Cumhuriyet Halk Partisi Çukurova İlçe Başkanı, avukat Ümit Arif Özsoy, ilçenin en büyük sorunlarından birini işsizlik olarak değerlendirdi. Bölgede üniversite mezunu işsiz patlamasına dikkat çeken Özsoy, her gün kendilerine onlarca iş talebi geldiğini belirterek, bu durumu acı bir tablo olarak niteledi. Özsoy, ‘’Şu an muhatap olduğumuz 10 vatandaştan 6 veya 7 tanesi ya kendisi için ya da çocukları için iş istiyor bizlerden. Özellikle seçimlerden sonra bu rakam binlerle telaffuz edilebilir’’ dedi.
***
RÖPORTAJ: YENER EKİNCİ
Cumhuriyet Halk Partisi Çukurova İlçe Başkanı, Avukat Ümit Arif Özsoy, röportaj konuğumuz olarak gazetemizde yer aldı. Yönelttiğimiz sorulara karşılık, önemli açıklamalarda bulunan Başkan Özsoy, Çukurova’nın en büyük sorununu işsizlik olarak değerlendirdi. Bölgede, üniversite mezunu işsiz patlamasına dikkat çeken Özsoy,her gün kendilerine onlarca iş talebi geldiğini belirterek, bu durumu acı bir tablo olarak niteledi. Başkan Özsoy, ekonomik koşulların günden güne ağırlaştığı ifade ederek, ‘’Mevcut iktidarın ekonomiyi kötü yönetmesinden etkilenen birçok insan, -yandaşları da dahil olmak üzere- artık bir daha AK Parti’ye oy vermeyeceklerini, daha önce verdiklerine de pişman olduklarını açıkça dile getiriyorlar’’ diye konuştu. İşte o röportaj;
CHP’nin kalesi olarak tabir edilen Çukurova, son seçimlerde de yıkılmadı. Alınan sonucu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Kale tanımlamasını doğru bulmuyorum açıkçası… İlçemiz, CHP’nin güçlü olduğu bir bölge diyoruz daha çok. Parti tabanı CHP’nin kurumsal kimliğine, temsil ettiği değerlere, sosyal demokrasiye ve Atatürkçülüğe oy veriyor. Bu değerlere ihanet ederseniz, bir daha size oy vermezler. Çünkü hepsi bilinçli seçmenlerden oluşuyor. Kazanmamızı zafer olarak nitelendirmiyoruz. Seçmenlerimizin verdiği bir şans olarak görüyoruz. Eğer bu şansı iyi değerlendirirsek, genel iktidara doğru önümüze bir yol açılacaktır. Hatalı ve yerinde olmayan uygulamalar olursa seçmen tercihini değiştirebilir. Rehavet bir yana, yakın zamanda seçim varmışcasına çalışmalarımız devam ediyor. Halen diri bir şekilde sokak örgütlenmesi çalışmalarını yürütmekteyiz. Genel iktidar değişmediği sürece, rehavete kapılacak bir lüksümüz yoktur. Demokratik ve adil bir düzen gelene kadar, tekrar parlamenter sisteme dönülene kadar, tek kişinin hükmettiği değil, hep birlikte karar verdiğimiz bir yapı oluşana kadar, bize rahat yüzü yoktur.
Çukurova’da, azımsanmayacak sayıda farklı siyasi partiye gönül vermiş kişiler de yaşıyor. Bunlar arasında seçimler sonrası CHP’ye karşı teveccüh gösterenler oluyor mu?
Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik koşullar, ciddi anlamda can yakıcı boyuta tırmandı. Saha çalışmalarımız sırasında, insanlarla temasta bulunduğumuz zaman, bunu net bir şekilde görüyoruz. İnsanlar ciddi bir geçim sıkıntısı içerisindeler. Bunun sonucunda da, mevcut iktidarın ekonomiyi kötü yönetmesinden etkilenen birçok insan, -yandaşları da dahil olmak üzere- artık bir daha AK Parti’ye oy vermeyeceklerini, daha önce verdiklerine de pişman olduklarını açıkça dile getiriyorlar. Seçmen sayısı 260 bin civarında olan ilçemizde, son seçimlerde yüzde 53 oy almıştık. Her mahallemizde, çıkan oylara göre çeşitli çalışmalar yapmaya devam ediyoruz. Bize oy vermeyen kesimlere yönelik farklı çalışmalar yürütüyoruz. Amacımız yüzde 53’ü daha da yukarıya çıkarmak.
Son dönemde birçok siyasi parti kuruldu. Adana’da ki teşkilatlanmalarının hedefinde ise Çukurova ilçesi önem arz etti. Sizce ne kadar başarılı oldular?
Her siyasi parti demokratik bir zenginliktir; ama ne yazık ki ülkemizde, siyasi parti enflasyonu yaşandığı da ayrı bir gerçektir. Herkes, yasalar çerçevesinde örgütlenmesini sağlayacak ve görüşlerini dile getirecektir. Bu demokratik bir haktır. Önemli olan bunun toplumda karşılığının bulunmasıdır. Benim sahada gördüğüm, bizim ilçemizde kökleşmiş bir CHP gerçeği var. Yeni oluşumların hemen vücut bulacakları ve belirli bir ağırlığa ulaşabilecekleri bir durum gözlemlemiyorum. Bu da sandıkta kendisini gösterdi zaten.
Yeni dönemde, Çukurova’a ne gibi yenilikler kazanacak?
Kültür merkezi, gençlik merkezi, stadyum, konser alanı yok. Spor kompleksleri çok az. Modern şehirleşmenin gerçekleşemediği bir ilçeyiz. Vatandaşlarımızın sosyal ve kültürel ihtiyaçlarına cevap veren bir mekanizmanın olmadığını görüyoruz. Merkezi iktidar, yatırımları özellikle ve daha çok Sarıçam bölgesine yaptı. Planlama ve yatırım eksikliğimizi gidermek için Büyükşehir Belediye Başkanımız Zeydan Karalar ve Çukurova Belediye Başkanımız Emrah Kozay işbirliği içerisinde ve uyumlu bir şekilde çalışıyorlar.
Çukurova, refah seviyesi yüksek bir ilçe olmasına rağmen, her platformda işsizlik sorununun yüksek olduğunu dile getiriyorsunuz. Rakamlar ürkütücü mü?
Çukurova’da üniversite mezunu işsiz sayısı çok fazla. Özellikle 4 yıllık fakülte bitirenler boş dolaşıyorlar. İktidarın popülist bir politikayla, nerdeyse her il ve ilçeye bir üniversite mantığıyla hocasız, laboratuarsız ve eksik kadrolarla alel acele, oy toplamak için kurduğu üniversitelerden dolayı meydana gelen bir süreç bugünlere getirdi bizi. Eskiden Türkiye’de 6 hukuk fakültesi vardı. Şu an 106’ya çıktı sayı. Geçmişte, Büyükşehir Belediyesi nezdinde, yeni alınan iş makineleri ve araçların 200 kişilik şoför kadrosu için 52 bin başvuru olmuştu ve acı tarafı bunun 45 bini üniversite mezunuydu. Bu korkunç bir rakam. Buna göre pay biçelim. Bu sorunu yerel yönetimlerle çözmemiz mümkün değil; ancak ve ancak genel iktidarı ele aldığımızda, istihdam politikası yaratabildiğimiz takdirde çözülebilecek bir sorundur. Şu an muhatap olduğumuz 10 vatandaştan 6 veya 7 tanesi ya kendisi için ya da çocukları için iş istiyor bizlerden. Özellikle seçimlerden sonra bu rakam binlerle telaffuz edilebilir.
Bu sohbetin gerçekleşmesine zaman ayırdığınız için teşekkür ederim
Ben teşekkür eder, yayın hayatınızda başarılar dilerim
