Yaşlılar Haftası
Ali AKILI
Yaşlılar Haftası’ndayız. Her canlının
kaderinde vardır yaşlanmak. Ne yazık ki
güzel ülkemizde yaşlı insanların yaşam
standartları her yıl biraz daha düşüyor. O yüzden sonbahar gelmeden düşüyor
yaşlı yapraklar. Cam kenarı yalnızlıklar, huzurevleri, semt pazarlarında ezik
domateslere uzanan sefalet. Hatta çöplerden yiyecek toplayan eller ve
sokaklarda dilenenler. Bunlar yaşlı insanların değişmeyen kaderinden kesitler.
***
Hayat; yaşlı insanların son istasyonlarında
biletlerini erken kesmeye hazır bir kondüktör gibi duruyor.
Onların huzursuzluğunu sıradan bir doğa olayı gibi görüyor bazıları. Yaşlıların
çürüdüğü yerde yeşeren bencillik herkese gününü gösterecektir. Bugünün
yaşlılarından esirgenenler de yarının yaşlılarına miras kalacaktır.
***
Bilinmelidir ki, yaşlıların bugün sırtında taşımakta zorlandığı bütün yükler,
gençlik yıllarından kalanlardır. Zalim zamanların bilançosu. Analarının
babalarının yüzünü güldürmeyen hayat. Yüzlerindeki her kırışığın bir sebebi
var, hafızalarındaki her hatıranın. Geçmişteki güzellikler kadınların eteğini,
erkeklerin sakalını çekiştirirken. Onların huzurunu geçiştirmek insafsızlıktır.
***
Yaşlıların yılda bir kez kutlanan haftaları vardır. O kabadayı çukurlarının el
üstünde taşındığı televizyon dizilerinin yanında, yaşlıların birkaç saniyelik
haber hakkı vardır. Sanal alem nefretin kucağında saygısız ve bencil
çocuklarını büyütürken, yaşlı insanlara azar azar mezar kazar sistem. Bir hal
hatır sormayı bile kendilerine yük sayanlar dünyasında!
***
O yaşlı insanların yüreklerinde bir kitabın en değerli sayfaları saklıysa,
onları huzurla okumak gerekirdi. Çünkü onlar hayatın sonbaharında bile
kendilerinden sonra gelenlerin başına gelecekleri düşünürler. Ölürken
verecekleri zahmet için şimdiden özür dileyenleri biliyorum.
***
Kimse unutmasın ki; Yaşlıların çürüdüğü yerde yeşeren bencillik herkese gününü
gösterecektir. Bugünün yaşlılarından esirgenenler de yarının yaşlılarına miras
kalacaktır. O yüzden hayırsız evlatlara ve bencil insanlara diyeceklerim bellidir.
“Herkesin ayağı takılır, sizin de takılacak. Ağlamak yok. Sizler
başkalarına nasıl baktıysanız, size de öyle bakılacak.”.