BİR AYYAŞ. BİR SAĞIR BİR DE TÜRK MİLLETİ

Tarihini bilmeyenler, yaşadığı toprağı ve birlikte olduğu toplumu tanıyamazlar.. Bir takrihin kısa bir akışını bugün, kutlayacağımız Cumhuriyet Bayramı’nın nasıl doğduğunu anlatmaya çalışacağız.. Bu bayramın üç kahramanı vardır biri “Ayyaş..” Diğeri “Sağır” ve “BÜYÜK TÜRK MİLLETİ”dir.

İşte Cumhuriyet’in kısa hikayesi;

Tarih 31 Ekim.. Mustafa Kemal,  Yıldırım Orduları Grup Komutanlığı göreviyle karargahın bulunduğu Adana’ya geliyor, memleketin durumuna üzülüyor, bir çözüm yolu arıyor.
Tarih, 10 Kasım 1918’de. Görevinden ayrılan Mustafa Kemal, Adana’dan trenle İstanbul’a hareket ediyor.
Düşman, ülkenin dört bir yanını işgal ediyor. Türk milleti için acı dolu günler yaşanıyor.. 13 Kasım’da İngiliz, Fransız, İtalyan ve Yunan gemilerinden oluşan İtilaf Ordusu, İstanbul’a gelerek karaya kuvvet çıkarıyor.
9 Kasım 1918’de İngilizler İskenderun’u, 12 Kasım 1918’de Fransızlar İstanbul’u, 6 Aralık’ta İngilizler Kilis’i, 7 Aralık’ta Fransızlar Antakya’yı işgal ediyo, ardından Mersin’e çıkarma yapmaya başlıyor..
23 Aralık’ta Islahiye, Osmaniye, Bahçe, Hassa, Mamure’yi düşman çizmesi çiğnedi. 1 Ocak 1919’da İngiliz askerleri Antep’e girdi,
12 Ocak’ta Ermenilerin  amaçlarına hizmet etmek için Kars’a yerleşişon,1 Şubat’ta Aydın demiryolu da, İngiliz ve Fransızların  işgaline uğruşor,.
Takvim Yaprakları  22 Şubat 1919’u gösterirken Maraş İngilizlerin, 8 Mart’ta Zonguldak Fransızların, 9 Mart’ta Samsun, 24 Martta Urfa İngilizlerin, 28 Mart’ta Antalya İtalyanların işgali altına giriyor..
16 Nisan 1919’da da Fransızlar, Afyonkarahisar istasyonunu işgal altına alırken, 20 Nisan 1919’da da Gürcü ordusu, Milli Şura kuvvetlerini bozarak Ardahan’a giriyor.
Milli mücadeleye davet
Bu gelişmeler üzerine İtilaf devletleri temsilcileri Paris’te toplanıyor. Yunanlıların  İzmir’i işgali konusunda karar alınışın ve 15 Mayıs’ta,  İzmir, Yunan çizmesi altında ezilmeye çalışılıyor.
Mustafa Kemal, 16 Mayıs 1919’de Bandırma Vapuru ile İstanbul’dan ayrılıyor ertesi gün İnebolu’ya, 18 Mayıs’ta Sinop’a geyişon,
19 Mayıs 1919 tarihi, Türk ulusu için bir dönüm noktası oluyor; Mustafa Kemal Samsun’a çıkıyor.
  Artık geriye dönüş yoktur…  Mustafa Kemal, Samsun’dan Havza’ya gelişoor ama İşgaller devam ediyor. Yunanlar, 26 Mayıs’ta Manisa’ya, 27 Mayıs’ta Aydın’a giriyor.
Damat Ferit Paşa, 17 Haziran’da Paris Barış Konferansı’na, Osmanlı Devleti’nin barış isteklerini bildiren muhtıra gönderirken,   Mustafa Kemal, dört sonra İstanbul’da bulunan tanınmış kişilere Amasya’dan mektup göndererek, milli mücadeleye katılmalarını istiyor.
Mustafa Kemal Paşa, ulusu kurtarmak için dört koldan çalışmalara başlıyor. 21 Haziran’da Amasya Tamimi’ni yaveri Cevat Abbas’a dikte ettiriyor.
