Vali Köşger, Adana’nın her alanda muazzam potansiyeli olan bir şehir olduğunu söyledi. Bazı şehirlerin tek bir alanda potansiyeli olduğunu belirten Vali Köşger, “O şehirler, o alandaki potansiyelini iyi kullanır ve alır başını gider. Adana’ya baktığımızda sanayi deseniz var. Türkiye’nin sanayileşen ilk şehirlerinden. Adana’daki tarihi dokuma fabrikası Millî Mensucat’ın açılma tarihi 1907. Tarım deseniz Türkiye’nin ilk mekanize tarımını yapan şehirlerinden birisi burası. Çukurova gibi mümbit bir ovaya sahip. Ortasından nehirler akan bir şehir. Denizi var, yaylası var. Adana her şeyin olduğu bir şehir. Biz bir süre Türkiye’de ilk 4 şehir arasındaydık. Ama son zamanlarda bu potansiyellerini iyi kullanamamasından dolayı veya şöyle söyleyeyim komşu şehirlerimizin daha üstün gayretleri sebebiyle biraz bu sıralamada geriye düştük. Ancak bu durumu değiştirmek mümkün. Sahip olduğumuz bütün potansiyelleri kullanarak yeniden şahlanmak, yeniden ayağa kalkmak mümkün.” dedi.
(HABER MERKEZİ)-Çukurova bölgesinde sağlık turizmi potansiyelini belirlemek, bölgenin sağlık turizmi ekosistemini güçlendirmek ve uluslararası hasta memnuniyetini en üst düzeye çıkarmak için stratejik bir yol haritası oluşturmak amacıyla düzenlenen “Çukurova Sağlık Turizmi Çalıştayı”nın açılışı, Adana Valisi Yavuz Selim Köşger’in katılımıyla gerçekleştirildi.
Adana Valiliği, Çukurova Üniversitesi ve Adana İl Sağlık Müdürlüğü iş birliğinde, Çukurova Üniversitesi Mithat Özsan Amfisinde düzenlenen programa Vali Köşger’in yanı sıra Adana Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Güngör Geçer, Çukurova Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hamit Emrah Beriş, İl Sağlık Müdürü Uzm. Dr. Halil Nacar ile çok sayıda akademisyen katıldı.
Programda bir konuşma gerçekleştiren Vali Köşger, Adana’nın her alanda muazzam potansiyeli olan bir şehir olduğunu söyledi. Bazı şehirlerin tek bir alanda potansiyeli olduğunu belirten Vali Köşger, “O şehirler, o alandaki potansiyelini iyi kullanır ve alır başını gider. Adana’ya baktığımızda sanayi deseniz var. Türkiye’nin sanayileşen ilk şehirlerinden. Adana’daki tarihi dokuma fabrikası Millî Mensucat’ın açılma tarihi 1907. Tarım deseniz Türkiye’nin ilk mekanize tarımını yapan şehirlerinden birisi burası. Çukurova gibi mümbit bir ovaya sahip. Ortasından nehirler akan bir şehir. Denizi var, yaylası var. Adana her şeyin olduğu bir şehir. Biz bir süre Türkiye’de ilk 4 şehir arasındaydık. Ama son zamanlarda bu potansiyellerini iyi kullanamamasından dolayı veya şöyle söyleyeyim komşu şehirlerimizin daha üstün gayretleri sebebiyle biraz bu sıralamada geriye düştük. Ancak bu durumu değiştirmek mümkün. Sahip olduğumuz bütün potansiyelleri kullanarak yeniden şahlanmak, yeniden ayağa kalkmak mümkün.” dedi.
Turizm konusunda Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ülkenin potansiyelini geliştirmek için yoğun bir gayret içerisinde olduğunu ifade eden Vali Köşger, “Bakanlığımız turizmi yaz ve plaj kısır döngüsünden çıkarmaya çalışıyor. Bunu bu kısır döngüden çıkarmanın yolu turizmi çeşitlendirmektir. Turizmi sadece plaja indirgerseniz yaz sezonuna bağlı bir şey bu. 4 buçuk, 5 ay süren bir imkân var. Dolayısıyla kültür turizmi, inanç turizmi, doğa turizmi ve sağlık turizmi bu anlamda turizme katkı sunması gereken hususlardandır. Adana, bu çeşitlilik açısından son derece zengin bir şehir. Denizi, yaylaları, tarihi mirası, doğal güzellikleri ve yakınında Tarsus gibi kadim bir şehrin bulunması, büyük bir avantajdır.” dedi.
