlet kurduklarını ilan etti. Ne olur ne olmaz, daha en başta Fransız Mandası altında yönetime sahip olduklarını da söylemeyi ihmal etmedi. Devletin Kuzey sınırı demiryolu,  doğu ve batı sınırı Ceyhan ile Seyhan nehirleri olarak açıklandı.

İşgalci kurmaylar kısa bir tereddütten sonra derhal harekete geçerek Veradzine’i Adana’dan sürdüler ve böylece birinci Ermeni Cumhuriyeti birkaç saat içinde yıkılmış oldu.

İKİNCİ ERMENİ CUMHURİYETİ

Olay burada bitmedi. Çukurova’da bulunan bütün Hıristiyan delegeleri bir bildiriyle eylemlerine devam edeceklerini duyurdular. Fransızlar ise bir yandan Türklerin giderek kent merkezine yaklaşan a baskınlarıyla, diğer yandan da Ermeniler arasında yoğunlaşan özerk devlet hevesiyle uğraşmaktan yorgun düşmüşlerdi. Durumdan yararlanan Dr.M.Mihran Damadian 5 Ağustos 1920 sabahı saat 10.00’da Ermeni şefleri ile vilayete gelip otturdu. Yanında Ermeni şefler de bulunuyordu. Bunlarla kabine kurdu ve kendini de geçici cumhurbaşkanı olarak tanıtıp Kilikya Ermeni Cumhuriyetinn kurulduğunu açıkladı

Olayı habe alan Bremond çılgına döndü.  Derhal Beyrut Askeri Komutanlığına ve Paris’e bilgi ererek talimat istedi. Her iki taraftan da “Kaça mal olursa olsun bu cüretkarların haddini bildir” cevabı geldi. BremondAçıklama: http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif Damadian’ın telefonununu. Vilayet binasını kuşatma altına aldı. Ardından  kestirdi ve özel sekreteri Teğmen Georges Perrien’i göndererekAçıklama: http://www.tekplatform.com/images/smilies/virgs.gif vilayetten ayrılmasını istedi. Damadian; “Ermeni ahalisine danışmadan bulunduğum yerden ayrılmam” deyince Bremond avcı bölüğünden getirttiği askerleri binaya soktu. Kabinesi ile beraber Damadian’ı oradan alıp sürdü. İkinci  Ermeni Cumhuriyetin ömrü iki saat 15 dakika ile sınırlı kalmıştı.

BU KEZ FRANSIZLAR BARIŞA YOL ARADI

Fransız gazeteleri uğranılan kayıpları manşetten ve yoğun tenkitlerle veriyordu. Hükümet de, yaklaşık bir buçuk ay boyunca aldıkları sevindirici haberlerden sonra gelen tokat gibi bilgilerle sarsılmıştı. Osmanlı diye bir otorite söz konusu olmadığı için, yine Türkiye Büyük Millet Meclisi adına Mustafa Kemal Paşa ile barış anlaşmasının yolunu aramaya başladılar. Hemen ardından hem kendi adamlarıyla, hem de müttefiklerinden hatırlı isimlerle ön temaslara giriştiler. Bu hamleleriyle, artık Yeni Türkiye’nin dış dünyada tanınıp kabul gördüğü de tescil edilmiş oldu.

LONDRA KONFERANSI İÇİN DAVET ALIYORUZ

Fadıl Zaferi’nin yankıları süredursun, İnönü Zaferi de kazanıldığı için Anadolu’yu işgal edenlerin ümidi kırılmıştı. Özellikle İtalyanlar artık düşman değil, adeta destekçimiz olmuştu. İstanbul Hükumeti de kofluğunu kabul etmişti. Londra’da toplanacak Konferansa Türkiye adına Mustafa Kemal Paşa’nın temsil ettiği Meclis delegasyonunun katılmasını uygun gördüler. Esasen, Konferansı düzenleyenlerin de isteği de bu yöndeydi. Büyük Millet Meclisi 6 kişilik temsilciler heyetini şu isimlerden seçti: Dışişleri Bakanı Bekir Sami (Başkan), İzmir Milletvekili Yunus (Nadi) ile Mahmut Esat, Adana Milletvekili Zekai, Karesi (Balıkesir) Milletvekili Mehmet Vehbi ve Danışman olarak da Adanalı Niyazi Ramazanoğlu. 

SONRAKİ YAZI: YILBAŞI DOLAYISIYLA 3 OCAK PAZARTESİNE

HARİTA

FADIL SAVAŞI BURADA OLDU: Fransızlar20 Kasım 1920’de Çakıt -Zeytunlu hattı üzerinden sırtlara en az 3000 askerle hücum etmeye başladılar. Kıran kırana 4 gün süren çarpışmalar Fadıl’da oldu. Savaşta en az 500 ölü veren Fransızlar geri çekilmek zorunda kaldı. Ele geçirdikleri mevzilerin en önemlileri yeniden bizim olmuştu. Ayrıca elimize silahlar da geçmişti. Bu işgalcilerin son teşebbüsü olmuş ve belini kırmıştı.

SUBAY KARISI

KADINLARI DA ŞIMARDI: İşgal sürecinin ortalarına dek gerçekleştirdikleri saldırılarla birliklerimizi yukarılara püskürten Fransızlar çabuk şımardı. Şımarıklık, subay eşlerini de sarmıştı. At üstünde rahatça ve gururla poz veren bu subay eşi Fransız hanım, bir ay sonra ne duruma düştü, Allah bilir.

İBO OSMAN

KAHRAMANLARDAN İBO OSMAN: Asıl adı Bekir olan 1877 doğumlu İbo Osman, diğer birçok kahraman gibi Kurtuluş Savaşımızın farklı cephelerinde çarpışmıştı. Babasının adını kullandığı için İbo Osman olarak bilindi. 1934’te Özçetebaşı soyadını aldı. 1966’da vefat etti. Yakından gördüğüm için gururluyum.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Spor