Adana KESK Şube Platformu, Adana Atatürk parkında nöbet eylemi düzenledi. KESK Şubeler Platformu adına basın açıklamasını okuyan Sinan Tunç,” Israrla demokrasi ısrarla hak hukuk adalet diyoruz!” dedi.
HABER: GÜLİSTAN ÖZBEY
ADANA (BÖLGE)- Adana KESK şube platformu, Atatürk Parkında bir araya gelerek, “OHAL Sürüyor, Adaletsizlik Büyüyor” diyerek nöbette olduklarını dile getirdiler. Platform adına basın açıklamasını BES Adana Şube Hukuk Sekreteri Sinan Tunç yaptı. KESK üyeleri açıklamadan sonra oturma eylemine geçerek serbest kürsü oluşturdu.
Daha sonra sırasıyla CHP önceki dönem milletvekili İbrahim Özdiş, HDP İl Eş Başkanı Mehmet Karakış, EMEP İl Yöneticisi Halil İmrek ve son olarak KHK’lı Eğitim Sen Şube Yürütme Kurulu Üyesi Cemil Özen konuşma yaptılar.
Aydınlatılmamış birçok yönü bulunan 15 Temmuz darbe girişiminin üzerinden 6 yıl geçtiğini vurgulayarak söze başlayan BES Adana Şube Hukuk Sekreteri Sinan Tunç, ”Konfederasyonumuz tüm sendikaları ve bir bütün olarak üyeleriyle birlikte 15 Temmuz darbe girişimi karşısında daha ilk gün “Ne Askeri Darbe Ne Sivil Darbe! Çözüm: Eşit- Özgür- Demokratik Türkiye ” başlıklı açıklaması ile duruşunu net olarak ortaya koymuştur. Nitekim ülkemiz darbeler ülkesi olmaktan bir türlü kurtulamamış, askeri darbeler çağından, sivil darbeler çağına savrulmuştur” dedi.
Tunç, “Bedeli ne olursa olsun her tür darbeye karşı olduğumuzu, karşı bir duruş sergileyeceğimizi, temel hak ve özgürlükleri kim çiğnerse çiğnesin onlara karşı bir mücadele içerisinde olacağımızı defalarca belirttik”
“DÜŞÜNCE VE İFADE ÖZGÜRLÜĞÜNDE CUMHURİYET TARİHİMİZİN EN KARANLIK GÜNLERİNE İMZA ATILDI”
OHAL sürecinde 32 Kanun Hükmünde Kararname ile 131 bin 922 işlem tesis edildiğinin ve yaklaşık 130.000 kişinin kamu görevinden ihraç edildiğinin altını çizen Tunç,” Aralarında kadın ve çocuk hakları mücadelesi yürüten dernekler, basın kuruluşları da olmak üzere 2 bin 761 kurum ve kuruluş kapatıldı. Basın yasaklarına sosyal medya yasakları da eklenerek haber alma hakkı engellendi. Düşünce ve ifade özgürlüğünde Cumhuriyet tarihimizin en karanlık günlerine imza atıldı. Ülkemizi dünyada en çok tutuklu gazetecilerin bulunduğu ülke haline getiren AKP, son günlerde basın emekçilerine yönelik toplu tutuklamalarla baskıları daha da artırdı. Sadece OHAL sürecinde, iki yıl içerisinde işsiz kalan gazeteci sayısının tahmini 2 bin 500 dolayında olduğu tahmin edilmektedir. AKP bu süreçte, kamu emekçilerinin iş güvencesini ortadan kaldırma ve performans sistemiyle kamuyu tamamen özel şirketlere dönüştürmeyi hedefleyerek yine fırsatçılık yaptı” diyerek sözlerine devam etti.
“Cemaat üyelerinin devlet kurum ve kuruluşlarında büyük oranda etkili ve yetkili olduğunu 15 Temmuz 2016 öncesinde Cemaat ve AKP’nin baskıcı ve ayrımcı politikalarına maruz kalan KESK üyeleri ise darbe girişimi sonrasında AKP’nin ihraç kararlarıyla sendikal hak ve özgürlüklerin ihlalinde yeni bir aşama ile karşılaştığına” değindi.
