AYLARDAN KASIM KASIM’DA ADANA

Sonbaharın son, yılın onbirinci ayına girdik. Bundan 105 yıl önce, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk 31 Ekim şafağında, ilk kez geldiği Adana’dan 10 Kasım’da ayrılmıştı. Yani, Adana tarihinde iki On Kasım var; birincisi Paşa’nın kentimizden, ikincisi de fani dünyadan ayrılışı…

Adana’ya gelişi, yaptıkları ve ayrılışıyla ilgili bazı notları 10 Kasım’dan itibaren yayımlayacağım. İlginç bulunacağına eminim.

DÜMDÜZ ANLATALIM

İlk gününde bulunduğumuz Kasım’ı anlatalım. Sözcük anlamı, bölüştüren; kısımlara ayıran demek. Arapça, “Kaasim” den gelir. Eee, bunun ay’la ne ilgisi var diyeceksiniz; hemen anımsatalım. Tarım ürünlerini peyderpey topladık. Bir yerlere yığdık. En son topladıklarımızın en başında ne gelir? Üzüm elbette. Kuruttuk, pekmez, pestil, bandırma, köftür (Köfter, kesme) yaptık… Bulgur hazırladık. Tarhanayı kuruttuk. Peyniri bastık… Önümüz kış… O zaman bu ürünlerin ailelere dağıtılması gerekir. İşte, kasım ayı, dağıtımı, bölüştürmeyi yaptığı için bu adı almış.

ESKİDEN TEŞRİN’Dİ

Yazılır ki, Sümer-Babil-İbrani-Süryani-Arami dillerinde “tişri” sonbahar günlerine denilirmiş. Bizde de Ekim için Birinci teşrin (Teşrin-i evvel), Kasım için de İkinci teşrin (Teşrin-i sâni) demişler. 10 Ocak 1945’te kabul edilip 15 Ocak’tan itibaren geçerli olan yasa ile adı Kasım olmuş.

Aynı yasa, Birinci kânun’u (Kânun-u evvel) Aralık, İkinci kânunu (Kânun-u sâni) Ocak yapmış.

ADANA’NIN KASIM’I

1929’dan 2022 sonuna kadar tutulan 93 yıllık kayıtlara göre, Adana’mızın Kasım Ayı havasını masaya yatırıp inceledik. Bakınız neler bulduk…

  • Ortalama sıcaklık: 15,9 derece
  • Ortalama en yüksek sıcaklık: 22.7 derece
  • Ortalama en düşük sıcaklık: 10,8 derece
  • Gün içinde ortalama güneşlenme süresi: 5 saat 48 dakika
  • Ortalama yağışlı gün sayısı: 6 gün, 20 saat, 50 dakika
  • Aylık ortalama yağış miktarı 71.5 mm (Kilo)
  • En yüksek sıcaklık 34,3 derece olarak 16 Kasım 1933’te ölçülmüş.
  • En düşük sıcaklıkla da, – 4,3 derece olarak 20 Kasım 1953’te karşılaşmışlar.

 FRANSIZLAR GİDİYOR

1921’in 20 Ekim’inde, Türkiye’nin yurt dışında tescil belgesi olan Ankara Anlaşması imzalandı. Buna göre, Fransız işgal kuvvetleri 21 Kasım’dan itibaren bir ay içinde bölgemizden çekilecekti. Öyle de oldu. Geriye sadece, tüm askeri varlıkları bize devredecek üst düzey birkaç subay kalmıştı. Onlar da, her gün karşılıklı davetlerde dostluk konuşmaları yaptıktan sonra 4 Ocak’ta Adana’dan ayrıldılar.

ERMENİLERİN DURUMU

Fransızların artık Adana’da kalacağını ve bir süre sonra burayı kendilerine devredeceğini düşünen Komitacı Ermeniler,  işgalcilerin gerçekten çekildiğini görünce telâşlanıp kentimizden kaçmaya başladılar. Kökü Adana olup da “eski dost” kabul edilen Ermeniler, başta Mustafa Kemal paşa ile Belediye Başkanı Dıblanzade Mehmet Fuat ile diğer vilayet üyelerinin güvencelerine rağmen, “Kemalistler intikam amaçlı katliam yapacak” şeklindeki propaganda üzerine bölgemizi terk ettiler. Sis (Kozan) Katogikosu Paris’teki Milli Ermeni Komitesine 29 Kasım Günü uzun bir mektup yazarak endişeye yer olmadığını, Türklerin göç istemediklerini ayrıntılı olarak yazdıysa da, korku ağır bastı ve geride pek az “Eski dost” kaldı.

Halbuki, 15 Kasım’da Durak İstasyonunda iki taraf temsilcileri bir araya gelmiş ve güvence hem yazılı hem de sözlü olarak yenilenmişti.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor