HABER: Eylem USNEKER
ADANA (BÖLGE)-Adana Çocuk ve Kadın Hakları dernek başkanı Çiğdem Akça, Türkiye bir yandan Korona virüs ile mücadele ederken, tüm ailenin evde kalması ile doğacak şiddet vakıalarının artması sorununu ve ikinci yargı paketini değerlendirdi. Türkiye Kadın Dernekleri Federasyon başkanı Canan Güllü’ nün açıklamalarını destekleyerek TV programlarında acil düzenleme istedi.
Akça;” Konu Birleşmiş Milletler’in de gündemine geldi ve teşkilat bu dönem aile içi şiddetin artabileceği uyarısında bulundu. Çin’de , sokağa çıkma yasağının büyük oranda kalkmasıyla, çok sayıda çift boşanma başvurusunda bulundu. Bizde de aile içi şiddet artarak, ölümle sonuçlanmalar çoğalabilir. Erkek şiddetinin hat safhada yaşandığı ülkemizde kadınlar boşanmaya çalışmaktan kaynaklı öldürülüyor. Ülkemizde erkek şiddeti zaten hat safhadaydı, salgın nedeniyle yaşanan ekonomik daralma, insanlar üzerindeki tedirginlik durumu kadına yönelik şiddeti artıracaktır.
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu başkanı Canan Güllü, aile içi şiddet acil yardım hattına son dönemde gelen şikayetlerin çoğunun fiziksel şiddete yönelik olduğuna dikkat çekti , güvenlik güçlerine çok fazla yönlendirme yaptıklarını aktardı. Şu dönemde şikayetlerin yerine getirileceği süreçlerin iyi organize edilememesinden kaynaklanacak sıkıntılar yaşanmakta, bizde derneğimize ulaşan aile içi şiddet vakıalarına telefonla yardımcı olmaya çalışırken, dün akşam Mersin – Mezitliden arayan 19 yaşındaki kızımız babasının şiddetinden şikayetçi oldu ve yardım istedi. Sadece eşe değil, çocuklara yönelen şiddette gündemimizde. Hem baba hem anne bu şiddeti uyguluyor, özellikle küçük çocuklara olan sabırsızlık hat safhada, özellikle anneler küçük çocuklarına, babalar ergenlik döneminde ve sonrasındaki çocuklara, eşlerine şiddet uyguluyor.
Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu başkanı Canan Güllü RTÜK’ten televizyon yayınları aracılığıyla aile içi şiddetin önüne geçmek amacıyla şiddet çalışmış psikologların devreye girmesini talep etti, bizde bunun acilen gündeme alınmasını istiyoruz. Özellikle görsel medyada pedagog ve psikologların ciddi şekilde yayınlar yapması gerekiyor. Ayrıca 65 yaş üstü vatandaşları aşağılayan görüntülerin yer aldığı süreç şiddet potansiyelini artıran noktalardan biri. 60 yaş üzeri şiddet oranlarını az da olsa konuşuyorduk ama şimdi erkeğin özgür hayatına getirilen kısıtlamalar nedeniyle de artacak bir şiddetten bahsedebiliriz.
ERKEK ŞİDDETİNE KARŞI ‘ACİL ÖNLEM PAKETİ’
Aile içi ve kadına yönelen şiddeti durdurmak için, Korona tedbirleri bahane edilerek 6284 ve İstanbul Sözleşmesinin uygulanması zorlaştırılmamalı. Kamu kurum ve kuruluşlarının diğer konular ile ilgili nasıl canlı yayın, video, eğitim düzenliyor ise 6284 ve İstanbul Sözleşmesi ile ilgili de düzenlemelidir. Kadınların haklarına erişimi kolaylaştırılmalı. Online işlemler kadınların hakları için de aktif kullanılabilmeli. Zor ekonomik şartlara ve şiddet tehdidine karşı sağlıklı ve güvenli barınma imkanı sağlanmalı. Kadına şiddet durumlarında kadına destek mekanizmaları olan 155 gibi hatlar 7- 24 çalışmalı, aksama olmamalıdır. Tüm bunlar yaşanırken Diyarbakır ve İstanbul’da kadın cinayetleri yaşandı. Bu gibi kriz dönemlerinde kadın cinayetleri ya görünmez oluyor ya da arka plana atılıyor. Bu da şiddeti besliyor. Yetkililer bu konuda önlem almalı. Sığınma evleri bu dönemde artırabilir. Süreç uzarsa ekonomik sıkıntı artarsa o zaman şiddet olayları da artacaktır.
YARGI PAKETİNE DİKKAT
Adalet Bakanlığının yılbaşında hazırlıklarını tamamladığı ikinci yargı paketi, bu hafta gündeme alındı. Kasten adam öldürme ve terör suçları dışındaki suçlarda infaz indirimine gidilen paketle, cezaevlerinden on binlerce mahkum tahliye olacak. Yargı paketi teklifinde, cinsel suçların da yer alması kabul edilemez. Hukukçular ise söz konusu paketin, genel bir affın kapısını açabileceği uyarısında bulunuyor, bunlar dikkate alınmalıdır. AKP Grubunun hem CHP hem de İyi Parti ile yaptığı görüşmelerde “cinsel suçlar” konusunda anlaşmazlık çıktı.
Her iki parti de cinsel suçlara ilişkin olası bir infaz düzenlemesine karşı çıktı. Biz de Kadın örgütleri olarak cinsel suçlara ilişkin kısmi affı kabul etmiyoruz. Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu Başkanı Canan Güllü, cinsel suçlara yönelik affı dünyanın gündemindeki korona virüse benzetti, bizde bu görüşü destekliyoruz. ” dedi.
