“Biz zenci Adanalı mıyız Sayın Karalar? Adamdan mı sayılmıyoruz yoksa? Acaba neden ASKİ faturaları ile bazılarına ulaşan bülteniniz bize ulaşmıyor? Hüseyin Sözlü Başkan’dan bu yana Belediye Bültenlerini görmez olduk. Halbuki bazılarına gidiyormuş. Bülteni alanlar Müslüman da, biz kafir miyiz Sayın Başkan?..”
DİYE YAZACAKTIM AMA…
Bir de öğrendim ki bültenler dağıtıma çıkıyor, velakin sota bir yerde balya halinde atılıp yükünden kurtulanlar varmış… Bülten deyip geçemezsiniz… Adana’da ne olup bittiğini öğrenebileceğimiz temel kaynaklardan biridir belediye bültenleri. Üstelik yasa da, “Belediyelerin yaptıklarını, ettiklerini halka duyurmayı işaret etmekte. Anladık ki, belediye bunu yapıyor, fakat bazı “şey” görevliler “Boş ver laaan!..” deyip yük etmiyor bile…
BAŞKANI SIRTINDAN VURANLAR MI VAR?
Sanki var gibi… Bülteni abonelere ulaştırmayanlar mesela… Yaptıkları, Başkanı sırtından bıçaklamak değil mi? Gel gelelim, elinde fazladan binlerce adamı olan yetkililer, bu tür çalışmalarda denetleme açısından dikkatsiz kalıyorlar. Acaba o yetkililer de mi Başkan’ın duyurmak istediklerine set çekiyor, bilinmez.
Hepsi bu değil ki…
Geçtiğimiz Portakal Çiçeği Karnaval alanında ana girişleri doğrudan dumanlı, isli, kokulu kebapçılara, sucukçulara, balıkçılara açanlar da bı basiretsizliğin kimi yaralayacağını bilmiyor muydu. Güzelim zarif hediyelikler, takılar, rengarenk ürünlerle gözleri-gönülleri coşturmak varken kılık kıyafetleri ve insanların önünü keser gibi sözüm ona buyur edişleriyle antipatik duran tıraşsız elemanların nasıl izlenim bırakacağını düşünmek bile üzücü. Bir de buram buram çıkan duman… İnsanda ne din bırakıyor ne iman…
BİR KARA CENBİYE TRAMVAYDAN MI?
Merhum Başkan Zahit Akdağ yığınla hizmeti ile değil, daha çok Kuruköprüdeki Bahripaşa Çeşmesini yıktırmakla anılıyor. Cumhuriyet Hükümetinin desteği ile devrim gibi hizmetler sıralayan Rahmetli Turhan Cemal Beriker, bedesteni örten taş tonozu yıktırmakla anılıyor. Sayın Sözlü , canım Menderes Bulvarını felç etmesi ve personel sayısını rekor düzeylere taşımasıyla tarihte özel yer alacak.
Endişem şu ki, Sayın Karalar da, nadir prestij alanlarımızdan yemyeşil ve rengarenk Özal Bulvarının canına okuması için yapılan telkinlerden henüz kurtulmuş değil. Akdeniz’in simge bitkilerinden zakkumlar ve palmiyelerle kişilik oluşturan orta refüje kıyılacak, geniş kaldırımlar zayıflatılacak ve ortadan da, hantal mı hantal, trafik keşmekeşini daha da tetikleyecek tramvay işletilecek. Halbuki, böyle bir proje masrafıyla, yer altında üç-dört kross metro hattı daha yapılabilir.
Kişisel inancımdır, bu telkini yapanlar ve böyle bir projeyi hazırlayan ya da hazırlatanlar da, Sayın Başkanı sırtından bıçaklamaya kalkıştıklarının farkında bile değildirler. Hatta, kent trafiğine rahatlık getirmek gibi saf bir niyet beslemekte olabilirler. Velakin, bu düşünce gerçeğe dönerse, Adana çok şey kaybederken, boğulmuş bir belediyeyi özverisiyle düze çıkarmak için çırpınan Sayın Karalar’ın günümüze dek biriktirdiği artı puanların tamamı silinecek, hatta eksiye dönecektir. Neyse ki, tramvay dosyasına onay alınamadı. Allah kurtardı anlayacağınız…
