YAZIK BE, ÇOK YAZIK HAVA ALANI UÇUYOR

Sığınmacılarla birlikte nüfusu 3 milyona ulaşmış koskoca Adana, 85 yıllık hava alanını göz göre göre elinden kaçırıyor. Önümüzdeki Cumhuriyet Bayramını kutlarken, yüreğimizin bir tarafını da çılgın volkan lavları dağlayacak. Çünkü, o mutlu günde, Adana’ya, Adanalılara karalar bağlatacak karar, yani hava alanımızın kapatılması kararı uygulanacak. Ne hazin, ne kadersizlik, ne büyük ıstırap!..
Son yıllarda pek sık düşünür oldum; “Ankara’da bizden nefret eden, bilmediğimiz nedenlerle bizden intikam almak için fırsat kollayan güçlü bir lobi mi var?” diye… Yok, öyle bir lobi falan yok ise, her partiden milletvekilleri, oda başkanları, arada sırada yüksek sesle konuşan sivil toplum kuruluşları ve diğer kanaat önderleri kentin yaşamsal konularında neden bir araya gelemiyor?
Bir hokus-pokusla adını “Çukurova” yaparak gül gibi radyomuzu kökünden koparıp Mersin topraklarına dikmelerini hala hazmedebilmiş değiliz. Karayolları Bölge Müdürlüğü de, sanki Adana’da karayolu yokmuş gibi kararla yerinden kalktı, hooop bir de baktık Mersin’den ses veriyor. Devlet Demir Yolları da Mersin’i yeğledi. Hah, bakın işte bunu anlamak çok zor, hatta olanak dışı… Be birader kardeşim, tren Mersin’e kadar gelir ve durur. Oradan öteye ray bile yok!.. Bu nasıl hesap, anlayamadım…
Senfoni Orkestramız da tam Mersin otobüsüne binecekti ki, Başkan Aytaç Durak el atıp son anda durdurdu. Gerçi, belli olmaz, bakarsınız orkestra da çekip gitmiş.
HAVA ALANI KONUSU ÇOK SU GÖTÜRECEK
Adana’nın bağrından ciğerini söker gibi alınıp teee kör itin yattığı yerlere götürülecek olan hava alanının da adını Çukurova yaptılar. Adana Çukurovanın merkezi ya, biz de çiğnemeden yutup “Aaa ne güzel!” diyeceğiz öyle mi? Defalarca yarım kalıp ha bire yüklenici değiştire değiştire ve her defasında dünyalar kadar para ödeyerek neredeyse 15 yılda tamamlanacak olan yeni tesislerin yeri ileride çok tartışılacak. Daha ilk kazma vurulurken, Tarsus Belediye Başkanı Burhanettin Korkmaz bile, “Yazık oluyor bu verimli topraklara… Binlerce ton buğday yetiştirilecek yerin hava alanına tahsisi hiç doğru değil” demişti.
Hepsi bir yana, Akyatan, Ağyatan, Yelkoma ve Tuzla Kuş Cennetlerinin peş peşe sıralandığı yerlerde bulunması apayrı bir aymazlık. Son yıllarda pek çok uçak kazasına iniş ve kalkışta, kuşların neden olduğu bile göz ardı edildi. Şimdi harcanan milyarlarca dolarlık meblağın onda biriyle, 85 yıllık geçmişinde hava muhalefetinden dolayı bir gün bile kapanmamış hava alanımız mükemmelleştirilebilirdi. Pist kısa mı diyorsunuz? Allah aşkınıza şu fotoğrafa bakınız. Var olan pistin denize bakan tarafı bomboş değil mi? Azıcık masrafla iki katına bile çıkarılamaz mıydı?
Neyse, olan olmuş, bitmiş… Bari lütfedin de Şakirpaşamıza dokunmayın. Göreceksiniz, pilotlar bile kuşları görünce yeni limana karşı isyan bayrağını çekecek. O zaman Şakirpaşa imdada yetişecektir.
