Kadir Özdemir, özellikle okul dönemlerinde başta atletizm olmak üzere voleybol, basketbol ve futbol branşlarına ilgi duydu. Futbolda Tarsus İdmanyurdu’nda forma giydi. 21 yıl başarılı futbol hakemliğiyle tanındı ve saygı gördü. Faal Hakem ve Gözlemciler Derneği ve il hakem kurulu başkanlığı yaptı. Daha sonra Çukobirlik Genel Müdürlüğü, Çukurova ve Seyhan İlçe Belediyeleri ile Adana Büyükşehir Belediyesi’nde spor ağırlıklı üst düzey görevlerde bulundu. Zeydan Karalar ile 35 yıla yakın dostluğu bulunan Kadir Özdemir, şimdilerde 7 bin çalışanın sorumluluğunu yürüttüğü Büyükşehir Belediye Başkanı Ulaşım A.Ş Genel Müdürü olarak görev yapıyor.
HAZIRLAYAN: RAMAZAN ŞANIVAR
Kadir Özdemir, 21 Şubat 1963 Mersin’in Tarsus İlçesi Yenice beldesinde doğdu. İlkokulu Yenice Atatürk, Cengiz Topel Ortaokulu ve liseyi de Tarsus Lisesi’nde tamamladı. Daha sonra da Eskişehir Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden mezun oldu.
Fiziği düzgün olması ve boyunun uzunluğu nedeniyle okul dönemlerinde başta atletizm olmak üzere, basketbol, Voleybol ve futbol dallarıyla yakından ilgilendi ve resmi müsabakalara katıldı. Tarsus İdmanyurdu formasıyla futbol karşılaşmalarına çıktı.
Kendisini tekstil konusunda geliştiren Özdemir, uzun yıllar Çukurova Pamuk, Yer Fıstığı ve Yağlı Tohumlar Tarım Kooperatifleri Birliği (ÇUKOBİRLİK) Boya-Basma Fabrikası’nda çeşitli birimlerde 20 yıl kadar görev yaptı. Ve 2006 yılında emekli oldu.
Çukurova İlçe Belediyesi’nde Yıldıray Arıkan, Seyhan ve Büyükşehir Belediyesi’nde Çukobirlik Genel Müdürlüğü’nde üst düzey yönetici de olan ve büyük saygı duyduğu Zeydan Karalar ile birlikte çalıştı. Birçok tesis kazandırdı, lisanslı sporcu sayısını katladı. Farklı branşlarda ekipler oluşturdu ve şampiyonluklar yaşadı.
21 yıl kadar üst klasman hakemi olarak görev yapan Kadir Özdemir, birçok önemli karşılaşmaları yönetti. FİFA Kokartlı Ayhan Yücebilgiç, Mustafa Kömürcü ve Altan Öncül ile 3 büyüklerin maçlarına da çıktı. Ayrıca, Türkiye Faal Hakem ve Gözlemciler Derneği Adana Şube Başkanlığı’nın yanı sıra il hakem kurulu başkanlığı ve hakem ve gözlemcilere eğitim kadrosunda görev yaptı.
Keyifli taraflarının yanı sıra bazı zorlukları bulunmasına rağmen futbol hakemliğinin kendini geliştirdiğini ifade eden Kadir Özdemir, BÖLGE GAZETESİ’nin sorularını şöyle yanıtladı:
Kendinizden söz eder misiniz ?, Nerede doğdunuz? Hangi okullarda eğitim aldınız? Hangi sporlara ilgi duydunuz ?
Mersin’in Tarsus ilçesine bağlı Yenice beldesinde 1963 yılında doğdum. Yenice önemli bir demiryolu kavşağındadır. Kuzeyden gelen yol Yenice’de Adana ve Mersin yönlerine ayrılır. 1943 yılında Cumhurbaşkani İsmet İnönü ile Churchill arasındaki görüşme Yenice istasyonunda bir tren vagonunda yapılmıştır. Bu nedenle beldemiz tanınan bir yerdir. İlkokulu Yenice Atatürk, ortaokulu Tarsus Cengiz Topel, lisesi ise Tarsus Lisesi’nde tamamladım. Daha sonra Eskişehir Anadolu Üniversitesi İşletme Fakültesi’nden mezun oldum. Boyum uzun ve fiziğim düzgün olduğu için Beden Eğitimi Öğretmenleri beni spora yönlendirdiler. Başta sporların anası sayılan atletizm olmak üzere, voleybol, basketbol ve futbol da hem okul takımlarında hem de Tarsus İdmanyurdu’nda forma giydim.
