BARUT: ÜRETİCİYİ TÜCCARA EZDİRMEYİN
ADANA (BÖLGE)-
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve
Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan Barut, buğday hasadı sürerken Toprak Mahsülleri
Ofisi’ni (TMO) acilen bölgedeki lisanslı depolarla sözleşme imzalamaya çağırdı.
Buğday üreticisinin mağdur edilmesine tepki gösteren Barut, “TMO acilen
lisanslı depolarla sözleşme imzalamadığı takdirde, tüccar bunu fırsat bilip
çiftçinin buğdayını daha da ucuza alacaktır. Lisanslı depolar olduğu sürece
çiftçinin eli daha güçlü olacak ve tüccar karşısında buğdayını düşük fiyata
satmayacaktır” dedi.
MECLİS’E TAŞIDI
Buğday üreticilerinin sorunlarını ve lisanslı depolarla ilgili sorunu Türkiye
Büyük Millet Meclisi (TBMM) gündemine taşıyan Ayhan Barut, Cumhurbaşkanı
Yardımcısı Fuat Oktay tarafından yanıtlanması istemiyle soru önergesi verdi. 2
Mayıs 2019 tarihinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın 2019 yılı hububat
alım fiyatlarına ilişkin açıklamalarını anımsatan Barut, “Toprak
Mahsulleri Ofisi (TMO) tarafından alınan sert ekmeklik buğdayın fiyatının bu
yıl ton başına 1350 lira olacağını, kaliteli buğdayın ise ton başına fiyatının
1400 lirayı geçeceğini duyurmuştu” diye konuştu.
TMO’YA AÇIK ÇAĞRI
Açıklanan buğday taban fiyatlarının maliyet fiyatlarının çok altında olduğuna
ve üreticilerin ton başına en az 1800 lira istediğine vurgu yapan Ayhan Barut,
TMO’nun lisanslı depolarla sözleşme imzalamaması nedeniyle üreticilerin bir
daha mağdur edildiğine dikkat çekti. Açıklanan buğday fiyatı ile üreticilerin
istediği 1800 lira arasındaki farkın üreticilere prim desteği olarak
verilmesini ve mağduriyetin giderilmesini isteyen Ayhan Barut, lisanslı depo
konusunda TMO’yu göreve çağırarak şunları kaydetti:
“Cumhurbaşkanının hububat fiyatlarıyla ilgili açıklamasından bu yana
Çukurova’daki buğday üreticileri büyük zarar ettiğini belirtiyor. Zarara neden
olan unsur ise TMO’nun bölgedeki lisanslı depolarla sözleşme yapmayıp, başka
depo kiralamasıdır. Fiyatı en yüksek 1450 TL olarak açıklanan buğday alımı şu
an 1200 – 1250 lira arasında gidiyor. Sebebi ise TMO ‘nun lisanslı depolarla
sözleşme yapmamasıdır. Buna karşın TMO’nun kiraladığı depoya çiftçi malını
götürdüğü takdirde lisanslı depolardaki avantajını bulamamaktadır. Çünkü 10
yıllık kiraladığı depolarda yüzde 2 stopaj, yüzde 2 SGK, 25 lira nakliye
desteği, analiz desteği ve depo desteğinden faydalanamayacak. Yani buraya
götürdüğü takdirde ton başına en az 80 TL kiloda çiftçinin kaybı olacaktır. TMO
acilen lisanslı depolarla sözleşme imzalamadığı takdirde, tüccar bunu fırsat
bilip çiftçinin buğdayını daha da ucuza alacaktır. Lisanslı depolar olduğu
sürece çiftçinin eli daha güçlü olacak ve tüccar karşısında buğdayını düşük
fiyata satmayacaktır. Buğday üreticisini daha fazla mağdur etmeyin, tüccara
ezdirmeyin.”
“NEDEN LİSANSLI DEPOLARLA SÖZLEŞME İMZALANMIYOR?”
CHP Adana Milletvekili, TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu Üyesi Ayhan
Barut, soru önergesinde şu sorulara yanıt verilmesini talep etti:
“1. Çukurova bölgesi başta olmak üzere buğday hasadı yapılan illerimizde
TMO’nun lisanslı depolarla sözleşme yapmamasının sebebi nedir? Çiftçiyi mağdur
eden bu tasarrufa TMO neden girişmiştir?
2. Açıklanan rakamlara göre el elde, baş başta bir kazanç sağlayacak olan
çiftçiyi daha büyük zarara uğratacak bu girişimlerin arkasında kim ya da kimler
yer almaktadır?
3. En yüksek 1450 TL olarak açıklanan ton başına fiyat ile çiftçinin en az 1800
TL olarak istediği fiyat arasındaki farkın çiftçiye destek olarak verilmesine
ilişkin bir çalışmanız olacak mı?
4. Çiftçinin tohumu toprağa atmadan başlayan girdi maliyetlerinin hasat ile
katlanarak büyümesinin önüne geçmek ve çiftçinin biraz olsun rahat nefes alması
için hükümet olarak hangi plan ve projeniz bulunmakta ve ne zaman hayata
geçireceksiniz?
5. Tarımda en büyük maliyet olan girdi kalemlerinde bir indirime gidecek
misiniz?
6. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı TMO alım fiyatlarının
hasadın başladığı günden itibaren bitimine kadar en azından muhafaza edilmesi
için ilgili kurum ve kuruluşlar ile tüccarlar üzerinde bir yaptırımınız olacak
mı?”