DÖRDÜNCÜ BÖLÜM
Esnaf Birliği yöneticilerinin davetini kırmayan Paşa bhurada saygı ve güven konuşmalarıyla karşılandı. Burada da, kazanılmış zaferlerle yetinilmemesi ve asıl zaferin kalkınmak, çağdaşlaşma olduğuna işaret
Ederek şu tarihi uyarıda bulundu:
“Bizi yanlış yöne yönlendiren habisler çoğunlukla din perdesine bürünmüşlerdir. Saf ve temiz halkımızı hep şeriat sözleriyle aldatmışlardır. Tarihimizi okuyunuz, dinleyiniz; görürsünüz ki milleti mahveden, esir eden, harab eden fenalıklar hep din perdesi altındaki melanetten gelmiştir. Onlar, hern türlü hareketi dinle karıştırırlar…”
AKŞAM YEMEĞİNDE
Belediye Başkanı Ali Münif Bey (Yeğenağa) vezirlik yapmış, işgalciler tarafından Malta’ya sürülmüş, yol-yordam bilen gerçek toplum önderlerinden biriydi. Akşam, Sultani Mektebinde 150 kişilik ziyafet verdi. Sultani Mektebi, şimdi Kültür Merkezi olarak bilinen fakat hala Kız Lisesi olarak anılan binadır.
Başkan, kent adına yaptığı konuşmada Adanalıların Paşa’ya olan güven ve özlemlerinden bahsettikten sonra şöyle devam etti; “Tarihler sizi millet kurtarıcısı, devlet kurucusu ve halaskar gibi sıfatlar verecektir. Lakin ben, size en layık olan sıfatı şöyle arz edebilrim; insanlığı tufandan kurtaran Nuh, insanlığın ikinci babasıdır. Siz de Türklüğü kan ve ateş tufanından kurtardığınız için tarihlerde sonsuz bir nam bırakacaksınız.”
PAŞA KONUŞUYOR
“Muhterem Efendiler, şu dakikada, Adana’nın her sınıfından, her tabakasından, eşrafından, değerliinsanlarla beraber bulunuyorum. Adanalıların, bu kıymetli hemşerilerimin gösterdikleri samimiyetten dolayı minnet duyuyorum ve teşekkür ediyorum.
(…)
Milletimiz bir bütün olarak ve birliğimizi koruyarak düşmanlarımızı ortadan kaldırmıştır. Geleceğe güvenle bakarak başarılı adımlarla yürümeye devam edeceğiz. (…) Düşmanlarımızın hakkımızdaki düşünceleri yüzyılların birikiminden oluşmaktadır. Ancak bizler, bugünkü gelişmeleri kabul ederek ilmin ve çağdaşlaşmanın gereklerine baş vurarak bütün çağdaş milletlerin bilim düzeylerine ulaşarak onları yenebiliriz…”
16 MART CUMA GÜNÜ
Mustafa Kemal Paşa sabah Kolordu Binasına geldi. Askeri selamladıktan sonra, Komutan Kenan Bey’in arzusuyla askeri mahfelde sohbet edildi. Burada da paşanın son derece neşeli olduğu görülüyordu. Ayrılırken komutana övgülerde bulundu.
Cuma namazı için Ulucamiye gelen Gazi sevgi gösgerileriyle karşılandı. Namaz çıkışı etrafını saranlarla uzun uzun sohbet etti. Dileklerini sordu, sorularını cevapladı. Camiye çok yakın olan Sanayi Mektebini görmek istedir. Burada da okulun geçmişi ve halen yapılan eğitim faaliyetleri hakkında aldığı bilgilerden dolayı mutluluğunu belirtti, yöneticileri kutladı.
Öğleden sonra Müdafa-i Hukuk Cemiyetini (Hakların Savunulması Derneğini ziyaret etti. Dernek, daha işgalin ilk aylarında, işgalcilere düzenli ve planlı biçimde karşı koyabilmek için kurulmuş, gerçekten de büyük yararlıklar göstermişti.
Muallim ve Muallimler Cemiyeti’nin (Erkek ve Kadın Öğretmenler Derneği) Paşa ve Eşi onuruna yine Sultani Mektebinde verdikleri ziyafet oldukça neşeli geçti. Büyük Komutan, Adana’daki ziyaret ve görüşmeleriyle adeta savaşların ve büyük zorlukların yorgunluğunu atmış gibiydi. İzcilerin gösterilerini yemin töreni takip etti. İzciler adına yapılan konuşmaya karşılık verirken, “Maddeten ve manen güçlü olmak için çok çalışınız. Çalışmalarınızın meyveleri tüm memleket çocukları için örnek olsun…” dedi.
PAZARTESİ: GÜN RAMAZAN AĞA’NIN
KOLORDUYU ZİYARET: Sabah Kolordu Komutanlığını yine eşi Latife Hanım’la ziyaret eden Mustafa Kemal Paşa burada askeri mahfelde sohbette bulundu. Fotoğraf, Gazi kolordudan ayrılırken çekilmiş.
ULUCAMİDE: 16 Mart Cuma günüydü. Mustafa Kemal Paşa Ulucamiye geldi ve büyük sevinç gösterileriyle ön safa alındı. Namazdan sonra etrafını saran halk topluluğuyla samimi sohbette bulundu. Dileklerini dinledi. Sorularını cevapladı.
İZCİLERE DİPLOMA TÖRENİNDE: Gösterilerini zevkle izlediği izcileri diploma töreninde de yalnız bırakmadı. Gençlere, çok çalışmalarını öğütledi.
KENT TURUNDA: Adana’da bulunduğu süre içinde her dakikasını değerlendiren Mustafa Kemal Paşa, bir ara kenti otomobille dolaştı.