Siz uzun yıllar futbol hakemliği yaptınız. Neden hakemliğe merak sardınız ve model aldığınız hakem oldu mu?
Maçlarımızı yönetin hakemlere imrenirdim. Çok disiplinli ve kurallı maç yönetirlerdi. Hayli de yetkileri vardı. Daha sonra hakem kursuna girerek1989-2010 yılları arasında 5 yılı (A) Klasman olmak üzere 21 yıl okul ve amatör maçlar başta olmak üzere, Türkiye Spor Yazarları Derneği (TSYD) Turnuvası yöneterek kendimi hayli geliştirdim ve hakemliği çok sevdim. Daha sonra ki yıllarda çok beğendiğim FİFA Kokartlı hakem Ayhan Yücebilgiç, Mustafa Kömürcü ve Altan Öncül, Reha Aktaş, Münir Mersinlioğlu gibi hakemlerle 3 büyüklerin maçlarını da yönettim. Hatta son yönettiğim maç Konyaspor ile Fenerbahçe maçı oldu. Orhan Demir, Mustafa Barım, İlyas Ayan ve Mahmut Çetiner’i çok beğenir ve model alırdım. O dönemlerde gerçekten Adana hakemliği çok iyi konumdaydı. Salı-Perşembe günleri antrenmana gelmeyene, ayrıca haftada bir gün yapılan maçların değerlendirmesine katılmayanlara görev verilmezdi. Erol Oflaz, İsmail Şeker, Sırrı Doğan, Cengiz Kezer, Hüsamettin Esin, Muzaffer Çam, Turgut Ogün gibi efsane hakem ve gözlemciler vardı. Büyük çoğunluğu şimdilerde aramızda yok. Mekanları cennet olsun.
Sanıyorum faal hakemliği bıraktıktan sonra da yönetici olarak hakem ve gözlemcilere katkılarınız sürdü. Bunları anlatır mısınız?
Hakem ve gözlemci arkadaşlarımla çok iyi ilişkilerim vardı. Hepsine çok saygı duyar ve önemserdim. Onların da ısrarı ile önce Türkiye Faal Hakem ve Gözlemciler Derneği Adana Şube Başkanlığı, Selçuk Dereli’nin Genel Başkan olduğu dönemde, Genel Merkez Başkan Yardımcılığı görevinde bulundum. Daha sonra da İl Hakem Kurulu başkanlığı yaptım. Bunun yanı sıra 7 bölge olan Adana, Mersin, Gaziantep, Osmaniye ve Hatay illerinde hakem ve gözlemci eğitmeni olarak uzun yıllar görev yaptım. Bunlardan çok büyük keyif aldım.
Hakemlik size neler kazandırdı? Biraz da iş yaşamınızdan söz eder misiniz ? Sizin Çukobirlik ve belediyelerde önemli görevlerde bulundunuz. Neler yaptınız? Ne zaman emekli oldunuz?
Hakemlikten para kazanılmaz. Zaten aldığımız ücret günümüzde olduğu gibi büyük para değildi. Hakemlik çok samimi söylüyorum benim geleceğimi şekillendirdi. Disiplinli, kurallı olmamı sağladı. Spor Kulübü başkan ile yöneticiler, futbolcu, antrenör ve diğer görevliler olmak üzere sağlam dostluklar biriktirdim. Ayrıca, bu sayede tanınır birisi oldum. Daha sonra o dönemlerde binlerce insanın çalıştığı Çukobirlik Genel Müdürlüğü’nde Boya-basma fabrikasında işe başladım ve önemli görevlerde bulundum. Şu anda Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Çukobirlikspor’da üst düzey yöneticiydi. Dostluğumuz oradan geliyor. Bana her zaman ağabeylik yaptı. Çukurova İlçe Belediye Başkanı Yıldıray Arıkan döneminde Türkan Saylan Tesisleri’ni yaptık. Daha sonra Seyhan ve Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ile birlikte çalıştım. Meclis üyeliği yaptım. Çukurova, Seyhan ve Büyükşehir belediyelerinde sporu ön planda tuttum. Çok tesis kazandırdık. Spor kulübünün kurucu başkanlığını yaptım. 1 branşta 100 kadar lisanslı sporcu vardı. Bu sayıyı katlayarak 19 branşta 3 bin 500 lisanslı sporcuya kavuşturdum. Elbette bunu tek başıma yapmadım. Ekip çalışmasıyla bunu sağladık. Salon sporları başta olmak üzere 9 branşta profesyonel olarak liglerde mücadele ediyoruz.