Ertesi sabah, Anadolu’daki mülki ve askeri makamlara   “Vatanın tamamiyeti, milletin bağımsızlığı tehlikededir. Milletin bağımsızlığını, yine milletin azmi ve kararı kurtaracaktır. Sivas’ta milli bir kongrenin acele toplanması kararlaştırılmıştır”…şeklinde bir tamim gönderiyor.
Bu arada, Mustafa Kemal’in çalışmalarını engellemek isteyenler de boş durmuyor. Posta ve Telgraf Umum Müdürü Refik Halit, 24 Haziran’da telgrafhanelere “Mustafa Kemal’in azledildiğini, bu sebeple telgraflarının kabul edilmemesini bildiren” bir şifre gönderişor,
Harbiye Nazırı Ali Ferit Paşa, 5 Temmuz’da Mustafa Kemal Paşa’yı padişah adına İstanbul’a çağırıyor.
Mustafa Kemal, Harbiye Nazırı’na şu yanıtı veriyor: “Vilayet-i Şarkiye ahalisi arasından çıkıp gelmek hususundaki yüksek tekliflerinizi yerine getirmede şahsi irademi kullanmaktan manen ve maddeten memnu bulunuyorum.”
Ardından da, 14 Temmuz’da ordudan istifa ederek, Erzurum Müdafaa-i Hukuk Cemiyeti’nin başına geçiyor.
“Ya İstiklal Ya Ölüm”
Milli mücadele hareketinin dönüm noktalarından olan Erzurum Kongresi, 23 Temmuz 1919’da toplanıyor 9 Ağustos’ta askerlik mesleğinden ihraç ediliyor.
Ardından, rütbesinin kaldırılmasına, nişanlarının da geri alınmasına karar veriliyor.
Erzurum Kongresi adına ilan edilen beyanname, 10 Ağustos’ta Erzurum’da Türk Basımevinde çoğaltılarak, binlerce nüsha halinde tüm yurda gönderiliyor.
Mustafa Kemal Paşa, Erzurum’da arkadaşlarına “İstanbul, bir Amerikan mandasıdır tutturmuş gidiyor. Bu olmayacaktır. Türkiye istiklal bütünlüğüne sahip olacaktır. Hayır paşalar hayır, hayır beyefendiler… Manda yok, ya istiklal ya ölüm var” diye kükrüyor..
Erzurum Kongresi’nin ardından, 4 Eylül’de açılan Sivas Kongresi de, 11 Eylül’de son buluyor.
10 maddelik Umumi Kongre Beyannamesi yayımlanıyor, Milli mücadele tüm hızıyla sürerken, Osmanlı padişahı adına Damat Ferit ile İngiltere temsilcisi arasında İngiliz mandasının kabul edildiğine ilişkin gizli bir anlaşma imzalanıyor.
Düşman işgali sürerken, 30 Ekim’de Urfa’ya giren Fransızlar, hiç beklemedikleri tepkiler alıyor.
31 Ekim 1919’da Maraş’ta, Fransız askeri üniforması giymiş bazı Ermeniler taşkınlık yapıyor.
Tarihin “Sütçü İmam” diye yazacağı, Uzunoluk Camisi Müezzini Hacı İmam, duruma dayanamıyor  ve silahına sarılıyor. Böylece yöredeki direniş hareketi başlıyor.
27 Aralık 1919’da Mustafa Kemal Paşa, Heyet-i Temsiliye üyeleriyle Ankara’ya geliyor. 29 Aralık’ta Mustafa Kemal hakkındaki askerlikten çıkarılma ve madalyalarının geri alınma kararı Meclis-i Vükela tarafından düzeltiliyor,
kendisinin istifa etmiş olduğu ve madalyalarının iadesi kararı alınıyor. Milli mücadele tüm hızıyla sürerken, takvim şöyle akıyor:

