Adana’nın en doğal ve en taze sütü Özpolat Çiftliği’nden

ADANA (BÖLGE) – İlk besin kaynağımızdı anne sütü. Ama sonra biraz büyüdük annemizden içtiğimiz o süt bardakta geldiğinde ona burun kıvırır oldu bazılarımız. İçmemek için ağlayanlar, zorla içirilenler, balla kandırılanlar oldu. Öyle bir soğukluk girdi aralarına sütle, daha da büyüdüler, iyice çıkardılar hayatlarından sütü, sütsüz bir yaşamı tercih ettiler. Eğer siz de yukarıda bahsettiğimiz kişilerden biriyseniz şimdi küçük pişmanlıklar yaşayacaksınız. Çünkü üç temel besin maddesi olan protein, karbonhidrat ve yağı dengeli bir şekilde içinde bulunduran sütün öyle faydaları var ki onsuz geçen her gün için üzüleceksiniz. Ama hala geç değil. Şimdi gidin doldurun bir bardağa soğuk bir sütü, isterseniz yanına da bir dilim kek koyun, daha sağlıklı bir hayata adım atın. Fakat bunu yaparken hangi sütü edeceğimiz de çok önemli. Bir kere sokak sütünü kesinlikle almayın. Kutuda satılan sütlerinde besleyici özelliğini yitirdiğine dair çok sayıda uzman görüşü var. Pek ne yapacağız? Bu sorunun cevabını aramaya çıktığımızda kendimizi Adana’nın Gölbaşı köyünde yer alan Özpolat Çiftliği’nde bulduk. Çiftliği gezdiğimizde kalite ve hijyen dikkatimizi çeken ilk unsurlar oldu. Ardından merak ettiğimiz soruları Genel Müdür Emre Özpolat ve çiftliğin veteriner hekimi İskender Kuzey’e yönelttik. Artan hayvancılık maliyetleri nedeniyle zam üstüne zam gören süt fiyatlarından vatandaşın etkilenmemesi için çabalayan Emre Özpolat ile yaptığımız röportajı keyifle okuyacaksınız. Unutmadan; Emre bey, röportajımızı okuyup da sipariş veren okurlarımız için yüzde 20 indirim uygulama nezaketinde de bulundu. Kendisine teşekkür ediyoruz.
Özpolat Çiftliği’nde neler üretiliyor?
Tamamen doğal ve katkısız süt başta olmak üzere; tereyağı ve peynir üretimi gerçekleştiriyoruz.
Çiftliğinizde kaç hayvan var ve günlük veriminiz ne kadar?
Şu an 75 dönümlük arazinin 5 dönümü içerisinde modern tesisimiz yer alıyor. 420 adet büyükbaş hayvana sahibiz. Günlük 2 bin 500 ila 3 bin litre arasında süt sağılıyor. 42 adet doğum yapmamış ineğimiz var. Mart ayında beklediğimiz doğumların ardından kapasitemiz 4 bin ila 4 bin 500 litreye kadar çıkacak.
Hangi ırk inekler kullanıyorsunuz?
Protein değerleri, dengeli bir kuru madde ve içimlik süt diyorsanız elbette meşhur Hollanda ineği olmalıdır. Çiftliğimizde ki ineklerin tamamı Hollanda’dan özel olarak getirildi.
Hayvanlarınızın bakımı ve beslenmesinde nelere dikkat ediyorsunuz?
Hayvanları beslediğimiz yemler çok kaliteli. Ucuza hiçbir zaman kaçmıyoruz çünkü yemi kendimiz üretiyoruz. Mısırdan elde edilen bir yem çeşidi olan silajı sadece yurtiçine değil, yurtdışına da gönderiyoruz. Bugün Kuzey Kıbrıs’ın silaj ihtiyacının yüzde 80’ini biz karşılıyoruz. Çiftliğimizden sorumlu veteriner hekimimiz mevcut. Günlük gelir ve bütün hayvanların kontrolünü yapar. Hasta hayvanlara tedavi uygular ve hayvanın hastalığı süresince sağılan sütler-ki hayvan mutlaka sağılmak zorundadır- kesinlikle piyasaya sürülmez. Bu sütler buzağılara içirilir.
Sizce sütte kaliteyi ne belirler?
İşletmemizde üretilen sütün kalitesi çok beğeniliyor. Yemlerin en kalitelisini ve olgunlaşmışını yedirdiğimiz için sütlerimizin yağ ve protein oranı diğerlerine göre çok farklı. Yapılan analizlere göre, piyasada ki diğer sütlerde 3,2’lik yağ oranı bulunurken, bizde bu rakam 3,9 olarak ölçülüyor. Bu da, yoğurt yapıldığında bir parmak kaymak anlamına gelir. Protein oranı ise 6,62 miktarında. Çayır çimende otlanan veya sebze-meyve artıklarıyla beslenen hayvanların sütünde sası bir koku vardır. Bizim sütlerimizde orijinal süt kokusundan başka bir koku alamazsınız. Hayvan bize ne veriyorsa, bizde onu olduğu gibi katkısız ve doğal haliyle vatandaşa veriyoruz.
Yüksek kapasiteli bu çiftlikte hijyeni nasıl uygulayabiliyorsunuz?
Hijyene gerçekten büyük önem veriyoruz. Elden sağma diye bir durum söz konusu değil bizde. 20 inek aynı anda sağlı ve sollu olmak üzere hizaya alınır, memeleri önce tamamen organik olan ilaçlarla temizlenip bakterilerden arındırılır ve ardından sağım ünitesi takılır. Ünitede sağılan sütler direk kazanın içine toplanır. Yani sağan kişi sütü hiç görmez. Eğer aynı anda kazanda değil de bir kovada toplarsak, süt yarım saat içinde bakteri kapar. Sağım hijyeni ve soğutma protokolleri beher sağımda ve sağım sonrasında titizlikle uygulanması gerekli ritüellerdir. Sağım hattının doğru süre ve ısılarda su ve temizleyicilerle yıkanması, haftada bir hattın manuel temizliği, 4 ayda bir parça değişimi gibi titizliklerle sağlamaktayız.
Ürünlerinizi perakende satın almak isteyenlere nasıl ulaştırıyorsunuz?
‘Alo Süt’ servisi kurduk. Tek kullanımlık kilitli şişelerde evlere kadar süt ulaştırıyoruz. Süt tozu veya karışım bulunmayan peynir ve tereyağımız da, aynı şekilde müşterinin evine veya işyerine kadar soğuk zincir bozulmadan ulaştırılıyor.

Son olarak, Bölge Gazetesi okurlarına özel bir indirim uygulamanız söz konusu olabilir mi?
Gazeteniz aracılığıyla sipariş hattımızı arayan okurlarınıza, ilk siparişlerinde yüzde 20 indirim sağlayabiliriz.
Sohbetin gerçekleşmesine zaman ayırdığınız için teşekkür ederim
Ben teşekkür eder, yayın hayatınızda başarılar dilerim.