BELEMEDİK ZAFERİYLE FRANSIZIN TOROSLARDAKİ GÜCÜ FELÇ OLDU

Her yönüyle, bizim için çok önemli bir mevki idi Pozantı. Kuvvetlerimiz 12 gün içinde başarı üstüne başarı yağdırdılar. Çamalan ve Kadirhanı karakollarının zaptıyla sürdürülen zaferler hamlesinin devamında Hacıkırı ve Belemedik vardı. Böylece, Fransızların yardım görmesi önlenecek ve Pozantı’daki kuvvetlerinin üstüne varılacaktı. Güneydeki iki karakoldan sonra Hacıkırı (Kıralanı) Karakolu kuşatıldı. Tam bu sırada, tren sevkiyatına acil bir müdahale olarak Yaramış Köprüsü’nün uçurulması gerekliydi. Bunu da, Kızıldağlı Hacı Osman, yanına verilen iki istihkam eri ile 2 Nisan gecesi başardı. 

Fransızların ferah ferah yerleşip keyfince karakollar, garnizonlar, mevziler kurduğu Toroslarda, kala kala bir Pozantı, bir de Belemedik kalmıştı ellerinde. Bu durumda, her ikisi de herhangi bir şekilde yardım alamazdı. Bizim aslanlar, sanki daha dün savaşmamışlar gibi, ertesi günün, yani 3 Nisanın sabahında yola çıktılar. Öğleden hemen sonra da Belemedik’i kuşatıverdiler. Şurası muhakkak ki, Fransızların aklı bu işe ermemiştir. Çünkü Fransız Güçleri, kalın taş binalar içinde, bol silah ve aylarca yetebilecek cephanelik sahibi iken, Türklerin kara barut-dolma tüfekli teşebbüsünü elbette anlayamazdı. Ayrıca, kilometrelerce uzanan daracık geçitten ellerini kollarını sallayarak nasıl geleceklerdi ki!..

“TESLİM OL!” ÇAĞRISINA

CEVAP BİLE GELMEDİ YA

Bizimkiler, kuşatmadan hemen sonra Karakol Komutanlığına “Teslim Ol!” mektubu gönderdiler. Cevap bile gelmeyince, kuşatma çemberini daralttılar. Haber, Adana’daki İşgal Komutanlığına ulaştığında, herhalde üst üste yıldırım yemiş gibi hissetmiştir yetkililer. Yine de, Yenice’deki birliklerine acilen hareket emri verdiler. Geniş teknik imkanları olduğundan kısa sürede Yaramış’a kadar gelen Fransız kuvvetleri, burada atılmış olan Köprünün ilerisine geçemediler. Kahramanlarımız, ilkel imkanlarla güçlü Fransız tekniğini alt etmiş, hepsini kısa sürede püskürtmüştü. Bunun üzerine, 9 Nisan günü çember biraz daha daraltıldı. Belemedik’teki Fransızlar, bekledikleri yardımdan ümit kesmişlerdi ki, 10 Nisan sabahı genel hücuma kalkıldı. Sonuç, son 10 gündür sağlananlardan farksızdı. 2 şehit, 7 yaralı ile, bu önemli  mevzi de ele geçirildi. Esirler arasındaki hanımlardan biri, Pozantı İşgal Kuvvet Komutanı Binbaşı Menil’in eşi idi ve hastanede hemşirelik yapıyordu.

Ganimet olarak da, 1 depo dolusu barut, bir depo dolusu dinamit, 6 otomatik tüfek, 70 çuval da un ve arpa ele geçirildi. Ayrıca, 3 lokomotif ve 30 vagon da bizim olmuştu. Telefon makinelerinin sayısını Allah bilirdi. Fakat en çok sevindiren de, tam donanımlı bir hastaneydi. Buradaki eczanede “yok” yoktu. Kısacası, sadece önemli bir mevzi değil, o koşullarda hazineler değerinde sayılabilecek silah, gıda maddesi ve tıbbi olanaklar  da bizim olmuştu. Fransızlar da sadece mevzi kaybıyla değil, ele geçirdiklerimizle de vurgun yemişlerdi. Bunun üstüne oturan moral çöküntüsüyle, Toroslardaki “yenilmez güçleri” felce uğramıştı.

Belemedik vuruşmasının artık sonucu ortaya çıkıyordu ki bazı Ermeniler alandan kaçmaya başladı. Bunlar, insanlık dışı uygulamalarından korkmuş olmalıydılar. Zira, merhum atalarımız Belemedik Vadisinde bir çok Türkün güneş altında kavrulmuş cesedi ile karşılaşmışlardı. Yüzlerine katran sürüldüğü belli idi. Zalim ruhlulara yaraşır bir işkence sonrası ruhlarını teslim etmişlerdi.

Kaçanları peşine düşüldü ve İncirgediği’nin Kuzeybatısında sabahtan akşama kadar süren şiddetli bir vuruşma oldu. Türk tarafını, İncirgediği ve Kumdere Müfreze Kumandanı Derviş yönetiyordu. Vuruşma sonunda Ermenilerin tamamı yok edildi.

Geride kalanlar arasından beş tanesi sorgulandı. Bunların kuvvetlerimiz aleyhine casusluk yaptıkları biliniyordu. Suçları sabit görülünce, beşi de kurşuna dizildi. Diğer Ermenilere en ufak bir fenalık yapılmadı. Kuvvetlerimiz, yiyeceklerini ayırım yapmadan paylaştılar ve esirlere insanca ilgi göstermeyi sonuna kadar sürdürdüler.

SONRAKİ YAZI: TOPAL MENİL’İN EN ZOR GÜNLERİ

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor