Bir sabah Adana trafiğine karıştığınızda, dakikalarca bir kavşakta beklemek artık sürpriz değil.
Üstelik bu kavşaklar artık “akıllı” sistemlerle donatılmış durumda?
Peki, neden işler daha da kötüye gidiyor?
Adana Şehir Hastanesinin hemen önüne ve yeni yapılan köprünün beyaz evler çıkış kısmında bulunan akıllı kavşaklar bırakın trafik sorununu çözmeye daha da beter bir hale getirdi.
Büyük umutlarla hayata geçirilen akıllı kavşak sistemleri, teoride trafik yoğunluğunu azaltmayı vaat ediyordu. Ancak uygulamada gördüğümüz, tam tersi bir tablo. Özellikle sabah ve akşam saatlerinde, bazı kavşaklarda oluşan yoğunluk neredeyse katlanılamaz boyutlara ulaşıyor. Eskiden birkaç dakikada geçilen yollar, şimdi birer sabır testine dönüştü.
Sorunun kaynağı, sistemin Adana’nın kendine has trafik alışkanlıklarına uyum sağlayamaması.. Bu şehirde trafik sadece rakamlardan ibaret değil; sürücü psikolojisi, yol yapısı, toplu taşıma düzeni ve hatta hava sıcaklığı bile etkili. Ancak görünen o ki, sistemi yöneten algoritmalar bu “insani” faktörleri göz ardı ediyor.
Bir başka sorun ise sistemin şeffaflıktan uzak olması. Kavşakların nasıl çalıştığı, hangi verilerle yönlendirildiği kamuoyuna açık değil. Hal böyle olunca, vatandaştaki güven de azalıyor.
Elbette teknoloji karşıtı değiliz. Ancak teknolojinin başarıya ulaşması için yerel dinamiklerle uyumlu olması şart. Adana’nın trafiği algoritmalarla değil, sahada gerçek ihtiyaçlarla çözülebilir.
Yerel yönetimlere düşen görev açık: Sistemi körü körüne savunmak yerine, vatandaşlardan gelen şikayetleri dikkate almalı, sistemi esnekleştirmeli ve gerekiyorsa revize etmeli.
Çünkü teknoloji, doğru ellerde fayda sağlar; aksi halde keşmekeşin dijital versiyonuna dönüşür.
