“Ben çocuğum, doğada mutluyum”

HABER: PINAR GÖZÜYEŞİL

ADANA (BÖLGE)-Ekolojik sorunlar, teknolojik gelişmelere paralel olarak daha da içinden çıkılmaz hale geldi. Öyle ki; doğaya karbon salınımı yüzünden atmosferde, ozon tabakasında tehlikeli boyuttaki açık giderek genişliyor.

Doğayı insafsızca sömüren, canlı varlığını tehlikeye düşüren, bir çok canlı türünün yok olmasına neden olan insanoğlu, yeraltı ve yerüstü kaynaklarının tükenmeye yüz tutmasıyla birlikte, doğaseverler ve bilim adamları geleceğimizi kurtarma adına bir dizi projeye hız vermiş durumda. 

Dünyayı etkisi altına alan corona virüs yüzünden dünya ekonomileri kilitlenirken, insanlar sokağa çıkmaya korkarken, virüsün belki de insanoğlu açısından en olumlu etkisi, ozon tabakasındaki deliğin giderek küçülmesi oldu.

Gidecek başka bir evrenin olmadığı bilinciyle son yıllarda doğanın korunmasına yönelik sosyal sorumluluk projeleri de artmaya, doğa konusunda duyarlılık oluşmaya başladı. Bu duyarlılığın artırılması ve doğanın korunması amacıyla kolları sıvayan eğitimciler, eTwinning Projesi’ni hayata geçirmeye çabalıyor.

Doğanın çocuklar üzerindeki etkisinin büyük olduğu gerçeğinden yola çıkan bir grup eğitimci; “Ben çocuğum, doğada mutluyum” sloganından hareketle projeyi hayata geçirmeye çalışıyor.

Lalezar Anaokulu öğretmeni Müjgan Kılavuz Soyaldı, Cumhuriyet Anaokulu öğretmeni Fatma Betül Bozkır’ın kuruculuğunu üstlendiği proje; Sarıçam Rotary Kulübü Anaokulu’ndan Müge Gülle ve Nursen Seyhan Canter, Adana Petrolofisi İlkokulu’ndan Sinem Doğan ve Esin Büyükdeveci, Şoförler ve Otomobilciler Odası Anaokulu’ndan Ayşe Terzioğlu, Bursa Nermin Şenkaya Anaokulu’ndan Gonca Demir, Lalezar Anaokulu’ndan Emine Bilge Başeğmez ve Sevim Akray ile Litvanya Asta Zickeviciene tarafından yürütülüyor.

 Konuyla ilgili bilgi veren eğitimci Müjgan Kılavuz Soyaldı, “ Öğretmenlerimizin bilgi ve becerisiyle Kasım ayında projenin logo ve afiş çalışmalarını başlattık. Projenin amacı; pandemi surecinde çocukların sürekli evde kapalı ortamda kalması, tablet ve telefonla vakit geçirmelerini azaltıp doğayı keşfetmelerini sağlama, doğanın onlara sunduğu materyalleri fark edip kendi çocuk doğalarına çıktıkları bu yolculukta biz eğitimciler olarak rehberlik etmektir. 

Bu projeyle kullanacağımız doğal malzemenin önce dokusu, rengi, ağırlığı, şekli, ne işe yarayabileceği, neye dönüşebileceği gibi beyin fırtınasını önemseyerek çalışmalarımızı başlatmış durumdayız.. Taşları, kozalakları inceleyip yeni bir ürün oluşturuyor, doğadaki kuşların aç kalmaması için kuş yemliklerimizin  tasarlıyor, doğanın ritmine, kulağımıza gelen rüzgarın sesi ile beden perküsyonunu kullanarak müziğin büyülü sesini doğayla harmanlıyor; rüzgar çanlarımızı ailemizle tasarlıyor, doğada bulunan nesneyi matematiksel işleme döküyor ve doğanın canlanması, baharın gelişi gibi güne yogo yaparak başlıyoruz ve bunu festivale dönüştürüyoruz” dedi.

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor