ARALIK ADANASI
Yılın son ve 31 günlük 7’inci ayıdır. Yılın en kısa günü, diğer bir deyişle en uzun gecesi bu ayın 21’inci gününde yaşanır. Eskiden Kânun-u evvel, ya da Birinci Kânun olarak biliniyordu. Cumhuriyet’ten sonra İlk Kânun demişler. 15 Ocak 1945’te yürürlüğe giren yasa 4 ayın adını değiştirmiş; bunlardan biri de Aralık olmuş.
Kesin olmamakla beraber, genel kanı, Aralık adının, bir yılın sona erdiği ve yeni bir yılın başladığı aylar arasında, aralıkta bulunmasından dolayı verilmiş olduğu şeklinde.
HAVASINA BAKALIM
Elimizdeki Adana ile ilgili veriler 1929-2023 yılları arasındaki kayıtlara dayanıyor. En evvel yazmak gerekir ki, Güneş’i kıskanıp gizliyor. 94 yıllık ortalamalara göre ay boyunca güneşten sadece 4 saat 18 dakika yararlanabiliyoruz. Ortalama en yüksek sıcaklık 16.9 derece iken, yine ortalama en düşük sıcaklık 7 derece.
94 yıl içinde ölçülmüş en yüksek sıcaklık şaşırtıcı; tam 30.8 derece. Zemheride (Kara kış) yaz sıcağını yaşatan gün aklımızda, çünkü 2010 yılı Aralık’ının 3’üncü günü yaşamıştık. Aynı 94 yıl içinde yaşanılan en soğuk gün ise 19 Aralık 1953; eksi 4.4 derece ölçmüşler.
Bütün bu rakamları temel alarak yapılan hesaplara göre, Adana’da Aralık ayı ortalama sıcaklığı 11.3 derece.
ATADAN ÖTEDEN
Nenemden-Dedemden kalma eski mi eski, ilginç mi ilginç, bilgiç mi bilgiç bir takvim var ki, incelemeye değer. Haydi gelenekleri kazalım ve bu nene-dede mirası takvimi yazalım:
4 Aralık: Şiddetli soğuk ve yağışların başlaması
6 Aralık: Şimal (Kuzey) rüzgârlarının başlaması
8 Aralık: Yaprak dökümü sonu
10 Aralık: Karakış Fırtınası
15 Aralık: 3 günlük fırtına
20 Aralık: En uzun gece
20 Aralık. Fırtına
21 Aralık: Gün Dönümü… Günlerin uzamaya başlaması
22 Aralık: Erbain Günlerinin başlaması.
ERBAİN’E BAKALIM
Maşallah, çarşıda-pazarda rastladığımız her 8-10 kişiden bir Suriyeli. Birine sorunuz bakalım “Erbain ne demek?” diye. Aksanlı Türkçeyle “Kırk” diyeceklerdir. Atalarımız da, Tanrı bilir, yüzlerce yahut binlerce yıllık atadan-evlâda sürdürülmüş deneyim ve görgülerini değerlendirmişler. Görmüşler ki, 22 Aralık’ta başlayan özellikli soğuklar (Özelliğini nasıl değerlendirirseniz; size bırakıyorum) kırk gün kırk gece sürüyor. O nedenle de, 22 Aralık ile Ocak sonu arasındaki havayı “Erbain Soğukları” olarak yaftalamışlar.
SICAK ISINACAK SOĞUK TİTRETECEK
İddia etmiyoruz; herkese malûm gerçeklere dayanarak yazıyoruz. O kadar çok ağaç kesildi, o kadar çok orman alanı saçkıran vurmuş kafaya döndü ki, hava koşulları mutlaka etkilenmiştir. Adana’daki bulvarlar ve parklarda bile vicdanları titreten tıraşlama yapıldığını görüp de kahrolmayan yok. Elin Frenk memleketlerindekiler enayi mi ki ağaçları usulünce budanıp devasa anıt gibi duruyor. Bizdekilere bakınız, ağaç değil de kocaman kocaman iskeletler.
Öte yandan, halk genelinde zorunlu giderler geliri haydi haydi solladığı için insanoğlu doğal gaz, odun, kömür yakmaya çekiniyor. Elektrik zaten 220 Voltluk sayaçla gelmesine karşılık 1000 Voltluk fatura ile çarpıyor.
Ne olur daha çok söyletmeyin ben garibi…