“ANADOLU’DA SAMİMİYET HALEN DEVAM EDİYOR”
Röporta: AYŞEGÜL ŞİNGİRİK
ADANA (BÖLGE)-“Hayata Dair Herşey’’ köşemin ilk röportaj konuğu Kanal 7’de yayınlanan gezi programının sevilen sunucusu Kürşat Biçici, Anadolu sevgisini ortaya koyarak samimi açıklamalarda bulundu.
Kanal 7’de ‘Gündüz Gece’’ isimli gezi programıyla Anadolu’yu karış karış gezerek türkülerini, manilerini, oyunlarını, yemekleri, düğünlerini ekrana taşıyan Kürşat yaşadıklarını anlattı.
Kürşat, ‘‘Gündüz Gece’’ programı çekimlerinde köylerde çok ilginç insanlarla tanıştığını, Anadolu’da samimiyetin halen devam ettiğini söyledi.
Kürşat Biçici Kimdir?
Kürşat Biçici Kanal 7 ekranlarında yayınlanan Gündüz Gece isimli program ile başarılı sunuculuk kariyerini sürdürmektedir. Türk Halk Müziği sanatçısı olarak büyük bir hayran kitlesine sahip iken sunucu olarak ta büyük bir kitleye ulaşmayı başarmıştır. Kısaca hayatı ve biyografi bilgileri.
1974 yılının Temmuz ayında Ankara’da dünyaya gelmiştir. Başarılı sanatçı baba tarafından aslen Nevşehir, anne tarafından ise aslen Kırşehir’lidir. Özel Olgun İlköğretim, Ardahan Merkez Ortaokulu ve Nevşehir Hacı Bektaş Lisesi’ni tamamlamıştır. Ardından İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuvarı’nda Şan Bölümü ve Türk Halk Oyunları eğitimi almıştır. Babası Ankara Radyosu sanatçılarından Tayfun Cuma Biçici, annesi ise Emekli memur Fatoş Biçici’dir.
Müzik dünyasına ilk olarak 2002 yılında Leyla isimli albüm ile giriş yapmıştır. Daha sonra Sıra Bende isimli albüm çalışmasını 2006 yılında müzik severler ile buluşturmuştur. 2021 yılında usta sanatçı Neşat Ertaş ‘ın Kendim Ettim Kendim Buldum isimli eserini seslendirmiş ve klibi yayınlanmıştır.
Anadolu’yu uzun yıllardır karış karış gezmektedir. 15 Temmuz Destanı Marşı’nı kaleme almıştır. Her zaman Milliyetçiliği, vatanseverliği, halka ve milletimize olan düşkünlüğü ile büyük takdir toplayan nadir sanatçılardan olmuştur.
Oynadığı Sinema ve Diziler:Kürşat Biçici Neredesin Firuze ve O Şimdi Asker isimli filmlerde rol almıştır.
Albüm Çalışmaları:
Leyla (2002)
Sıra Bende (2006)
Bu Alemin Tekiyim (2008)
Kürşat (2012)
Yüreğin Davacı (2015)
Bizi Bulur (Single) (2017)
Yav he he (Single) (2018)
Kaçamıyorum (Single) (2019)
İlk TV programınız ‘Gündüz Gece’ hayatınızı nasıl etkiledi?
Gündüz Gece programı iki yıldır devam ediyor. Programda hayatımı buldum. Gündüz Gece’den önce hiç programım olmadı. Bundan önce birçok programa konuk oldum. Misafirlik ne kötü bir şeymiş. Ben konuk olduğum programlarda hep oynamışım. Hep sanatçı, türkücü imajı varmış gibi kasmışım yıllarca kendimi. O yüzden Gündüz Gece programında artık kendimi buldum.
İlkokula kolejde başladım. Sonra annemle babam ayrılınca beni babaannem yanına aldı. Ben köyde babaannemin yanında büyüdüm. Bana diyorlar ki; ‘Gündüz Gece programında teyzelerin hep kucağına yatıyorsun, çok sarılıyorsun’. Diyorum ki, hepsi babaannem gibi, hepsi anam gibi kokuyor. Ben orda onların hepsini anam gibi hissediyorum.
Köyde büyüdüğünüzü söylüyorsunuz. Hayatınızdan biraz bahseder misiniz?