Ekip çalışmasına büyük önem veren Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, önce Seyhan ilçe, daha sonra da görev yaptığı Büyükşehir Belediyesi’nde sizinle çalışmayı sürdürüyor. Bu dostluğunuz nereden geliyor?
Zeydan Karalar, benim saygı duyduğum, her konuda güven duyduğum, çalışma ve uygulamalarını çok beğendiğim, bilgili, deneyimli ve donanımlı birisi. Yaklaşık 35 yıldır sağlam dostluğumuz bulunuyor. Çok şeyler öğrendiğim Zeydan beyle çalışmaktan çok mutluyum. Sizin de altını çizdiğiniz gibi önce Çukobirlik, daha sonra da Seyhan İlçe Belediyesi ve şimdilerde de Büyükşehir Belediyesi Ulaşım A.Ş Genel Müdürü olarak görev yapıyorum. Başka anlamda himayemde 7 bin çalışan var. Halk Ekmek Fabrikası bile bana bağlı. Her gün yaklaşık 350-400 bin kaliteli, sağlıklı ve hijyenik ekmek üretiyoruz. Bunları piyasadan yüzde 50 kadar indirimle 1.25 kuruş ile halka 250 kadar büfede kar düşünmeden satışını gerçekleştiriyoruz.
Biraz ailenizden söz eder misiniz? Çocuklarınız eğitimi nedir? Sizin gibi spor yaptılar mı? Bir de hakemlikte unutamadığınız bazı anılarınızı anlatır mısınız?
Çok düzenli bir aile yaşamımız var. Çocuklarıma iyi eğitim aldırdım ve sporu küçük yaşlarda sevdirdim. Oğlum Öncül Özdemir Elektronik mühendisi, kızım Sevgi İdil Özdemir Bahçeşehir Koleji’nde uzun yıllardır 1. Ligde profesyonel olarak voleybol oynuyor. Onlarla gurur duyuyorum. Hakemlikte çok anılarım var. Bunlar bir kitabı dolduracak kadar fazla.
En ilginç ve unutamadığım anı; Adana 1. Amatör küme final maçı Ziyapaşa-Karşıyaka’nın orta hakemiyim. Eşimin doğumu çok yakın. Maçı iade edemedim. Maç günü eşimin sancıları tuttu. Eşimi hastaneye bıraktım. Maça yetişdim. Maçın gözlemcisi Suphi Zorlukol’du ona da durumu anlattım. Devre arasında hastaneyi aradım bana ‘gözünüz aydın kızınız oldu’ dediler. Maçı tamamlayarak hastaneye gittim. Yine Cizrespor-Kahramanmaraş şampiyonluk maçının hakemiydim. Maç çok gergin geçti. Dayak yedik. Polis kıyafeti giyerek maçtan çıkabildik.
Bir başka anı da; İzmirspor-Çanakkale Dardanel maçının hakemiyim. İzmir’e direkt olarak uçak yok. İstanbul aktarmalı gidiyoruz. Uçağa yıldırım çarptı. Uçak geri döndü. Bir gece zorunlu olarak İstanbul’da havaalanında bekledik. Başka uçakla maça çok yakın saatte statta olabildik. Hiç uyumadan maça çıkmıştım.
Bu arada, hakem arkadaşlar jübile yapmak istediler. Gündüz Tekin Onay Tesisleri’nde Demirspor-Anadoluspor minikler final maçını yönettim. Eşim Sıdıka ve çocuklarım başta olmak üzere tüm hakemler küçük armağan ve destekleriyle beni mutlu etmişlerdi.