Erzurum’da Mustafa Kemal’in Erzurum Mebusu seçildiğine dair mazbata düzenlenirken, 12 Ocak 1920 tarihinde İstanbul’da son Osmanlı Meclis-i Mebusan’ı açıldı açılıyor.
İstanbul işgal altında
16 Mart 1920’de saat 10.00’dan itibaren İstanbul’un askeri işgal altına alınacağına dair İtilaf Devletleri adına İngiltere, Fransa ve İtalya Yüksek Komiserleri’nin müştereken imzaladıkları nota, Sadrazam Salih Paşa’ya tebliğ ediliyor. İstanbul, artık işgal altında.
Manastırlı Hamdi Efendi adındaki kahraman bir telgraf memuru, işgali Mustafa Kemal Paşa’ya iletiyor. 6 Nisan 1920’de ulusal mücadeleyi tüm dünyaya duyuran Anadolu Ajansı kurulıyor.
21 Nisan 1920’de de Mustafa Kemal, vilayetlere Meclis’in 23 Nisan 1920 günü açılacağını bildiriyor. 23 Nisan 1920’de Millet Meclisinin açılmasının ardından, ertesi günü Mustafa Kemal Paşa, Meclis Başkanlığına seçiliyor.
9 Mayıs 1920… Meclis adına Mustafa Kemal imzasıyla Anadolu Ajansı aracılığıyla İslam alemine şu beyanname şu mesaj gönderiliyor:

 “Orduyu terhis etmek, köylülere Kuvay-ı Milliye’yi asi tanıtmak, milleti kendisine şeref veren, en asil ve civanmert evladına karşı şüphe ve tereddüte düşürmek, sulhu hazırlamak için İngiliz emri altında çalışan vatansızların ilk işi oldu”.
Bunun üzerine 11 Mayıs 1920 tarihinde Mustafa Kemal Paşa, İstanbul’da Divan-ı Harb tarafından idama mahkum ediliyor.. TBMM Hükümeti ile Fransız hükümeti arasında imzalanan 20 günlük ateşkes anlaşması yapılırken, 10 Ağustos 1920’de İstanbul Hükümeti ile İtilaf Devletleri arasında Sevr Anlaşması imzalanıyor.
Bu arada, Ermeniler ile Gümrü Anlaşması’na da imzayahışon
Ve zafer…
Ulusun topraklarını savunma mücadelesi, 10 Ocak 1920’de İnönü mevzilerinde Yunanlarla şiddetli çarpışmaların ardından 1. İnönü Zaferi’nin kazanılmasıyla başarıya ulaşaşılıyor.
20 Ocak 1920’de ilk Teşkilat-ı Esasiye Kanunu kabul edilirken, 5 Şubatta TBMM’nin gizli oturumunda Londra Konferansı’na Ankara Hükümeti adına heyet gönderilmesi ve heyetin Meclis üyelerinden oluşması kararlaştırılıyor.
6 Şubatta Bekir Sami Bey başkanlığındaki heyet, Ankara’dan hareket ediyor ve 21 Şubatta başlayan konferans, 12 Martta sona eriyor. TBMM Hükümeti ile Rusya arasında 16 Martta Moskova Anlaşması imzalanıyor.
Masa üzerindeki zaferleri, meydanlardaki zaferler izliyor, 1 Nisanda 2. İnönü Zaferi kazanılıyor
Mustafa Kemal’i geniş yetkilerle ve 3 ay süreyle Başkumandanlığa terfi ettiren kanun, 5 Ağustosta TBMM’de kabul edilirken, 23 Ağustos 1920 günü Yunan ordusu taarruza geçti ve Sakarya Meydan Muharebesi başlıyor.
Günlerden 26 Ağustos… Başkomutan Mustafa Kemal Paşa’nın emri :

