AĞUSTOS ADANA’DA BEYİN PİŞİREN AYDIR
Senenin 8’inci, yazın son ayıdır Ağustos. Cır-cır ötüşünü soluksuz sürdüren böcüsünün, yani Ağustos Böceğinin fotoğrafını da sunalım ki, anlatacaklarımız değer kazansın. Atalarımız “Harman Ayı” olarak tanımış. Ay başında 14 saat 33 dakika olan gün uzunluğu, ay sonunda 13 saat 22 dakika çekiyor.
Eyyam-ı buhur’u ünlüdür. Nedir eyyam-ı buhur? “Buharlaştıran günler” demektir. Her ne kadar 1 Ağustos’ta başlayıp 8 gün sürdüğü söylenirse de, Adana için bu kaydın geçerli olduğuna inanmak zor; zira bizde çoook daha uzun sürdüğü besbelli…
Ağustos da, ardına geldiği Temmuz gibi 31 günlük ömre sahip.
Nedenini Temmuz’da anlatmıştık, yine anımsatalım.
Mısırlı Astronom Sosigenes, Roma İmparatoru Jül Sezar’ın emriyle takvime çeki-düzen vermek için çalışmış ve 365 gün 6 saati şöyle bölmüş: Yılın 6 ayı 30 gün, ayı da 31 gün, Etti 366 gün. Halbuki seenin tam uzunluğu 365 gün 6 saat. Her yılın altı saati 4’üncü yılda 24 saat, yani bir gün fark ediyor ya, bunun üzerine Şubat’ı 3 yıl 29, bir yıl 30 olarak kabul etmişler. Sezar, yedinci ay olan Temmuz’a adını vermiş. Sonraki imparatorlardan Augustus da adını Ağustos’a vermiş ve o da “Benim Sezardan aşağı kalan yanım mı var?” diyerek Şubat’a bir kılıç daha çektirmiş. Böylece, Ağustos da 31 gün, buna karşılık Şubat 28 ve 29 gün olmuş. Neden kabak hep Şubatın başına patlamış? Çünkü o yıllarda Mart birinci, Şubat sonuncu aymış da ondan. Elini uzatan sondaki ayı yakalamış.
Adana’mızın Ağustosu başkalarının Ağustosuna benzemez; bir kere rutubeti o denli yüksek ki, termometre ne derse desin, hissedilen sıcaklık fersah fersah yukarılarda yer alır. 1929 – 2018 yılları arasında, yani 89 yıl boyunca ölçülmüş değerlerin ortalamalarıyla verelim; gün sıcaklığı 28,7, en yüksek sıcaklık 34,7 ve en düşük sıcaklık ise 23,3 derece… Tekrar edelim bu değerler gün ortalaması. Ortalama güneşlenme süresi 10 saat 24 dakika. Ay boyu düşen yağış 5 kilo 500 gram, yağış toplam süresi de 48 dakika.
24 Ağustos 1958 günü ölçülen sıcaklık 45,6 dereceyle 1929’dan bu yana en yüksek değer. En düşüğünü de 25 Ağustos 1960’da 14,8 derece olarak bulmuşlar. Büyüklerimizin büyükleri sıcak sorununu şu sözle çözmüş: “Ağustosta beyni kaynayanın zemheride kazanı kaynar…”
Temmuz’un 3’ünde başlayan Sam Yeli’nin 25 Ağustos’ta artık esmediğine inanılır. Bu yel, Basra Körfezi çevresindeki aşırı ısınmadan kaynaklanan siklonun bölgemizdeki zorlu etkisi… Onca yolu nasıl aşıp da bizim ellere kadar geldiğini soracak olursanız, cevap veremem. Fakat şunu söyleyebilirim, 31 Ağustos günü esecek fırtınanın adı, “Mircan”. Bana hayli sevimli geldi bu isim. Farsça Mihrigan veya Mihrican; Eski Güneş Takvimindeki 7’inci ayın 16’ıncı günü; Bu gün, gündüzle gecenin eşit olduğuna inanan İranlılar Mihrican gününden itibaren 6 gün boyunca bayram yapılırdı. Belki de eskiden gerçekten öyleydi. Mevsimlerde bir kayma olduğundan bahsedilmekte zira…
Adana geçmişinden bazı Ağustos günlerinden, kısmetse, gelecek yazıda bahsedeceğiz.