Tunç, ”Birçoğu sendikalarımızın yöneticisi olan 4.269 KESK’li arkadaşımız, hukuksuzca, herhangi bir yargı kararı olmadan, savunmaları bile almadan AKP’nin muhalefetin etkisizleştirilmesi hedefi kapsamında OHAL KHK’ları ile ihraç edildiler” dedi.
“ISRARLA DEMOKRASİ, ISRARLA HAK HUKUK ADALET DİYORUZ”
Son olarak Tunç,” Darbelerin panzehiri olan demokrasinin tüm kural ve kurumlarıyla hayata geçirilmesini, Parlamenter sistemin kurum ve kurallarıyla işletilmesini, sorunların barışçıl yöntemlerle çözümünü, farklı düşünce ve inançların kendilerini özgürce ifade edebilmelerini istiyoruz. Adalet istiyoruz. Yaranılan tüm mağduriyetlerin sorumlusu olanların hesap vermesini istiyoruz. Israrla demokrasi, ısrarla hak hukuk adalet diyoruz!”
Sinan Tunç’tan sonra konuşan CHP önceki dönem milletvekili İbrahim Özdiş, ”İleri demokrasi vaadiyle gelen AKP iktidarı 20 yıl içerisinde demokrasi adına yapılabilecek ne kadar olumsuzluk varsa bunların tamamını maalesef hayata geçirdi. Malumunuz Fetö terör örgütüyle mücadele adına hiçbir şekilde belki o dönemde ilintisi olmayan kişileri cezalandırdı. Bu haramiler düzenine karşı mücadelemizi kesintisiz olarak sürdüreceğiz” dedi.
DEMOKRATİK TÜRKİYE DEMOKRATİK CUMHURİYET
HDP İl Eşbaşkanı Mehmet Karakış ise, ” KHK’ler devlet eliyle vatandaşlara uygulanan bir zulümdür. Devlet demokrasiye sırtını dönmüştür. KHK zulmüne son verilmeli. Daha dün Irak Federe Kürt bölgesinde 9 vatandaşın katledilmesi dünya kamuoyunda büyük bir yankı uyandırmıştır. Gönül isterdi ki bu bombalamayı TSK yapmamış olsun ama uluslararası kurumlar yerel basınlar maalesef ki Türkiye’yi ve TSK’yı gösteriyor. Bu bizim için ciddi bir itibarsızlıktır. Biz T.C. vatandaşları olarak bu itibarsızlığı artık kaldıramıyoruz demokratik bir Türkiye istiyoruz demokratik bir cumhuriyet istiyoruz devlet vatandaşlarını aileleriyle birlikte mağdur etmekten vazgeçmeli KHK’ler gidecek demokrasi gelecek.”
“OHAL’LE BİRLİKTE TÜRKİYE’DE BİR CADI AVI BAŞLADI”
KHK’lı Eğitim Sen Şube Yürütme Kurulu Üyesi Cemil Özen ise,” Bu ülkenin özgürlüğe ve insan hak ve hürriyetlerine ihtiyacı var. Bu ülkede yaşayan her cinsten her ırktan her dilden insanın, insan hak ve hürriyetlere ihtiyacı olduğu bilinmelidir. Kimi ne zaman insan hak ve hürriyetlerine ihtiyacı olunacağı bilinemez. Bizler KHK’ler ile ihraç edildiğimizde yanımızda dostlarımız vardı. Demokrasi güçleri vardı, insan hak ve hürriyetlerinde mücadele yürüten kamuoyu insanları vardı ve bugün de yanımızdalar. Darbenin arkasında 20 temmuzda ilan edilen OHAL’le birlikte Türkiye’de bir cadı avı başladı bu cadı avından hiçbir zamana cemaatle ve organik bağının olabileceği düşünülmeyen insanlar bile o torbayla birlikte ihraç edildi. İlginçtir cemaate karşı mücadele yürüten KESK, EĞİTİM-SEN’li birçok emekçi bu KHK’lerle ihraç edildi. Bizler KESK’li ihraçlarımızın her zaman onurumuz olduğunu belirttik. Solaganlarımızla bunu belirtmeye devam ediyoruz. İhraç kararları çıktığında ilginçtir bu hükümet bu devlet toplumun önem verdiği günlerde, aylarda ihracı gerçekleştirdi” diye konuştu.