“Hatt-ı müdafaa yoktur, sath-ı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı, vatandaşın kanıyla ıslanmadıkça terk olunamaz”…
13 Eylülde Sakarya Meydan Muharebesi sona ermiş, düşmanın Sakarya Nehri’nin doğusunda imha edilmesiyle zafer kazanılmıştır. Mustafa Kemal Paşa’nın emriyle 14 Eylülde genel seferberlik ilan ediliyor.
Başkomutan Mustafa Kemal Paşa, 19 Eylülde “Gazi” unvanı ve mareşal rütbesini alıyor. Yeni yılın başlangıcında Mersin ve Adana da düşman işgalinden kurtuluyor.
Dört bir bucak Türk topraklarının düşman çizmesi altındaki esareti birer birer sona eriyor. 26 Ağustosta saat 05.30’da topçu ateşiyle Kocatepe’den Büyük Türk Taarruzu başlıyor.
Türk süvarileri, 9 Eylülde İzmir’e giriyor ve Kadifekale’ye Türk bayrağı çekildiyor. Mudanya Konferansı, 3 Ekim 1922’de başlışon. Mütareke, 11 Ekimde imzalanıyor ve 15 Ekimde yürürlüğe giriyor. TBMM, 1 Kasımda bir devri solandırıyor,
Hilafet ve saltanatın birbirinden ayrılarak, saltanatın feshine karar veriliyor.
TBMM Hükümeti, 5 Kasım sabahı idareye el konulduğuna ilişkin Ankara hükümeti kararını Refet Paşa aracılığıyla İstanbul Hükümeti’ne tebliğ edilerek  “5 Kasım 1922 öğle vaktinden itibaren İstanbul’un idaresine el konulmuştur” deniliyor, Vahdettin’in halifelikten uzaklaştırıldığına dair Şeriye Vekili Vehbi Efendi, 18 Kasımda fetva çıkarıyor.
Ulusal Kurtuluş Savaşı sona ermiş, şimdi sıra zaferin masa başında kazanılmasına gelmiş. Lozan Konferansı, 20 Kasım 1922 tarihinde açılıyor.
Konferans, 4 Şubatta 2 ay süren görüşmelerden sonra kesintiye uğruyor, daha sonraları, milli mücadelenin kahramanlarından İsmet Paşa, yumruğunu masaya vurarak, istediklerini kabul ettirişor ve büyük bir zafere imza atayor.
 25 Ağustosta itilaf kuvvetleri, Lozan Anlaşması gereğince İstanbul’u boşaltma hazırlıklarına başlışor ve 27 Ekimde Halk Fırkası Meclis Grubu, Mustafa Kemal Paşa’nın başkanlığında toplanıyor.
Akşam Çankaya’da yemek esnasında Mustafa Kemal Paşa, hazır bulunanlara müjdeyi veriyor:

“Yarın Cumhuriyet’i ilan edeceğiz”

Tarih 28 Ekim 1923… Bütün hazırlıklar bitişon  ve 29 Ekim günü geliyor.
Mustafa Kemal Paşa’nın Cumhuriyet kurulması teklifi, Halk Fırkası toplantısında kabul edilişon Halk Fırkası toplantısından sonra Büyük Millet Meclisi, saat 18.00’de toplanıyor ve e Kanun-u Esasi Encümeni tarafından Cumhuriyet teklifi mazbatası hazırlanıyor.
Büyük Millet Meclisinde Teşkilat-ı Esasiye Kanunu’nun bazı maddeleri değiştirildi. Türkiye Devleti’nin hükümet şeklinin Cumhuriyet olduğu “Yaşasın Cumhuriyet” sesleri arasında kabul ediliyor.
Büyük Millet Meclisi’nde gizli oyla Cumhurbaşkanı seçimi yapılışon Ankara Mebusu Mustafa Kemal Paşa, oylamaya katılan 158 mebusun tümünün oyunu alarak, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk Cumhurbaşkanı oluyor,
Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Paşa, başbakanlığa Malatya Mebusu İsmet Paşa’yı atıyor. İsmet Paşa Kabinesini kuruyor, Halk, sokaklarda ellerinde bayraklarla genç Cumhuriyet’i kutluyor,
Esaret sona ermiş, şimdi büyük mücadelenin ardından hiç de kolay kazanılmayan bağımsızlığı kutlamaya sıra gelmişti.

Can verilip, kan dökülmüş, bedel ödenmişti. Ancak artık sokaklarda düşman çizmelerinin sesi yoktu, sokaklar “Yaşasın Cumhuriyet” sesiyle çınlıyordu.

Demek ki neymiş!Cumhuriyet.. Kim gerçekleştirmiş, bir ayyaş, bir sağır bir de TÜRK MİLLETİ..

Cumhuriyet Bayramınız kutlu olsun..

    Bir yanıt yazın

    E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

    Röportaj

    Sağlık

    Spor