Nahit Kızıl, 15 yaşında Akınspor’da futbola başladı. Değişik tarihlerde Adana Demirspor, Kayseri Yolspor, Ceyhanspor, Hatayspor, Gaziantepspor ve Tarsus İdmanyurdu kulüplerinde 20 yıl kadar profesyonel futbol oynadı. 46 yıl aralıksız Kurtuluş Mahallesi Muhtarlığı yaptı. Mahalleye okul, spor tesisleri, çocuk oyun alanları ve parklar kazandırdı.
HAZIRLAYAN: RAMAZAN ŞANIVAR
Nahit Kızıl, 19 Ocak 1945 yılında Devlet Demiryollarında Baş Makinist olan babasının görevi nedeniyle Kayseri’de doğdu. İlkokulu Adana İsmet İnönü, ortaokul ve liseyi ise Erkek Lisesi’nde tamamladı.
Okul dönemlerinde fiziğinin düzgün ve uzun boylu olması nedeniyle sporun her dalıyla yakından ilgilendi. Futbola ağırlık vererek ilk lisansını 15 yaşında Akınspor Kulübü’nde çıkardı. Daha sonra Adana Demirspor’da profesyonel sözleşme imzaladı ve ünlü futbolcular Füze Selami, Kartal Yaşar, Hasan Sınmaz (Beygir Hasan) Çaça Yüksel, Coral, Muda Cengiz ile birlikte önemli başarılar elde ettiler.
1973 yılında Kurtuluş Mahallesi muhtarı olarak seçimlere girdi ve 46 yıl aralıksız muhtarlık yaptı ve mahalleye önemli yatırımlar, park ve çocuk oyun alanları, spor tesisleri, yeni okullar yapılmasını sağladı.
Muhtarlığının yanı sıra başarılı spor geçmişi bulunan Nahit Kızıl, BÖLGE GAZETESİ’nin sorularını şöyle yanıtladı:
Kendinizden söz eder misiniz? Kaç yılında nerede doğdunuz? Hangi okullarda eğitim gördünüz? Hangi sporlara ilgi duydunuz ?
Rahmetli babam, Devlet Demiryollarında Baş Makinisti. Farklı illerde görev yaptı. Bu nedenle 19 Ocak 1945 yılında Kayseri’de doğdum. Ancak, okul dönemlerimde babamın tayini Adana’ya çıktı. İlkokulu İsmet İnönü, ortaokul ve liseyi ise tarihi Adana Erkek Lisesi’nde tamamladım. Başka anlamda gençliğim ve eğitimim Adana’da oldu, Zaten babam da emekliliğe kadar makiniste ve depo sorumlusu olarak Böylece Adana’ya yerleştik. Zaten bana sorulduğunda yüksek perdeden Adanalı olduğumu hem de övünerek söylüyorum.
Fiziğim düzgün ve boyum uzundu. Beden Eğitimi Öğretmenleri beni de yetenekli bularak her sporda değerlendirmek istediler. Bundan hiç şikâyetçi olmadım. Çünkü sporu çok seviyordum. Ama gönlümde yatan spor futboldu.
Futbola nasıl başladınız? Hangi kulüplerde forma giydiniz? Oynamaktan keyif aldığınız ve unutamadığınız kulüp hangisiydi?
Bizim gençlik dönemimizde her mahallenin futbol takımı vardı ve komşu mahallerle maçlar yapılırdı. Bir gün Döşeme ile Akınspor maçı vardı. Ben Döşeme Mahallesi takımında forma giydim ve henüz 15 yaşındaydım. Bu maçta büyük ağabeylerin arasında bir de gol attım. Akınspor’un iri yarı esmer yöneticilerinden İsmail Kalpakaslan (Arap İsmail) beni çok beğenmiş. Hatta babamla bile görüşmüş. Böylece ilk resmi kulübüm Akınspor oldu. Bu kulüp daha sonra da Adanaspor’un kurulmasını sağladı.
İlk profesyonel sözleşmeyi biraz da babamdan dolayı DDY takımı olduğu için Adana Demirspor ile imzaladım. Çok samimi söylüyorum. Belki büyük paralar kazanmadım. Ancak Selami Tekkazancı (Füze Selami) Ali Hikmet Aydınoğlu (Coral) Raif Yonga (Donjuan Kör Raif) Çaça Yüksel, Kaleci Erden Arat, Beygir Hasan, Mudo Cengiz gibi kimileri vefat eden ünlü ve efsane futbolcularla birlikte oynadım. Tüm futbolcuların lakapları vardı. Hepsi iyi kalpli, genç futbolculara destek olan mütevazı ağır ağabeylerdi. Günümüzde onları transfer edecek para yok. Çünkü hepsi ayrı bir yetenek ve efsanelerdi. Bu nedenle benim futbolculuk yaşamımda keyif aldığım, en iyi anılar, en güzel başarılar, şampiyonluklar Demirspor’da oldu. Daha sonra ki yıllarda Kayseri Yolspor, Ceyhanspor, Gaziantepspor, Hatayspor’un ardından futbolu en başarılı ustalık döneminde Tarsus İdmanyurdu’nda tamamladım.