Aslında hayatım köyde başladı. Köyde büyüdüm. Sonra İTÜ’de (İstanbul Teknik Üniversitesi) Konservatuarı kazandım. Sonra geldim Nişantaşı’na. Allah’ım hiçbir şeyin bende arası olmaz mı? Ya köydeyim. Damın içinde, keçilerle birlikteyim. Traktör sürüyordum, eşek biniyorduk, inek güdüyorduk, koyunların peşinden koşuyorduk…
Türkücülük macerası nasıl başladı? Genelde hep birileri gelir ve keşfeder. Sizi kim keşfetti?
Türküleri profesyonel olmadan önce köyde söylüyordum. Babaannem söylüyor ben de eşlik ediyordum. Orada başladı. Sesimin güzel olduğunu, babaannem ahırda inek sağarken ben de türkü söylerdim, orada anladım. Sonra lisede okumaya başladım. Kürşat; sınıfta türkü söyler, 19 Mayıs’ta söyler, 23 Nisan’da söyler… Herkes biliyordu.
Gündüz Gece programında köy köy geziyorsunuz. Anlaşılan bu köye sevdası işinize de yansımış…
Gittiğimiz köylerde bizden para istenmiyor. Gittiğimiz köylerde bize, adamın üç tane oğlağı varsa bir tanesini kesmek için hamle yapıyor. ‘Hayır kesme’ diye biz zor tutuyoruz. Gittiğimiz köylerde yediğin lokmalar sayılmıyor.
Anadolu insanı çok vefakâr çok da cefakâr. Gittiğimiz yerlerde onların belli masrafları oluyor. Yemek yapıyorlar, ekmek yapıyorlar, içine et koyuyorlar. Biz de onlara yük olmamak adına zorla para vermeye çalışıyoruz. Asla almayız diyorlar, kabul etmiyorlar. Artık zorla hediye falan veriyoruz.
Programda hazırlanan yemeklerden yiyebiliyor musunuz?
Programda özen gösterdiğimiz şey; yemekleri izleyicilerin karşısında yapıyoruz ama yemiyoruz. Sadece tadımlık alıyoruz. Çünkü hamilesi olur, alanı olur, alamayanı olur o yüzden buna çok dikkat ediyoruz. Bizim program tamamen Anadolu magazin. Anadolu kültürünü orada halkla hafif esprili şekilde anlatıyoruz.
Neredeyse gitmediğiniz köy kalmadı. Köylerde neler oluyor? Nelerle karşılaşıyorsunuz?
Köylerde ilkokul okumamış teyzeler tarımla ilgili devlet teşviklerine başvurduklarını, projeler yaptıklarını söylüyorlar. Avrupa’da yapılan tarım çalışmalarını araştırdıklarını anlatıyorlar. Biz bakakalıyoruz. Köylerde kendi elektriğini üreten, tamamen orijinal fikirleri olan, kendi arabasını yapan insanlar var. Bunlarla karşılaştığımız zaman yönetmenimizle göz göze geliyoruz. Diyoruz ki; ‘biz ne yapıyoruz, biz o kadar imkânlar içinde hiç böyle girişimlerimiz olmuyor. İnsanlar burada mutlu ve bir şeyler üretebiliyorlar.’ Şehirdeki insanlardan daha başarılı işler yapıyorlar. Enteresan şeylerle karşılaşıyoruz. Teyze ‘oğlum şu wirelessi açın’ diyor. Vay be diyorum… Elinde i-pad olan teyze gördüm.
‘‘Erişteyi anlatsan yetmiş tane spagettiye takla attırır’’
El âlem İtalyan makarnası yapıyor kıymetli oluyor, bizim eriştenin kıymeti yok. Erişte gibisi var mı? Erişteyi anlatsan yetmiş tane spagettiye takla attırır. Köylerin enteresan tatları, yüzlerce binlerce yemekleri var. Her yerin ayrı bir lezzeti var. Kültürlerimiz inşallah kaybolmasın.
Son olarak okurlarımıza ne söylemek istersiniz.?
Öncelikle sizlere ve tüm ekibinize çok teşekkür ediyorum. Malumunuz 3 aylara girmiş bulunmaktayız. Maneviyat dünyamızın ve gönül soframızın zenginleşmesini sağlayan üç aylarımızın başlangıcı Regaip Kandilini tebrik eder, ülkemize ve tüm İslam alemine rahmet, bereket ve huzur getirmesini Cenab-ı Hakk’tan niyaz ederim.