İnsanda bira utanma, biraz ar, biraz vicdan olur. Durup dururken ve aslı astarı olmayan, hiçbir temele oturmayan iftira atmak insanlıkla bağdaşır mı? Elbette bağdaşmaz; bağdaşmaz da, birileri Adana’ya işte tam da öyle, gerçekdışı, temelsiz, asılsız iftira atmaktan zerrece çekinmemiş. Aynı Devletin lütfettiği nüfus hüviyet cüzdanını taşıdığım için iftiracı adına ben utandım. Yüce Tanrımdan, iftiracılara hidayet niyaz ediyorum.
KARAÇAY KARA ÇALMIŞ
Adı İlhan Karaçay. Mersin doğumlu. Adana’yı yerden yere vurmak için tüm maharetini sergilemiş. Son olarak da Yavuz Donat’ın Mersin Havalimanı ile ilgili yazısını kendince yorumlamış. Aman Tanrım!.. Donat’a hiç yakışmayan uydurma iddialara da abanarak kusmuş da kusmuş. Bir bakıma, soyadının hakkını verebilmek için kentimize ve bizlere kara üstüne kara çalmış.
Bakınız neler diyor;
- Çukurova Havalimanını bazı Adana Milletvekilleri sabote etmiş(miş)…
Keşke edebilselerdi. Uzun süre gık demediler, diyemediler. Bir de şu katı gerçek var: Projelendirilip üst üste ihaleye verildiği etaplardan bugüne dek geçen sürenin tamamı Sayın Erdoğan’ın Başbakanlık ve Tek Adam’lık döneminde. Yani, Sayın Erdoğan’ın kararını değiştirebilecek, projesine taş koyabilecek biri olabileceğine kim inanır!.. Adana milletvekilleri sadece ve sadece “Mersin’e itirazımız yok. Fakat Adana Şakirpaşa Havalimanı da faaliyetini sürdürsün” söylemiyle ortaya çıkıyorlar.
- Mersin-Adana rekabeti hemşehricilik ilkelliğine dönüşmüş(müş)…
Bu kadar basit, bu kadar çirkin, bu kadar sığ bir ifadeye söylenecek söz bulamadım. Sen kalk bizim prestij unsurlarımızı birer birer ve göz göre göre taşı, biz de sus pus duralım, “Kardeşim bendeki bende kalsın, sen daha iyisini yap, senin de olsun” deyince de ilkellikle suçlanalım öyle mi Karaçay Efendi? Spottaki iddia ile yetinmemiş, bir de şöyle yazmış bizim için: “Bilinçsizce davranışlar ile bu projeyi baltalamak isteyenler BU İLKEL SEVDADAN vazgeçmeli.” Bre kara fırçalı, baltalamak sözcüğünü bilerek mi kullandınız yoksa karaya bir kat daha çekmek için mi? Kim, ne zaman nasıl baltaladı? 14 yılda ancak tamamlanabilme düzeyine gelmekte olan çalışmalar, hangi gün, veya hangi saat, hatta hangi dakika Adanalılar yüzünde akamete uğradı, söyleyebilir misin?
KENDİNİ YALANLIYOR
Uzun yazısının son bölümünde de olayı baştan sona anlatmış Karaçay. Okuyoruz ve şaşırıyoruz; Adana’ya o kadar yüklenen arkadaşımız, bu kez de kronolojik sırayla olayları dökmüş yazıya. Okuduk, Adana’dan balta-bıçak bir yana, iğne kadar bir etki olmadığı kendi ifadeleriyle ortada.
DONAT BU MU?
Yavuz Donat da aynı havalimanı için gözlemlerine dayalı iki yazı yayımladı. Adına, şanına hiç yakışmayan ifadeleriyle şaşırtıyor. Adana ve Adanalı aleyhine söylenmiş her şeyi gerçek kabul etmiş. Hele hele siyasi engeller diye yazarken Sayın Erdoğan’ın kararına hiçbir siyasi davranışın etki etmeyeceğini düşünmemiş olması yadırganmanın ötesinde sayılır.
Donat’ın tesislerle ilgili övgülerine diyecek lafımız yok. Mersin’in neler kazanacağını yazarken, bari Adana’nın, Ceyhan’ın, Kozan’ın, Karataş’ın, Osmaniye’nin, Aladağ’ın, Kadirli’nin, Karaisalı’nın, Bahçe’nin ve daha birçok ilçe ve beldenin kayıplarına da değinebilseydi, yazısında insafı görebilirdik.
SEYHAN BELEDİYESİ’NDEN AÇIKLAMA GELDİ
Önceki yazımızda Çukurova ve Seyhan Belediyeleri için yapılan “Rica” yazımıza Seyhan Belediyesi incelik göstererek çabucak açıklama gönderdi. Yazımızda, Bendır Müzik Grubu’nun çalışmalarına devam isteğini elçi sıfatıyla dile getirmiştik. Başkan Oya Tekin selamıyla, Kültür Müdürü telefonla aradı ve “İdari tasarrufla alınan karar bu dönem için kesindir. Sonraki dönem için değerlendirme belki yapılabilir…” dedi.
Yazımıza gösterilen incelik ve açıklama için teşekkür ederiz.