Futbolda milli takıma seçildiniz mi? gol krallığında iddianız varmıy dı? Kaç kez gol kralı oldunuz? Ayrıca futboldan paralar kazandınız mı?
Hatayspor’da sanıyorum 1967-68 sezonunda şampiyonluk yaşadık. Antrenörümüz Nazım Koka idi. Nazım hoca genç ve ümit milli takımda da yetkili birisiydi. Burada gol kralı oldum. Nazım hoca beni çok beğeniyor ve tutuyordu. Hataysporda kalırsam beni genç milli takım aday kampına alacağını söyledi. Bazı yöneticiler istediğim transfer ücretini vermeye yanaşmadılar. Ben de biraz bozuldum. Hatayspor’dan ayrılarak Tarsus İdmanyurdu’na transfer oldum. Nazım hoca bana kızdı. Böylece genç milli formayı giyemedim. Santrafor ileri üçlüde oynuyordum. Samimi söylüyorum her gittiğim takımda gol kralı oldum. Gazeteler yılın sporcusu seçerlerdi.
Uzun yıllar oturduğunuz mahallenin muhtarlığını yaptınız. Neden muhtarlığı seçtiniz? Kaç yıl muhtarlık yaptınız? Göreviniz sürecinde mahalleye neler kazandırdınız?
Eski futbolcu olduğum için mahallede herkes bana saygı duyar ve sohbetimden keyif alırlardı. Biraz da muhtarlığa beni mahalle sakinleri ittiler. Rahmetli babam Demokrat partiye yakınlık duyardı. Rahmetli Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel 1968 yılında Adana Belediye Başkanı Ali Sepici’yi ziyaret etmişti. Ben de orada bulundum. Partililer benim gol kralı iyi futbolcu olduğumdan söz etmişler. Elini omuzuma koydu ve etrafına dönerek “ Bu delikanlıdan mutlaka yararlanın” dedi. Tam halk adamıydı. Burnu havada değildi. Davranışı çok hoşuma gitmişti. 1973 yılında muhtarlığa adaylığı koydum ve 46 yıl aralıksız başarılı muhtarlık yaptım. Asla partizanlık yapmadım. Yaklaşık 40 bin nüfuslu, 15-20 bine yakın seçmeni bulunan 22 sokak, 4 prestij caddesi bulunan mahalleyi görevim sürecinde daha çağdaş hale getirdim. Belediye başkanlarını mahalle halkı adına sürekli rahatsız ederdim. Erdoğan Özlüşen, Ege Bağatur, Selahattin Çolak, Nuri Korkmaz, Ali Ahmet Kelecek, Aytaç Durak, Hüseyin Sözlü, hatta Seyhan Belediye başkanıyken Zeydan Karalar’dan büyük destek gördüm. Gençler ve çocuklar için park, bahçe, spor alanları, tenis kortu, yüzme havuzu kazandırdım. Özellikle kimsesi bulunmayan, yoksul ailelere, engellilere başta olmak üzere yardımlar dağıtılmasını sağlardım. İlk yıllarımda maaş falan yoktu. Şu anda muhtarlara iyileştirme yaptılar.
Ailede başka sporcu varmıy dı? Sanıyorum küçük kardeşiniz Ahmet Kızıl Montreal Olimpiyatları’na katılan kule ve tramplen atlayıcısıydı. Ondan söz eder misiniz ?
6 kardeştik. Ahmet’i çok severdim. Biraz da beni model aldı. Ahmet, küçükken ele avuca sığmayan, hareketli, düz duvara tırmanan ve sporu çok seven birisiydi. Mahalleden arkadaşlarıyla sulama kanallarına yüzmeye gittiğini öğrendim. O dönemler çok fazlaca boğulma olayları yaşanıyor. Bir iki azarladım. Baktım huyundan vaz geçmiyor. Evimize yakın olan ilk yapılan etrafı hurma ve palmiye ağaçlarıyla çevrili havuza kart çıkardım. Tüm yüzücüler benim arkadaşlarımdı. Ahmet çok çalıştı ve istedi. Defalarca kule ve tramplen atlamada Türkiye şampiyonu oldu. Balkan şampiyonaları, Akdeniz Oyunları’na katıldı. Olimpiyat tarihinde ilk kez kule ve tramplen atlamada 1976 yılında Möntreal Olimpiyatları’na gitti. Ne yazık ki Türk kafilesiyle dönmedi. Orada Amerikalı biriyle evlendi kız çocuğu ve 2 torunu var. 40 yıl kadar Türkiye’ye dönmedi. Hatta annemin cenazesinde bile bulunamadı. Şimdi Türkiye’ye dönerek Alanya’ya yerleşti. Ahmet’in yetişmesinde çok emeğim var. Allah yolunu açık etsin.