Ama Adana’nın başka bir özelliğinin de olduğunun altını çizen Vali Köşger, “Adana’nın bir diğer önemli özelliği ise sağlık alanındaki güçlü altyapısıdır. Türkiye’de ün yapmış Balcalı Hastanesi ve Çukurova Üniversitesi, bu alandaki temel taşlardır. Üniversitenin kuruluşundaki temel alanlar olan Ziraat ve Tıp Fakülteleri, şehrin hem tarım kültürüne hem de sağlık alanındaki potansiyeline işaret etmektedir. Türkiye’de çok az sayıda tıp fakültesinin bulunduğu bir dönemde, Adana’da bir tıp fakültesi kurulmuş olması da bu alandaki öncülüğünü ortaya koymaktadır. Onun da ötesinde Adana ve Çukurova bölgesi, tarihte de sağlık alanında önemli birtakım girişimlere şahit. Lokman Hekim’in abıhayat suyunun reçetesini bulduğu, yazdığı kitabı Misis köprüsünde kaybettiği rivayet ediliyor. Daha somut bir örnek olarak, farmakoloji alanında çalışmaları günümüze kadar ulaşan ve kitapları okutulan Dioskorides’in Anavarzalı olması gösterilebilir. Tüm bunlar, Adana’nın sağlık turizmi açısından tarihsel bir birikime sahip olduğunu gösterir. Ayrıca Türkiye, bitki çeşitliliği bakımından dünyada ilk sıralarda yer almaktadır. 12 binin üzerinde bitki çeşidi ve 3.500 civarında endemik tür, Anadolu topraklarında yetişmektedir. Çukurova da bu bitki zenginliğinin önemli merkezlerinden biridir. Lokman Hekim ve Dioskorides’in bu topraklardan çıkmasının arkasında da büyük ihtimalle bu zengin flora yer almaktadır. Toros Dağları’ndaki endemik bitkiler, Adana’yı sağlık turizmi açısından çok özel bir konuma taşımaktadır. Tüm bu kadim geçmiş ve doğal zenginlikler üzerine inşa edilecek bir sağlık turizmi modeli, şehrimiz için büyük faydalar sağlayacaktır. Tüm bu konuları ele aldığımız çalıştayımızı da daha ileriye taşıyıp bir sağlık turizmi festivaline dönüştürebiliriz.” şeklinde konuştu.
Bu süreçte dikkat edilmesi gereken unsurlardan birinin de ulaşım altyapısı olduğuna dikkat çeken Vali Köşger, “Sağlık turizminin en önemli unsurlarından ve en önemli kritik eşiklerinden birisi budur. Sağlık turizmi için gelen kişiler, aktarmalı uçuşlardan kaçınmakta ve doğrudan tedavi görecekleri şehre ulaşmak istemektedir. Bu nedenle Çukurova Uluslararası Havalimanına farklı ülkelerden direkt uçuşlar sağlanması son derece önemlidir. Şam’dan Adana’ya başlatılan direkt uçuş bu anlamda olumlu bir adımdır; ancak bunun artırılması gerekmektedir. Berlin, Londra, Paris, Brüksel gibi Avrupa şehirlerinden; İskandinav ülkeleri, Rusya, Litvanya, Ukrayna, Orta Asya Türk Cumhuriyetleri, İran, Irak ve Körfez ülkelerinden de direkt uçuşların sağlanması hedeflenmelidir. Bu ulaşım ağı güçlendirilmeden sağlık turizminden istenen verim alınamaz. Bütün paydaşlarımızla birlikte bütün gücümüzü bu hususta seferber etmeliyiz.” dedi.
Ayrıca Adana Şehir Eğitim ve Araştırma Hastanesinin bazı katlarının sağlık turizmine yönelik olarak tasarlanmış olmasının da büyük bir avantaj olduğuna değinen Vali Köşger konuşmasının devamında, “Pandemi ve deprem dönemlerinde önemli bir işlev üstlenen bu hastanenin sağlık turizmi açısından da aktif hale getirilmesi gerekmektedir. Her bir özel hastanemiz de sağlık turizmine hizmet edecek durumda. Diş kliniklerini de sağlık turizmine hizmet edecek şekilde tasarlamamız lazım. Adana’mızın sağlık turizmi açısından mevcut olan potansiyelini en iyi şekilde kullanabiliriz.” dedi.
Adana’nın turizm lokomotifi olarak gastronominin öne çıktığını aktaran Vali Köşger, “Ancak gastronomiyi yalnızca bir başlık olarak değil; kültür, doğa, sağlık ve deniz turizmi ile entegre bir şekilde değerlendirmek gereklidir. Gastronomi ile sağlık, gastronomi ile kültür, gastronomi ile doğa, gastronomi ile deniz birbirini destekler ve birbirine katkı sunar. Bunu da gözden kaçırmamak lazım. Gastronomi, bu alanlarla birlikte ele alındığında çok daha büyük bir katma değer oluşturacaktır.” şeklinde konuştu.
Konuşmasının sonunda çalıştayın düzenlenmesinde emeği geçen herkese teşekkür eden Vali Köşger, “Çalıştay düzenlemekle son derece isabetli bir iş yapıldı. Ancak bu çalışmaların sürdürülebilir olması ve sonuç odaklı yürütülmesi çok önemlidir. Burada edilen sözlerin mutlaka eyleme dönüşmesi gerekir. Adana’nın bunu başaracak potansiyeli, deneyimi ve geçmişi vardır. Ayrıca Adanalıların güleryüzlü, misafirperver ve cömert yapısı da bu süreçte büyük bir avantajdır. Tüm bu imkanları yeniden bir dinamizme dönüştürerek şehrimizin kalkınmasına katkı sunmalıyız. Bu sadece Adana için değil, ülkemiz için de büyük bir kazanç olacaktır. Çalıştayın ilimize ve ülkemize hayırlı ve başarılı olmasını temenni ediyorum.” dedi.
Açılış konuşmalarının ardından program, çeşitli konu başlıklarındaki panellerle devam etti. Çukurova Sağlık Turizmi Çalıştayı, Çukurova bölgesinin sağlık altyapısını, uzmanlık alanlarını ve teknolojik imkanlarını küresel ölçekte tanıtarak uluslararası hasta akışını artırmayı ve sürdürülebilir bir sağlık turizmi modeli geliştirmeyi hedefliyor.
