“Ziya Hoca iyi mi? Çokça duyuyorum, çok da mutlu oluyorum. İyiyim çok şükür. Bitirilmemiş kitaplar, yarım kalan yazılar, gidilmemiş yollar, keşfedilmemiş şeyler, öğrenilecek, deneyimlenecek ve uygulanacak ne çok yenilikle yeniden buluştum. Elimde kocaman bir noktalı virgül taşıyor gibiyim. Virgülden güçlü, noktadan zayıf bir yerde soluklanıyorum. Cümlenin devamını birlikte getireceğiz… Çünkü çocuklar hepimizin”
Bu paylaşımı istifa eden Milli Eğitim Bakanı sayın Ziya Selçuk yapmış.. Bu paylaşımdan ne çıkardınız, ya da ne anladınız?..
Ben düşündüm, tekrar okudum, okuduktan sonra bir daha düşündüm, inanın bir şey anlayamadım.
Acaba dedim, birilerine kapalı mesaj mı veriyor?
Haaa!.. Sayın Bakan eğer diyorsa, “Kardeşim, davul bendeydi ama tokmak başkasındaydı. O nedenle istifa ettim.”
O zaman da size bir şarkı sözüyle karşılık verirler;
BİRAZ GEÇ KALMADIN MI !..
Xxx xxx xxx
GEL VATANDAŞ GEL!..
CORONAVİRÜS salgını yeniden hızlandı..
Nedeni olarakta halkın bir bölümünün aşılanmaya karşı çıkması gösteriliyor.. Ve o nedenle hastalık pik yapıyor.. Adana Tabip Odası Başkanı, halkı aşı olmaya davet ediyor, hastanelerin dolduğunu yatak kalmadığını söylüyor.
Pardon.. Sayın Dış İşleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu, “Turistin görebileceği herkesi aşılayacağız” dememiş miydi?
Eeee.. Milletin aşılanması için turist mi ithal edeceğiz ve turistleri manken gibi halka mı göstereceğiz?
Aklın yolu birdir.. Şahan Gögebakar, haklı olarak şöyle demiş;
“Acaba biz turistlere verdiğimiz değeri kendi çocuklarımıza vermiyor muyuz, veya bizim çocuklarımız turistler kadar kıymet ve özeni hak etmiyor mu? Bu sorulara mantıklı bir cevap bulamadım.”
Yahu biz 1,5 yıldır mantıklı cevap bulamıyoruz..
Bir ara aşı bulamadık..
Sonra Çin aşısına mahkum olduk..
Sonra Alman aşısını kullanmaya başladık..
Sonra da aşı olacak adam bulamıyor, GEL VATANDAŞ GEL, AŞI OLMAYA GEL demeye başlıyoruz..
