TES, her ne kadar “tamamlayıcı” adı altında sunulsa da, esasen bireysel emeklilik sistemini zorunlu hale getirerek kamu emeklilik sisteminden adım adım uzaklaşma anlamına gelmektedir. 2017 yılında uygulamaya konulan Zorunlu BES, çalışanların rızası dışında maaşlarından kesinti yapılmasına neden olmuş; yüz binlerce çalışan bu sistemden çıkış hakkını kullanarak durumu protesto etmiştir. TES ile bu uygulama daha da kalıcı ve zorunlu hale getirilmek istenmektedir denildi.
(HABER MERKEZİ)-Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Adana Şubesi, gündemdeki Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES) tartışmalarına ilişkin basın açıklaması yaptı. Açıklamada, TES’in kamu emeklilik hakkını aşındıracağı ve çalışanların gelirlerinde yeni kesintilere yol açacağı belirtildi.
SES Adana Şube Yönetim Kurulu Üyesi Abdulbari Kahraman’ın okuduğu basın açıklamasında şöyle denildi;
Bizler kamu emekçileri yoksulluk sınırı üstünde maaş talep ederken farklı yollarla enflasyon farkı altında verilen zamlardan kesinti yapılmasını kabul etmiyoruz.
Son yıllarda gündeme sıkça getirilen ve yeniden tartışılmaya başlanan Tamamlayıcı Emeklilik Sistemi (TES), hükümetin sosyal güvenlik politikalarında yaşanan dönüşümün yeni bir adımı olarak karşımıza çıkmaktadır. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Adana Şubesi olarak bu sisteme yönelik ciddi endişelerimizi kamuoyuyla paylaşma sorumluluğu hissediyoruz.
TES, her ne kadar “tamamlayıcı” adı altında sunulsa da, esasen bireysel emeklilik sistemini zorunlu hale getirerek kamu emeklilik sisteminden adım adım uzaklaşma anlamına gelmektedir.
2017 yılında uygulamaya konulan Zorunlu BES, çalışanların rızası dışında maaşlarından kesinti yapılmasına neden olmuş; yüz binlerce çalışan bu sistemden çıkış hakkını kullanarak durumu protesto etmiştir. TES ile bu uygulama daha da kalıcı ve zorunlu hale getirilmek istenmektedir.
Anayasa’nın 60. maddesi “Herkes, sosyal güvenlik hakkına sahiptir” derken; devletin asli görevi de bu hakkı güvence altına almak ve kamusal bir sosyal güvenlik sistemi sunmaktır.
Oysa TES ile bireysel sorumluluk adı altında çalışanlar, düşük ücretlerle geçinmeye çalışırken bir de ikinci bir emeklilik sistemine mecbur bırakılacaktır. Bu, emeklilik hakkının piyasalaştırılması, devletin sosyal güvenlik yükümlülüklerinden kaçınması anlamına gelmektedir.
Mevcut ekonomik koşullar ve yüksek enflasyon ortamında, kamu emekçileri başta olmak üzere tüm çalışanlar yoksulluk sınırının altında ücretlerle yaşam savaşı vermektedir.
TES, çalışanların maaşlarında ilave kesintilere neden olacak, bugünü zaten zor geçiren emekçiler için daha fazla ekonomik baskı anlamına gelecektir. Bu sistem, ücretlerin reel anlamda daha da düşürülmesinden başka bir şey değildir.
TES, tıpkı bireysel emeklilik sisteminde olduğu gibi fonların özel sektör eliyle yönetilmesini ve bu fonların sermaye piyasalarında kullanılmasını öngörmektedir.
Bu, çalışanların maaşlarından kesilen paraların yine çalışanlar lehine değil, finansal sermaye lehine kullanılması anlamına gelir. Ayrıca bu sistem, fonların kötü yönetilmesi durumunda ciddi mağduriyetler yaratabilecek riskler barındırmaktadır.
SES Adana Şubesi olarak, çalışanların emeklilik hakkının devlet güvencesinde ve kamusal bir sistem içinde sürdürülmesi gerektiğini savunuyoruz. TES adı altında dayatılan bu sistemin geri çekilmesini talep ediyoruz.
Çalışanların geleceği fonlara değil, sosyal devletin güvencesine emanet edilmelidir.
Tüm emekçileri ve emek örgütlerini, bu sistemin karşısında birleşmeye, dayanışmaya ve kamusal emeklilik hakkına sahip çıkmaya çağırıyoruz.
