(HABER MERKEZİ)-Yeni eğitim-öğretim yılının başladığı gün Eğitim-İş Adana 2 No’lu Şube Başkanı Sema Akgün, eğitimde yaşanan sorunlara dikkat çekerek, çözüm önerilerini kamuoyuyla paylaşırken, “Eğitim bütçesi artırılmalı, veliler üzerindeki yük kaldırılmalı” dedi.
Akgün, “Eğitim, bir ülkenin geleceğini belirleyen en önemli alandır. Ancak, Türkiye’de eğitim sistemi siyasi müdahaleler, ekonomik yetersizlikler ve plansızlık nedeniyle her geçen gün ağır yaralar almaktadır” diye konuştu.
Sema Akgün’ün yeni eğitim-öğretim yılı mesajı şöyle;
Yeni bir eğitim-öğretim yılına daha umutla, ancak ne yazık ki birçok sorunla birlikte giriyoruz. Eğitim, bir ülkenin geleceğini belirleyen en önemli alandır. Ancak bugün Türkiye’de eğitim sistemi, siyasi müdahalelerden, ekonomik yetersizliklerden ve plansızlıktan dolayı her geçen gün daha da ağır yaralar almaktadır.
Eğitim-İş Adana 2 No’lu Şube olarak bizler, hem meslektaşlarımız hem de çocuklarımızın geleceği için kaygılarımızı ve çözüm önerilerimizi kamuoyuyla paylaşmayı bir görev biliyoruz.
Ekonomik krizin eğitime yansıması ortaya çok acı tablolar çıkarmıştır. Veliler çocuklarının en temel eğitim giderlerini dahi karşılamakta zorlanıyor. Ailelerin üzerine binen ekonomik sıkıntılara bir de okul masrafları eklenince daha büyük problemleri beraberinde getirmektedir. Devletin ücretsiz ders kitapları dağıtımı sürse de, yardımcı kaynak kitaplar ve test kitapları büyük bir ek maliyet oluşturuyor.Servis ücretleri, Beslenme ve Kantin Masrafları ,Çanta, kırtasiye, defter, kitap, üniforma ve ayakkabı gibi temel ihtiyaçlar aileler için ciddi bir yük.2025 yılı itibariyle bir öğrencinin eğitim maliyeti 6.500 – 12.000 TL arasında değişiyor.
Eğitim bütçesi artırılmalı, veliler üzerindeki ekonomik yük kaldırılmalı; yemek, ulaşım ve kırtasiye desteği devlet tarafından karşılanmalıdır.
Öğretmen atamaları ve güvencesizlik de eğitimde ciddi sorunlar yaratmaktadır. Ataması yapılmayan binlerce öğretmenimiz varken, okullarda ücretli öğretmenlik uygulamaları devam etmektedir. Bu durum hem öğretmenlerin emeğini değersizleştirmekte hem de eğitimde sürekliliği engellemektedir.
Köy okullarının kapanması, öğrencilerin taşımalı eğitime mahkûm edilmesi öğrenim kalitesini düşürüyor.
Laik ve bilimsel eğitim sistemimiz tarikatların, cemaatlerin ve vakıfların eline bırakılmakta, öğrencilerimiz çağdaş eğitim yerine ideolojik dayatmalarla karşı karşıya kalmaktadır.
Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) uygulamaları da çocuk işçiliğini meşrulaştıran bu uygulama, öğrencilerin eğitim hakkını gasp ederek onları ucuz iş gücü olarak kullanmaktadır. Kalabalık sınıflar, yetersiz derslikler ve donanım eksiklikleri nitelikli eğitimin önündeki en büyük engellerden biridir.
Adana’da bazı okullarda sınıf mevcutları 50 kişiye ulaşmış durumda. Bu mevcutlarla ne öğretmen verimli ders işleyebilmekte ne de öğrenci sağlıklı bir öğrenme süreci yaşayabilmektedir. Okul sayısının yetersizliği ,kalabalık sınıfların en büyük kaynağını oluşturmaktadır. Yeni okullar yapılmadığı için özellikle merkez ilçelerde ikili eğitim uygulamaları hâlâ devam etmektedir. Çocuklarımız sabahın karanlığında derse girip akşam karanlığında evine dönmektedir. İkili eğitim son bulmalı, tüm öğrenciler tam gün eğitime kavuşturulmalıdır
Eğitim, geleceğimizdir; Eğitim-İş Adana 2 No’lu Şube olarak bizler, çocuklarımızın çağdaş, eşit ve parasız eğitim hakkı için mücadelemizi kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz.
Yeni eğitim-öğretim yılı, öğrencilerimize, öğretmenlerimize ve eğitim emekçilerine başarı, özgüven ve umut getirsin. Üniversitelerimizin, öğretmenlerimizin, velilerimizin ve toplumun desteğiyle bu talebimizi güçlü bir şekilde yükseltelim.
Eğitim-İş, bu mücadelede her zaman en öncü olmaya devam edecektir.
